KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN - Biz kimleri konuşturacağımızdan önce hangi konuları konuşmak üzere kimleri davet edeceğimize bakalım. Dolayısıyla önceliğimizi temalara hasredelim. Olabilir, bunu yapabiliriz.

Yalnız şunu her hâlükârda bizim geçen toplantıda Komisyonumuzun adının bu kadar uzun olmasıyla biraz dalga geçtik ama şimdi burada işimize yarıyor. Komisyonumuzun adı Bilişim Teknolojileri Bağımlılığının Etkilerinin İncelenerek Olası Zararlarının Bertaraf Edilmesi ve Bu Teknolojilerinin Kontrollü Kullanımının Sağlanması İçin Yapılması Gerekenlerin Saptanması. Şimdi, misyon o kadar net tanımlanmış ki burada yani çağırdığımız adam elektrik idaresinden bile gelse bu kısıtlar, bu çerçevede konuşmak zorunda. Dolayısıyla biz davet ettiğimiz, edeceğimiz her kuruma ve uzmana "Tamam, siz Sağlık Bakanlığı olarak çok güzel işler yapıyorsunuzdur, acayip akademik çalışmalarınız vardır filan ama bizim sizden bugün istediğimiz yarım saatte bize bilişim teknolojileri bağımlılığının etkilerinin incelenmesi, olası zararlarının bertaraf edilmesi için siz ne yapıyorsunuz veya ne yapabiliriz? Bize bunu anlat kardeşim." diyeceğiz. Yani onları...

Komisyon Başkanı olarak böyle Hoca seçmenin bir şeyi var.

AHMET SORGUN (Konya) - Avantajı var.

BAŞKAN - Avantajı ve tehlikesi. Lafı da uzatırlar, çağrışımlara kapılırlar ama bunu söylemeden geçemeyeceğim: Şimdi, David Lodge diye bir romancı var, David Lodge. Hep akademik dünyayla ilgilidir romanları, Türkçeye de çevrildi, çok güzel de çevrildi. Onun bir romanı "Londra Kulesi Yıkılıyor" filan gibi galiba çevrildi. Orada efsanevi bir müzmin talebeden bahsediyor, doktora talebesi, yirmi senede falan doktora yapacağı... Güya tez belirleyecek. Vardır ya üniversitelerde böyle kaşarlanmış şeyler, o da onlardan biri, "George" diyelim adını. George yirmi senedir durmadan çalışıyor, hazırlık yapıyor, bir gün bir tez yazacak ama tezin konusu bile daha belli değil filan. Sonra bir haber yayılıyor, diyorlar ki George nihayet konuyu belirlemiş ve ilk cümleyi yazmış. Konu neymiş? Konu Victoria dönemi İngiliz romancılığında kadın, konu buymuş. İlk cümle neymiş? İlk cümle "...ve Allah Adem ile Havva'yı yarattı." Yani oradan başlıyor.

Şimdi, bizim akademisyenlerde, akademiklerde böyle bir hastalık vardır. Kardeşim biz senden sadece bu dertle biz nasıl mücadele ederiz, bunu istiyoruz. Bize internetin tarihini anlatmaya kalkanlar olabilir, kendi kurumsal faaliyetlerinin propagandası manasına gelebilecek dökümler getirebilirler. Biz bunları istemiyoruz. Onun için baştan, müsaade ederseniz ben hepimizin adına, biraz da yaşıma filan da güvenerek o arkadaşlara önceden "Kardeşim biz sizden sadece şunu istiyoruz: Öteki bütün o mütebahhir malumatınızı ve birikiminizi takdir ediyoruz ama bize bugün bu lazım ve yarım saatte." diyeceğim. Bunun için aksi takdirde sadece temaları belirlemek bile bizi kurtarmaz çünkü camilerde de okullarda da talebe ne derse desin hoca bildiğini anlatır. Onun için onlara bildiklerini değil, bizim istediğimizi anlattırmak için ister tematik sıralama yapalım. Şimdi yapalım onu, makul, yine ben... Ama işin içine böyle tanımları falan sokarsak... Yani bilişim teknolojileri ne demek? Mesela buradan başlarsak işin içinden çıkamayız. Kraliçe Victoria dönemine giremeyiz. Onun için bunun bilindiğini varsayacağız.

Sağlık Bakanlığının başta olmasının sebebi şu: Bağımlılık hakikaten hepimizin duyduğu... Bir ara... Hâlâ devam ediyor zannediyorum, Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu vardı. İşte Başbakan yardımcısı, Millî Eğitim Bakanı, Sağlık Bakanı falan filan; ben de o kurulun üyesiydim. Orada mesela hep bu dertle mücadele etme... Tanımlar, tarihler... Yani biz pratik, somut ne yapacağız? Bizim Komisyonun görevi... Zaten üç ay vermişler, iyi de etmişler yoksa biz bunu kıyamete kadar tartışırdık. Onun için yine Sağlık Bakanlığının temsilcisi gelsin, bize bu özel bağımlılık türünü, teknoloji bağımlılığını... Tabii, öteki tür, asıl uyuşturucu bağımlılığına göndermeler yaparak anlatacaktır herhâlde ama biz önce teknoloji bağımlılığının semptomlarını, ortaya çıkışını filan ondan bir görelim. Sonra etkilerinin incelenmesi, o bize anlatsın. Diğer kurumlar geldiği zaman biz... Başkaları bize bir şeyler anlatmaya başladığı zaman, diğer kurumlar, Sağlık Bakanlığının bu konuda bize yaptığı bilgilendirme doğrultusunda "Yine, siz bu konuda, böyle bir sorun var, ne yapıyorsunuz?" sorusunu sorabilir hâle gelelim. Onun için isterseniz şöyle yapalım: Her arkadaşımız hangi tematik sıraya göre bunun, bu gündemin belirlenmesi gerektiğini yazıp verirse, uzman arkadaşlarımızla biz çalışalım, o tematik sıra önermelerini bir ortaklaşmada buluşturmaya çalışalım. Yani önce şu konuyu konuşalım, sonra şu konuyu konuşalım, sonra şu konuyu konuşalım diye tematik bir sıralama yaparsanız veya şimdi söyleyin isterseniz, onları not edelim ve konuşmacıları ona göre yer değiştirelim. Baktık ki bu işin sağlık boyutundan çok ekonomik boyutunu, teknolojik üretim boyutunu tartışmamız gerek, o zaman o konuyla ilgili konuşmacıyı başa alalım. Şifahi olarak sıralamayı söylemek isterseniz şimdi söyleyelim, yok biraz düşünelim, bu konuda tematik sıralamayı biz kafamızda netleştirelim, size yazılı olarak verelim derseniz uzman arkadaşlarımız sizden daha sonra alırlar, onları birleştirir, gündemi ona göre, konuşmacıları ona göre değiştirebiliriz.

Uygun mudur?

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Çok teşekkürler nezaketiniz için.

Bu şekilde de olabilir. Hani tek tek hangi konuda uzman olduklarını şu an bilmediğimiz için belki yanlış şey yapabiliriz şu anda. Ben bilmiyorum açıkçası, buradakileri tanımıyorum.

BAŞKAN - Bakın şu da var: Bu hocalarla sınırlı değiliz. Öyle bir tema getirirsiniz ki önce şunu konuşmamız lazım diye, bu hocaların hiçbiri oraya uymuyordur. Biz o zaman o hocayı veya o grubun temsilcisini arayıp buluruz. Yani bu şimdi taslak bir program zaten.

AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Yani bunu detaylandırabilir misiniz? Şöyle bir şey yapalım mı: Biz de önereceğimiz kurum ve kişileri söyleyelim, yasama uzmanı arkadaşlarla beraber... Onlar bir çalışsınlar, biz bir öneri de verelim yazılı. Daha sonra karma hâlinde getirin. Olur mu?

BAŞKAN - Çok güzel. Şöyle yapalım: Şimdi, zaten öneriler gelecek. "Şu konuda filancayı da dinleyelim. Şu konuda şu kurumu çağıralım." gibi öneriler. Onları biz liste yapalım, sonra o listeyi, hepsini arkadaşlarımız çoğaltsınlar herhangi bir sıraya koymadan. Sonra sizlere dağıtalım. Siz de deyin ki: "Ben önce şunu dinlemek istiyorum, 1 numarada şunu dinlemek istiyorum, 2 numarada bunu dinlemek istiyorum, önce bunu dinlemek istiyorum." gibi. Orada çoğunluğun 1 numarada olmasını istediğini ona alırız, 2 numarayı ona göre tasnif ederiz. Olur mu Kamil Bey?