KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne oldu, niye çıkarıyorsunuz kameramanları?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Arkadaşlar, niye çıkarıyorsunuz?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne oldu arkadaş ya, ne oldu?

BAŞKAN - Arkadaşlar, bir müsaade edin.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne oldu arkadaş ya, sen niye çıkarıyorsun?

BAŞKAN - Arkadaşlar, sadece benim önümü açıp çekiminize devam edebilirsiniz, biraz uzaktan çekerseniz sorun olmaz.

Buyurun.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Allah Allah, bu nasıl bir şey?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Muhalefet konuşunca kamera dışarı! Tabii, bakanları çek, muhalefet olunca...

BAŞKAN - Buyurun.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Değerli arkadaşlar, bugünler de geçer, merak etmeyin.

Bu teklif, 21/12/2018 günü akşam 21.00'de bize ulaştı. İşte, nasıl yorucu bir bütçe sürecinden geçtik, herkes biliyor. O gece de saat bir buçuk ikiye kadar çalıştık. Ondan sonra da pazartesi günü toplandı. Sağ olsun, Sayın Başkandan rica ettik, bir buçuk saat ileriye attı. Ya, ne oldu arkadaşlar, yani gerçekten merak ediyorum Sayın Başkan, ne oldu da bu teklif tak diye geldi ve bir anda iki ayağımızı bir pabuca sokarak niye böyle bir şey yapıyoruz?

Burada, sağ olsun, teklif sahibi Sayın Muş geldi -eskiden bakanlar dolaşırdı- teklif sahibi olarak elimizi sıktı, gitti, havalı milletvekili oturdu. Ya, bir kere de ben atayım bu havayı, benim de tekliflerim var. Niye benim kanun teklifim ya da başka bir milletvekili arkadaşımızın kanun teklifi... Birisi gelsin anlatsın.

Değerli arkadaşlar, ciddi bir şeyden söz ediyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi var mı yok mu, biz kendi irademizle hareket ediyor muyuz, kendi gündemimizi tespit ediyor muyuz?

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Kendi irademizle hareket ediyoruz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bu soruları soruyorum ve bu sorular çok önemli sorular arkadaşlar, demokrasiyle ilgili sorular, Türkiye Büyük Millet Meclisiyle ilgili sorular, Parlamentoyla ilgili sorular. Kim karar veriyor bunlara, kim karar veriyor ve Meclisin iradesini yönlendiriyor? Buna birisi gelsin "Hayır, efendim, öyle değil, bu böyle..." Şöyle bir mekanizmayla...

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Benim de imzam var Sayın Bekaroğlu.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Onu soruyorum Sayın Cemal Öztürk, aynen onu soruyorum, niye Cemal Öztürk'ün teklifi geliyor da benim teklifim gelmiyor? Hangi usulle bunu yapacağız; önce buna karar vermemiz gerekiyor. Bir çalışma yapıyorsak...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sizin göreviniz ne?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir dakika arkadaşlar ya.

Bir çalışma yapıyorsak o çalışmanın bir usulü olması gerekir yani Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzük'e göre çalışır...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sizin göreviniz ne?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Mahmut Bey, rica edebilir miyim.

BAŞKAN - Arkadaşlar, bir müsaade edin, lütfen bir dinleyelim.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Basın özel; görevi burası mı, burası mı?

BAŞKAN - Arkadaşlar, müsaade edin lütfen.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - ...İç Tüzük'e göre çalışır, belli gelenekler oluşmuştur, o geleneklere göre çalışır, ona göre buraya bir teklif gelir.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Kraldan çok kralcı oldunuz ya!

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir dakika Mahmut Bey.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Özür dilerim.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Biz de biliriz ki bu teklif geldi, bunun sırası budur, bunu görüşmemiz gerekiyor. Öyle bir şey yok arkadaşlar. Yeni bir sisteme geçiyorsak, eğer dediğiniz yeni sistem sistemse, gerçekten demokrasinin içinde bir sistemse bunun birtakım usulleri olması gerekiyor. Bu usulleri de bizim oluşturmamız lazım; ya bunu İç Tüzük'le oluştururuz ya da burada görüşürüz, tartışırız, bir kere yaparız, iki kere yaparız, üç kere yaparız, ondan sonra bu teamül hâline gelir, Mecliste oluştu, komisyonda oluştu diye böyle devam eder. Böyle değil, bir gün bir şey yapıyoruz, bir gün başka bir şey yapıyoruz.

Geçen dönemden işte milletvekili arkadaşımız, o da bizim gibi milletvekili elbette, imzalayanların da bizden bir farkı yok, milletvekilleri. Ama soruyorum: Nasıl oldu, bu kadar teknik konuları, binlerce şeyi nereden bildi Sayın Muş? Biraz sonra anlatacak bana yani nasıl topladı bu şeyi, işte o koordinatları. Sayın Muş sanıyorum işletmeci filandır, bilmiyorum, öyle sanıyorum, o konuda üniversite bitirmiş, master falan yapmış. Nereden bildi imarla ilgili bu kadar koordinatları? Üç gündür arkadaşlarımızı, uzmanları topladık, bir türlü yerlerini filan kolay kolay tespit edemiyoruz. Nasıl hepsini yaptı bitirdi de tak, öbür torba yetişmedi, bu torba yetişti değerli arkadaşlarım, bu nasıl bir şey? Biz burada çalıştık günlerce bir torba oluşturduk, ha, olmadı, o torbadan bir tane maddeyi aldık, takla ata ata pat bunun sonuna 7'nci, 8'inci madde olarak koyduk. Bunlar ciddi şeyler değil değerli arkadaşlarım.

Şimdi, 8 tane maddede 7 ayrı konuda ciddi düzenleme yapılıyor, mini torba. Muhtemeldir ki Genel Kurula da bunu temel yasa olarak getireceksiniz Sayın Başkan, getirecekler Sayın Grup Başkan Vekili, muhtemeldir ki bu 8 madde temel yasa olarak gelecek.

Arkadaşlar, gerçekten ciddiyete davet ediyorum yani böyle bir şeye hakkınız yok, hakkımız yok. Ya, Meclisi katledemezsiniz. Büyük bedeller ödeyerek buraya geldi bu Meclis arkadaşlar ya. Yani demokrasi, Türkiye Büyük Millet Meclisi çok büyük bedellerle, siz, 2 defa gazi olmuş, böyle bir Meclis ya... Bu millet bir daha böyle bir Meclis oluşturmak için, böyle bir demokrasi oluşturmak için bu bedelleri ödeyemez yazıktır bu millete ya. Ya, katlediyorsunuz değerli arkadaşlarım, yanlış yapıyorsunuz, yapmayın, etmeyin.