KOMİSYON KONUŞMASI

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Ben de özür dilerim, bir araya gireyim, size son sözü verelim.

Ben yine gerçekçi hareket etmemiz konusunda ısrarcıyım. O da şu: Yani bir çalışma hiçbir zaman bir şans faktörüne veya öngörülemezlik üzerine, bu gönüllülük esası dahi olsa... Tabii çok gönülden, bu konularla ilgili çaba harcayan belki binlerce, yüz binlerce, milyonlarca vatandaşımız var ama mutlaka devletin bu bütçe konusunda bir kaynak ayırması çok önemli. Yani bu sadece belediyelere bırakılmayacak kadar önemli.

Atıkla ilgili, plastik atıklarla ilgili, biliyorsunuz biz ithal olarak atık alan bir ülkeyiz maalesef. Ben onun üzerine de eğilme gayretindeyim. Dolayısıyla şu an mevcut bütçeyi, kaynağı eğer belirli bir ölçüde ayırırsa bu iş çok daha kolay, çok daha kontrollü bir şekilde, bazı hayvanlar... Bu "Ben kısırlaştıramadım, belediye olarak, dur, bir şekilde bunları yok edeyim, sonuçta ortada hayvan kalmazsa sorun da kalmaz." anlayışına terk edilmemiş olur. Ama o aşamada ve ondan sonraki bütün süreçlerde bir bilinçlenme çalışması -ki o bir anda olmuyor tabii zamana yayılıyor- başlatılarak -sizin verdiğiniz örnekte olduğu gibi de- o sürecin de işlemesinde fayda var ama biz hemen çözmek istiyorsak, bunu da en uygun ve hayvanlara zarar vermeden, birilerinin onları öldürmesine, şiddet uygulamasına fırsat vermeden yapmak istiyorsak bu iş hiç 300 milyonluk bir bütçeye evrilmeden, gerekiyorsa belediyelere bu doğrultuda aktarılan kaynak aktarılmadan bir fonda toplanıp bu doğrultuda merkezî ağırlıklı bir yönetim planlamasıyla, bu işin 2020 yılında çözülmesini sağlayıp sonra yaptırımlarıyla birlikte belediyelerce de denetlenmesi diye... Ben de konuyu biraz bu çerçevede genişletmiş olayım.