KOMİSYON KONUŞMASI

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, biz de son söz olarak şunları ifade etmek istiyoruz: On Birinci Kalkınma Planı'nın başarıya ulaşması ve ülkemizin özellikle ekonomik anlamda istenilen seviyeye ulaşması gerektiğini düşünüyoruz. İnşallah, bu kalkınma planı buna katkı sağlayacaktır. Ancak ülkemizde ekonomik seviyenin gelişmişliğinin yanında en çok ihtiyacımız olan hususlardan bir tanesi de toplumsal barış ve huzurdur. Bugün ülkeyi yönetenlerin öncelikle toplumda ayrışmanın önüne geçmeli ve hatta ayrışmaya sebebiyet vermemeli, toplumsal barış ve huzurun tam anlamıyla gerçekleşmesine katkı koymalı.

Basın özgürlüğünden bahsedildi. "Basın özgürlüğü" diye bir özgürlüğün olduğunu söylemek mümkün olmadığını düşünüyorum. Bugün basın yüzde 95 oranında belli grupların etkisi altına girmiş durumda. Diğer taraftan yazılan çizilen her husus kontrol mekanizması altındadır. Dolayısıyla, ülkemizde basın özgürlüğünden bahsetmenin çok doğru olduğunu düşünmüyorum. Kaldı ki basın zaten tek taraflı bir hâle gelmiş durumda.

Yine biraz önce ifade edildi. "AK PARTİ döneminde yargı bağımsızlığı bulunduğunu ve hatta öyle bir demokrasi var ki İstanbul'da 2'nci kere seçim bile yapıldı." gibi bir cümle ifade edildi. İşte, aslında esas burada eleştirilmesi gereken de buydu. İstanbul'da neden 2'nci kere seçim yapıldı? Hiç bunu sorguluyor muyuz? İstanbul'da 2'nci kere seçimin yapılması dünden ve bugünden beri ifade ettiğimiz Türkiye'de yargının siyasetin altına, egemenliğine girmiş bulunmasındandır. Eğer yargı tarafsız ve bağımsız olabilseydi, o Yüksek Seçim Kurulunda bulunan hâkimler bu seçimin iptaliyle ilgili hiçbir gerekçenin bulunmadığını açıkça söyleyebilme cesareti belki göstereceklerdi ama öyle bir cesaret gösterilmedi ve seçim hiçbir neden olmaksızın iptal edildi ve İstanbul halkı bunun cevabını verdi, 14 bin olan oy farkını 814 bine çıkardı. İşte, demek ki demokrasi maalesef ki sizin dediğiniz anlamda olmadığı ortada.

Yine ülkemizde her geçen gün işsizlik artarak devam etmekte. Bizim de en büyük temennimiz ülkemizde eğitim kalitesinin yükselmesi ve yine ülkemizde üniversitelerin eğitim kalitesinin yükselmesi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

CAVİT ARI (Antalya) - ...ve önümüzdeki süreçte ilk 100 içerisine 2 tane değil 10 tane girsin, ilk 500 içerisine 20 tane üniversitemiz girsin ama bu, bunun koşullarının sağlanmasıyla mümkün olur. Özgür hareket edemeyen ve düşünemeyen üniversitelerle bunun başarılmasının da mümkün olmayacağını da ifade etmek istiyorum.

On Birinci Kalkınma Planı'nın hazırlanmasında emeği geçen tüm bürokrat arkadaşlarımıza ve sunum yapan Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımıza ve yine burada iki gün boyunca fikir ve düşüncelerini ortaya koyan tüm milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum ve hayırlı olmasını diliyorum.