BAŞKAN - Bununla ilgili... Sayın Çeviköz, işkence konusundaki hassasiyetiniz aslında tüm Türk vatandaşlarının, Türkiye Cumhuriyeti'nde mevcut bütün partilerin ortak endişesidir. Sadece sizin ifade ettiğiniz uluslararası anlaşmalar değil, Türkiye Cumhuriyeti Ceza Kanunu'nda da işkenceyle ilgili çok önemli değişiklikler yapılmıştır ve işkence yapan kişilerin suçlarının zaman aşımına uğramayacağı hükmü getirilmiştir ve bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti'nde bununla ilgili olarak çok sayıda kovuşturma yapılmış, işkence suçları cezalandırılmıştır. Dolayısıyla bir gazete haberinden yola çıkarak dile getirdiğiniz bu husus tabiatıyla incelenecektir. Konu zaten soru önergesi olarak Meclis gündemine taşınmıştır. Ancak "Dışişleri Bakanlığı eski mensupları" ifadesinden hareket ettiğinizi de burada bir hususu ekleyerek belirtmek istiyorum: "Dışişleri Bakanlığı eski mensupları" derken bunların Dışişleri Bakanlığına sızmış FETÖ'cü, FETÖ terör örgütü mensupları olduğunu da vurgulamakta yarar görüyorum. Bu kişiler Dışişleri Bakanlığına maalesef çeşitli şekillerde sızmış ve FETÖ terör örgütüyle irtibatları nedeniyle işlerine son verilmiş 300'e yakın eski Dışişleri Bakanlığı personeli var ama bunların işlerine son verilmesi, haklarında yargı yolunun sürmesi hiçbir şekilde işkence görmelerine yol açar görüşünü de paylaşmak doğru değildir. Bu mülahazalarla teşekkür ediyorum konuyu gündeme getirdiğiniz için. Zaten İnsan Hakları Komisyonu üyesi bir milletvekilimizin soru önergesi şeklinde Meclisimize intikal etmiştir, gerekli soruşturma yapılacaktır. Ama tekrar ederek söylüyorum, işkence bir suçtur, hiçbir şekilde Türkiye Cumhuriyeti'nde yer alması kabul edilemez ve Ceza Kanunu'muzda da bununla ilgili çok ağır müeyyideler, zaman aşımını kaldıran hususlar da vardır.

Teşekkür ederim.