KOMİSYON KONUŞMASI

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz sufle verin, ben konuşayım o zaman.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Yok, yazıyor yani.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya Sayın Başkanım, anlıyorum da burada İç Tüzük'ün her şeyini uyguluyor muyuz?

BAŞKAN - Arkadaşlar yani ben de burada kafama göre hareket edemem ki ya, lütfen ya!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, hayır, şunu söylüyorum: İç Tüzük'ün her şeyini uyguluyor muyuz Sayın Başkanım? Uygulamıyoruz yani bu kadın meselesi ve ben açıkça söyleyeyim: Kadın meselesini kadınlar savunur. Yani neden...

AYŞE KEŞİR (Düzce) - "Kadın meselesini kadınlar savunur." en yanlışı işte. Kadın meselesini erkekler savunduğu gün bu işte haklı olacaksınız, yanlış söyledin.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, yanlış söyledim, haklısınız. Hayır, daha iyi savunur diye söyleyeyim o zaman. Yanlış söyledim, düzeltiyorum, daha iyi savunur yani.

BAŞKAN - Sayın Paylan, hep hukuk demiyor muyuz; hukuka bağlılık, hukuka saygı? Bakın, 3067'i okuyorum,...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Pozitif ayrımcılık diye bir şey de var Sayın Başkanım ya.

BAŞKAN - Kanunu okuyorum, kanun diyor ki: "Geri verme önergelerinin her biri hakkında, sadece, Cumhurbaşkanı veya görevlendireceği Cumhurbaşkanı yardımcısı ya da bakan ve geri verme önergesindeki birinci imza sahibi veya göstereceği bir diğer imza sahibi konuşabilir." Yani siz veyahut diğer imza sahibi konuşabilir diyor. maalesef veremiyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkanım, peki, ben başlangıç yapsam sonra sözü alabilir mi üzerine?

BAŞKAN - Lütfen, alamaz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Alamaz, peki, tamam.

BAŞKAN - Zorlamayın lütfen. Olacak bir şey olsa veririm ya, niye vermeyeyim ya?

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Hayır, hayır, önergelerden sonra normal söz alamıyor muyuz?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Önergelerden sonra o zaman bir son söz olarak...

BAŞKAN - Böyle bir usul yok, olamaz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, peki.

Sayın Başkanım, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcım; Sayın Cumhurbaşkanımız bundan iki hafta önce sanıyorum, Japonya'ya gitti, iki veya üç hafta önce Japonya'ya gitti, değil mi; öyleydi sanıyorum, G20 öncesi veya sonrasında. Ve orada bir kadın üniversitesini ziyaret etti. Siz ne hikmetse diyorsunuz ki: "Biz bu planı üç yıldır, dört yıldır çalışıyoruz, ta Sayın Lütfi Elvan'ın bakanlığı döneminden beri çalışıyoruz." Ya, iki hafta önce Japonya'ya gidiyor Sayın Cumhurbaşkanı, kadın üniversitesi görüyor. "Aa, aman da ne güzel." diyor. Siz bir anda bunu kalkınma planına sokuyorsunuz. Ya, gerçekten, bu, kalkınma planının aslında nasıl konjonktürel hazırlandığını ortaya koyan bir şey, gerçekten olmaz. Yani düşünün, bunun fizibilitesi yapılmış mı? Türkiye'de sosyolojik anlamda ve kadın özgürlüğü anlamında uygunluğu var mı? Bakın "Sivil toplum örgütlerinin görüşlerini aldık:" dediniz. Acaba feminist örgütlerin, kadın örgütlerinin görüşlerini aldınız mı bu konuda? Ya, bu şekilde girmesi olabilir mi? Ben Ayşe Hanım'a da soruyorum gerçekten; yani bir kadın üniversitesi Türkiye'nin sosyolojisine uygun mu? Japonya'da belki böyle bir gelenek devam eder ama o geleneğin ne için kullanıldığını çok iyi biliyoruz. Tırnak içinde söylüyorum, ifadem yanlışsa lütfen Filiz Vekilim düzeltsin: İyi ev hanımları yetiştirmek üzerine hazırlanan bir üniversite. Ya, böyle bir şey olabilir mi ya? Gerçekten bu çağda... Avrupa Birliğine üye olacağız diyoruz. Avrupa'da bir tane kadın üniversitesi var mı acaba ya? Avrupa Birliğine üye olacağız diyoruz. Ya, kültürel olarak, sosyolojik olarak bize uygun mu arkadaşlar bunlar?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Avrupa bizi örnek alsın ya!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Cumhurbaşkanı gidecek, kadın üniversitesi görecek "Aman da ne güzel, hadi biz de yapalım." Hemen kalkınma planına girecek. Ya, böyle bir şey olabilir mi ya? Bunun fizibilitesi ne, bunun sivil toplum örgütleriyle görüşmeleri nerede, feminist örgütlerin görüşleri nerede? Kadınlar bunu istiyorlar mı, Ayşe Hanım bunu istiyor mu? Herkes bir baksın arkadaşlar. Ya, böyle kalkınma planına madde girer mi?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ya, sana göre girmez.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu anlamda, bu ifadenin kalkınma planından çıkmasını öneriyoruz.

BAŞKAN - Evet, arkadaşlar lütfen, lütfen.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Vallahi Sayın Cumhurbaşkanını başka ülkelere göndermeyin.