| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 04 .02.2015 |
TUNCA TOSKAY (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Tabii, Türkiye dünyada birçok gelişmiş ülkelerden en uygun gördüğü, kendi sınırları dışındaki tarım arazilerinde de tarım yapma faaliyetinde. Buna, bu bakımdan baktığımız zaman gerçekten iyi bir teşebbüs olarak görüyorum ancak Türkiye'nin dışarıya sermaye ihraç eden bir ülke olarak imkânları oldukça sınırlı tabii, ekonomimizin gelişme düzeyine bağlı olarak. Bu sermaye ihracı konusunda ilk önce sermayenin kalıcı olarak yatırılacağı, doğrudan yatırım olarak yapılacağı ülkelerdeki dış güvenlik sorunlarını, iç güvenlik sorunlarının iyi analizini yapmak zorundayız Türkiye olarak. Yani burada Dışişleri Bakanlığı bu söylediğim açıdan, bu perspektiften Sudan'ın bir analizini yapıp, ilgili bakanlığı bilgilendirdi mi? Bunu söylerken şunu ifade etmek istiyorum: Türk ihracatçıları Mısır'da bir serbest bölge kurdu, ciddi de bir yatırım yaptı. Şu anda o serbest bölgenin akıbetinin ne olduğu hakkında çok fazla bilgimiz yok. Son zamanlarda, daha evvelki dönemde Suriye'yle olan iyi ilişkilerimiz sırasında... Çok somut bir örnek vereyim, Türkiye'nin en önemli turizm şirketlerinden bir tanesi 2 tane odayla orada çok ciddi yatırım yaparak restore ediyordu, etti. Şimdi, onun durumu nedir, onu bilmiyoruz. Zaten Libya'yı konuşmak istemiyorum. Orada da ciddi sıkıntılarımız var. Bu prensip itibarıyla iyi bir teşebbüs ama bu dış politika ve güvenlik riskleri konusundaki analizimiz nedir? Çünkü buraya gittiğiniz zaman altyapı yatırımı yapıyorsunuz, bugün gidip paranızı alıp çıkma şansınız yok, borsaya filan girmiyorsunuz. Birinci madde bu.
İkincisi: Hükümlerin çok önemli bazı şeyleri var. Tamamen ana sözleşmeye bırakıldığını görüyoruz. Bu anlaşmada, bu ana sözleşmeye fazlaca bırakılmış ama önemli olan bazı hükümlerin de anlaşmaya dercedilmiş olması daha isabetli olurdu diye düşünüyorum.
Şimdi, bir şirket kurulacak. Bu şirket özel hukuk kurallarına göre işlem yapan şirket yanlış anlamıyor isem, öyle mi? Ve Türk tarafını bu şirkette TİGEM temsil edecek, bunun hukuki formülasyonunu bizim mevzuatımıza göre nasıl yaptınız? Yani bir bakanlığın içindeki bir kuruluş özel hukuk kurallarına göre işlem yapacak olan bir şirkette nasıl temsil edilecek? Yani bunun hukuki altyapısı sizce nedir?
Şimdi, özel girişimcilere azami "99 yıl" diyor, sonra parantez içinde de 2'nci maddenin (2)'nci bendinde: "(35+32+32)" var. Şimdi, asgari süresi bunun otuz beş yıl mı oluyor, bu durumda? Yani doksan yedi yıl azami süre de, asgari süre nedir? Onu da bir öğrenmek istiyorum.
Şimdi, tarım serbest bölgesi kurulacak. Yani, prensip itibarıyla bu serbest bölgenin statüsü nedir? Bu bölgenin içine nazaran, bölgenin dışıyla içi arasında ekonomik olarak bu şirkete veya Türkiye tarafına sağlanan avantajlar neler olacaktır? Sayın bürokratlarımızdan bir tanesi dedi ki: "Bu arada Türkiye'nin tarım ürünlerinin de Sudan'a girişi epey kolaylaşmış olacak." Ya, bu kolaylaşma derken somut olarak ne söylüyorsunuz? Yani gümrük vergilerinden bir indirim mi olacak? Teknik bazı engelleri aşmak bakımından özel birtakım angajmanlar mı söz konusu? Onları da öğrenmek istiyorum.
Teşekkür ederim.