HABİP EKSİK (Iğdır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, bu maddeyle ilgili belli ki bir düzenleme yapma ihtiyacı doğmuş. Burada ceza oranının ciddi anlamda skalasının geniş olması gerçekten keyfiyetlere sebep verecektir. Şöyle söyleyeyim: Mülki idare amirlerinden kaymakamların ve valilerin illerde ve ilçelerde verilen yetkileri nasıl keyfî bir şekilde kullandığını en yakın tarihte gördük, şahit olduk. Mesela, muhtarlara uygulanan baskılarda ve muhtarların görevlerinin aksatılmasında, onların görevden alınması konusunda valilerin nasıl o verilen yetkiyi kendi taraflarına çekip anladıkları gibi kullandıklarını çok gördük. Mesela, ben size şöyle söyleyeyim: Bu mülki idare amirlerinin bu geçici güvenlik uygulamalarını nasıl keyfî kullandıklarını çok yakın zamanda çok iyi gördük. Bir valinin Türkiye Cumhuriyeti'nin Meclis başkan vekilini bir ilçeye sokmadığını çok iyi gördük. Yani biz yetkileri bu şekilde, skalası geniş bir şekilde bırakırsak valiler, emin olun, kendileriyle -yani kendi açılarından- iyi geçinen insanlara cezaları düşük tutacaklardır, diğerlerine de cezaları yüksek tutacaklardır. Sayın Bakan, bununla ilgili bir yönerge ve yönetmeliğin olduğunu söylüyor ama maalesef bu konuda bu mülki idare amirlerinin bu yönetmeliklere ve yönergelere çok da uyduklarını görmedik, görmüyoruz da özellikle Kürt illerinde maalesef bu söz konusu değildir. Onun için kanun yaparken kanunun biraz daha açık ve net olmasında fayda vardır. Burada skalanın böyle 2 bin ile 20 bin arasında tutulması doğru değildir. Biz bunun kriterlerini de kanunun içine koyarsak daha mantıklı, daha doğru olacağı kanaatindeyim.

Teşekkür ederim.