MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Teşekkür ederim.

Ben de bu kanun teklifinde tam olarak açık olmadığını hissettiğim kadınların çok daha fazla üzerinde durulup, daha belirgin olması gerektiğini söyleyecektim.

Bu ürünler direkt yöresel ürün üreticisinden mi alınacak yoksa aracılar da satabiliyor mu; o da belli değil sanki.

BAŞKAN - İşte PTT'yle yüzde 50 indirimde anlaştık. Yapmak istediğimiz aslında kadın kooperatifleriyle ilk başta yola çıkıp belli bir yol almışlarla bunun tecrübesini yapıp, birkaç yerde pilot uygulamasını yapıp sonucunu görmek. Neden? Aracıları kaldırarak zaten, yapmak istediğimiz bu.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Tabii, amaç o zaten.

BAŞKAN - Yapmak istediğimiz bu ama bunların ne kadar işler olduğunu uygulamada göreceğiz gibi görünüyor.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Bir de aracı araya girerse üreticinin kadın olup olmadığı da pek belli olmaz yani onlar kâr amaçlı çalışan...

BAŞKAN - Zaten kazanamayacaktır, doğru söylüyorsunuz. İşte nihai tüketici...

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Efendim, bir de senelerce bu marketlerle çok yoğun çalışmış biri olarak tecrübelerimden aktarmak isterim ki bunlar çok acımasızca kâr amaçlı çalışan kurumlar ve "raf parası" diye bir kavram var. Bu raf parası zaten...

BAŞKAN - Broşür parası.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Broşür parası, raf parası...

BAŞKAN - Geriye ödemesine uzun vadeler...

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Pek çok farklı... Bir kontrat imzalatırlar ki onun altından kalkmak hakikaten çok zordur; ki bu insanlar bu kontratı belki de okumadan verecekler. Bunlardan onları korumanın da yollarını aramamız lazım. Bunu belirtmek istemiştim.

SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Muafiyet belki düşünülebilir.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Evet.

Bir de bu yöresel ürünleri üretenler bizim çiftçi kadınlarımız çoğunlukla. Tarımda çalışan nüfusun yarısı kadın ve bu kadınlarımızın ismi "aile işçisi." "Aile işçisi" kavramı o kadar garip bir kavram ki kadının yaradılışından onlara has özelliği olan hasletleri sömüren bir kavram aslında, ailesine sonsuz verici duygularını sömüren bir kavram. Bu aile işçisinin devletle arasında hiçbir akit yok fakat işsizler ordusu içinde de gözükmüyorlar, işçi olarak gözüküyorlar.

Bendenizin sunduğu, sizi de önceden bilgilendirdiğim bir kanun teklifim var. Bu kanun teklifim Meclis Başkanlığı tarafından Komisyonumuza da gönderildi. Buradaki amaç, bu kadınlarımızın bir yasal statüye kavuşturulması ve devletle aralarında bir akit olması; hem kendilerine de aile içinde bir güven sağlamaları. Burada tabii iki şey var: Birisi, bu güven, geleceklerini garantiye almak, bir emeklilik şansları olsun, hastaneye gitmekten korkmasın, hastalanmaktan korkmasın, yaşlanmaktan korkmasın; bir de göçü önlemek için. Doğudaki ailelerde o ailenin kadını istemezse kimse onları toprağından edemez. Ben, bir Erzurum Milletvekili olarak bunu çok rahatlıkla söyleyebilirim. Yani Batı'daki inanışın aksine kadının önemi doğu ve güneydoğu illerimizde çok yüksektir, aileler içinde çok yüksektir ve sözleri de çok geçerlidir. Bu kanun teklifime hassasiyet gösterilmesini rica ederim.

BAŞKAN - Çalışalım.

MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Tamamen bu kaynağın, bu "üretim" dediğimiz şeyi yapan insanların statüsünü güçlendirmek için çok halisane duygularla hazırlanmış bir tekliftir. Komisyonumuzun tadilat tekliflerine son derece açığım. Partimizden gitmesi de şart değil. Neticede, ortaklaşa böyle bir kanun teklifi verebilirsek çok memnun olurum.

Biz, burada şöyle bir şey düşündük: 5 büyükbaş hayvanı varsa, 20 küçükbaş hayvanı varsa veya 5 dönümden aşağı toprak ekip biçmiyorsa -bunların hepsinin aynı anda mevcut olması şart değil, herhangi birine haizse bu aile- bu ailenin kadınlarını sosyal güvenlik şemsiyesi altına alalım ve bu, devletimizin Hazinesi için çok büyük bir gider değil ama ekonomimize çok ciddi bir katkı olacaktır, sosyal hayata çok ciddi bir katkı olacaktır ve bu kadınlarımızın da kendilerine olan güvenine çok ciddi bir katkı olacaktır diye düşünüyorum.

Bu konuda heyetimizin hassasiyetini rica ederim.

Teşekkür ediyorum.