| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Su Ürünleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2214) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 07 .10.2019 |
CENGİZ GÖKÇEL (Mersin) - Değerli Başkanım, burada el konulan araçların satışıyla ya da bir kuruma bağışıyla alakalı maddeler var. Burada Anayasa'ya bunun uyumlu olup olmadığının da tartışılması gerekir diye düşünüyorum. Şimdi, bir suç işlersiniz ama kişinin mülkiyet hakkı vardır, bu mülkiyeti siz bir kuruma bağışlayıp ya da satışıyla alakalı bir tasarrufta bulunamazsınız diye düşünüyorum. Yani Anayasa'ya uyumlu olması da çok önemli, bu bakımdan bir dikkat çekmek istedim.
Diğer bir konu: Şimdi, burada hep konu geliyor fahri görevlilere, ben farklı noktadan bakacağım olaya. Niye fahri görevli burada işin içinde olmasın istiyoruz? Kabahatler ve suçların ortadan kaldırılması ya da engellenmesiyle alakalı. Şimdi, burada siz fahri görevlilere eğer hatalı rapor tuttuysa 10 bin lira gibi bir cezayı öngörüyorsunuz, e ama amaç kabahatleri ve suçları ortadan kaldırmaksa burada belirtilen kişilere yakalanan ve satışı gerçekleşen ürünlerle istihsal vasıtalarında bir pay verirseniz, zannederim, benim fikrim ve... Yani burada üzüm yemek istiyoruz. Yani biz de istiyoruz ki hatalı, kabahatli işler yapan, suç işleyen birileri tespit edilsin, ona gerekli cezalar verilsin. Zaten bugüne kadar bunlar gerektiği gibi uygulanmadığından dolayı, su ürünlerinden dolayı sıkıntı çekiyor ülkemiz. Burada eğer siz bu fahri görevlendirdiğiniz kişilere cezai müeyyide koyabiliyorsanız onlara burada bu işlerin daha olumlu sonuç doğurması için ödül de koymalısınız. Dolayısıyla bunu belirtmek istiyorum.
Bir de 1380 sayılı Kanun'un 22'nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, "Akarsular üzerinde kurulmuş ve kurulacak olan baraj ve regülatör gibi tesislerde su ürünlerinin geçmesine mahsus balık geçidi veya asansörlerin yapılması ve bunların devamlı olarak işler durumda bulundurulması mecburidir." diyoruz. Şimdi, 22'nci maddenin ikinci fıkrasında yer alan bu hususla ilgili kontrolü yapan kurumca aykırılığın giderilmesi için su yapısının niteliği dikkate alınarak on sekiz ayı geçmemeli. Şimdi, burada bunu niye koyuyoruz? Balıkların geçişiyle alakalı. Yani o popülasyonun azalmaması, üremesine engel olmaması adına bunu yapıyoruz. O zaman balıkların yılda 1 defa geçiş yaptığı bir durumu yaşıyoruz fiilî olarak. Siz buraya on sekiz ay derseniz o zaman biz bir buçuk seneye çıkartmış olacağız ki yani bu süre bence uzun. Yani on iki ay, yani senede 1 defa geçiyorsa oradaki ürünler balık, onu on iki ayla sınırlamalısınız ki aynı döneme denk geldiği için daha caydırıcı olur diye düşünüyorum. Burada on sekiz ayı on iki aya indirirsek daha mantıklı olur diye düşünüyorum. Oraya bu maddeyi koyan arkadaşların gerekçesi nedir, bunu bilmiyorum ama mantıklı olan, doğru olan, eğer biz bu balıkların geçişiyle ilgili yaşanan sıcak sıkıntıyı ortadan kaldıracaksak bunun yılda bir geçtiğini düşünüp on iki ayla sınırlandırmamız gerekir diye düşünüyorum. Buradan hareketle yine verilecek cezalarla alakalı bu süre zarfında aykırılığın giderilmemesi hâlinde 100 bin Türk lirasından 250 bin Türk lirasına kadar idari para cezası verilir. Müteakip kontrollerde de aynı yöntem uygulanır ve aykırılığın giderilmediğinin tespiti hâlinde bir önce uygulanan idari para cezası 2 katı olarak uygulanır. Balık geçidi veya diğer göç yapıları ya da tanklarla taşıma sistemi bulunduğu hâlde bunları çalışır vaziyette tutmayanlara, taşıma yapmayanlara ve Tarım ve Orman Bakanlığınca öngörülen tedbirleri yerine getirmeyenlere 50 bin Türk lirası idari para cezası verilir.
Bence arkadaşlar, bakın, bu, daha önceki kontrollerde istediğimiz ölçüde yatırımın yapılmadığı noktada 250 bin liraya kadar 2 misline çıkaracak cezayı uyguluyoruz. O zaman bunun çalıştırılmadığını tespit ettiğimiz anda da ona yakın ceza uygulamalıyız ki burada amacımıza ulaşalım. Bugün işte az önce Ergene Nehri'nden, farklı yerlerden bahsedildi. Sanayicilerin, hepimiz biliyoruz ki... Tabii istisnai olanlar vardır. Maalesef siz cezai müeyyideyi tam anlamıyla uygulamadığınız için düşük cezalara razı olabiliyorlar. Bu alanda bu durumu herkes tespit edebiliyor. Dolayısıyla bence bu 50 bin liranın yerine tesisi yapmış ama işletmeyenlere aynı tesisi yapmamış olanların miktarı kadar ceza kesilmesi bu işte daha faydalı olur diye düşünüyorum.
Teşekkür ediyorum.