GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Başkanım.

Değerli arkadaşlar, elektrikli araca geçiş bütün dünyada tartışılıyor ve Avrupa'da şu anda pek çok ülkede yasalar da çıkıyor. Ama bu yasalar şu şekilde oluyor: "2025 yılına kadar karbon gazı emisyonu salan araçlar üretilebilecek. 2025 yılından sonra yasak." diye yasalar çıkıyor. 2028'de mesela Almanya çıkardı. Bazı ülkeler "2030" dedi. Öyle yasalar çıkarıyorlar ki sektör buna hazırlansın, yani "2028'den sonra artık içten patlamalı araç üretemeyeceksin yani benzinli, mazotlu araç üretemeyeceksin." diye, "Hepsi elektrikli olacak." diye. Sektörler de bununla ilgili çok ciddi yatırımlar yapıyorlar ve rekabetçi bir ortamda bunu yapıyorlar. Hani devlet şunu demiyor: "5 babayiğit gelsin arkadaş, bir şirket kursunlar da o sektörü abat etsin." Biz maalesef bunu yapmaya çalışıyoruz. Oysa zaten sektör buna doğru gidiyor yani dünya buraya doğru gidiyor, elektrikli araca doğru gidiyor. Bunu yalnızca 5 babayiğit işine bırakırsak korkarım şu olur: 1970'lerde olan korumacı ekonomiyle... Tofaş vardı o zaman, Renault vardı, iki tane şirket vardı; onların kötü arabalarına mahkûm kalmıştık, onları desteklemiştik. Rekabet olmayan yerde nitelik de olmadı ve yıllarca onlara mahkûm olduk. Burada da korkum şu ki bakın lafzı, madde gerekçesiyle beraberdir biliyorsunuz yani gerekçeye bakar maddeyi anlamayan. Ben de gerekçeye baktığımda aynen şunu söylüyor: "Elektrikli motorlu otomotiv markalarının..." Yalnızca otomotivi referans veriyor, sizin dediğiniz gibi diğer motosiklete, şuna buna vermiyor "otomotiv" diyor.

BAŞKAN - Yo, o şart değil, öyle yazmış ama şey yok, hepsi giriyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Gerekçede böyle diyor ama.

BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - "Otomobil" demiyor, "otomotiv" diyor.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Otomotiv" olunca elektrikli otobüs girer mi arkadaşlar? O lafza girer mi?

BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Girer. "Otomotiv" diyor.

BAŞKAN - "Otomotiv"e girer arkadaşlar.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Traktör de girer.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, peki.

Diğer noktada ama lafzında şöyle var: Proje bazında destekleme, bakın, Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi Kanunu referans vermiş. Buna referans veriyor yani yalnızca proje bazında desteklenmesini içeren projelerde bunu vereceğiz diyor yani demek ki Sayın Cumhurbaşkanının belirleyeceği şirketlere bu destek verilecek.

BAŞKAN - Ya, öyle değil efendim ya, bakın, "proje bazlı" demek "100 milyon doların üzerinde ülke için stratejik yatırım yapan yatırımlar." demek, onun düzenlemesi var. Yani 100 milyon doların altındaki hiçbir proje, proje bazlı yatırım kapsamına giremez ve burada onunla da yetinilmiyor, ithalat yaptığımız ürünler kapsamında ve stratejik ürünler olmak zorunda bu proje bazlı destek sisteminde.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, bu yasa ilk çıkarken de ben şunu söylemiştim, Rekabet Kurumuna sormuştum, cevap veremedi. Rekabet Kurumu gelip burada görüş de veremedi. Şimdi, burada eğer ki yalnızca belirli şirketleri bu noktada Cumhurbaşkanı belirleyeceği için, buna onayı kim verecek? Sayın Cumhurbaşkanı verecek "Buna uygunsun, bu yasa dahlinde olursun ya da olamazsın." İsterse 500 milyon dolarlık yatırım yapsın x şirket, Cumhurbaşkanı onaylamazsa sonuçta proje bazında desteklenen gruba giremeyecek. Yani bu da rekabet konusunda bir eksiklik getirir. Zaten oraya doğru gidiyoruz, bütün şirketler bu konuda yatırım yapacaklar. O "babayiğit" dediklerimiz de yapsınlar bu yatırımlarını ve bu çerçevede rekabetçi ortamda nitelik çıkar, kalite çıkar. Burada korumacılık çıkar diye endişe ediyorum. Rekabet Kurumu buradaysa görüşünü merak ediyorum.

Diğer bir mesele arkadaşlar, bakın, ÖTV'yi kim ödüyor? Vatandaş ödüyor, tüketici ödüyor ÖTV'yi, alan tüketici ödüyor. Biz diyoruz ki: "Ey vatandaş, sen araba alırken ÖTV'yi ödeyeceksin, biz bu ÖTV'yi alıp şirkete vereceğiz."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, madde aynen bunu söylüyor: "Vatandaş, sen ÖTV'yi ödeyeceksin, biz bu kaynağı alacağız şirkete vereceğiz." Ya, böyle bir şey olamaz arkadaşlar, ÖTV'nin ruhuna aykırı. ÖTV'yi vatandaş ödüyorsa hazineye gelir kaydedilir ve vatandaş yararına kullanılır. Bunu başka türlü yapmamız lazım. ÖTV değil mi, mantığı bu. Hazineye gelir kaydedilir, sosyal politikalarda harcanır, başka şeye de harcanır amaherhâlde ilk kez oluyor böyle bir şey. "Ben ÖTV'yi tahsil edeceğim, vatandaş ödeyecek, alıp şirkete vereceğim." demek ilk kez oluyor arkadaşlar.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Adam yatırımını bir an önce mahsup etsin diye.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, arkadaşlar, iyi de ÖTV'yi veriyoruz, başka şekilde desteklenebilir.

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen Sayın Paylan.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başka şekilde desteklenebilir ama vatandaşın ödediği ÖTV'yi alıp da şirkete vermek, olamaz böyle bir şey, bunu kabul etmememiz gerekir diye düşünüyorum.

Diğer bir mesele arkadaşlar, yapmamız gereken, bakın 2035 yılına kadar da sürdürüyoruz, on altı yıl boyunca bu avantaj devam edecek bu şirkete veya şirketlere, Cumhurbaşkanının belirleyeceği şirketlere on altı yıl boyunca bu aktarmayı yapacağız. Ya, gerçekten büyük bir sıkıntı çünkü emin olun, sektör 2025 yılı sonrası -dünya- tamamen elektrikli araç üretimine geçiyor, biz 2035 yılına kadar belirlenen şirketlere ÖTV aktarması yapacağız, vatandaşın ödediği ÖTV'yi aktaracağız. Buna Gelir İdaresinin de yol veriyor olmasına, Maliye Bakanlığının yol vermesine teessüf ediyorum.