KOMİSYON KONUŞMASI

FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekili arkadaşlarım, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, bu gece yaşayacağımız Mevlit Kandili'nin ülkemize, milletimize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyorum.

Pazar günü 10 Kasım; Ulu Önderimiz, cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün sonsuzluğa intikalinin 81'inci yıl dönümünü anacağız. Kendisini şükran ve minnetle anıyorum.

Efendim, tabii, Ticaret Bakanlığının bugün konuştuğumuz bütçesinin de ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Sayın Bakanım, ben şunu merak ediyorum: Türkiye'nin ticari itibarı dünyada nasıl? Yani, giderek yalnızlaşan bir ülke hâline geldik son yıllarda. Dış politikada yaşadığımız sıkıntılar, dolayısıyla yatırımcıları da etkiliyor. Yani, bir sıralama var mıdır? Ticari itibar -bunu bilmediğim için soruyorum- sıralamasında durumumuz nedir? Ve son yıllarda bu ticari itibar sıralamasındaki seyrimiz hangi ölçüde? Bunu öğrenmek istiyorum.

Yine, diğer bir konu ise özellikle Amerika Birleşik Devletlerinin ülkemize ait söylemleri. Geçen yine burada konuşmuştuk sizinle; yine Amerika Birleşik Devletleri, aynı tarihlerde, demir ve çelik üzerine burada bir kota getirmiş ve bizi ticareten birtakım sıkıntılı hâllere sokacağını ifade etmişti. Bu yıl da yine Amerika Başkanının "Efendim, sizin ekonominizi harap edeceğim." gibi söylemleri var. Yani, tabii, bu, bizleri oldukça üzüyor ve yaralıyor. Şunu söylemek istiyorum: Yani, devamlı böyle tehditlere maruz mu kalacağız? Trump gibi -affedersiniz- dengesiz kişilerin bu yapmış olduğu tehditvari söylemlere karşı ekonomimizi daha güçlü, kırılganlıktan uzak hâle getirecek tedbirler alıyor musunuz? Bunları merak ediyorum. Yani, almanız gerektiğine inanıyorum.

Diğer bir konu ise: Şimdi, tabii, elbette ki güzel tarafından anlatıyorsunuz bizlere ama ekonomi son üç çeyrekte devamlı daralıyor ve küçülüyor. Yani, devamlı ihracat rakamlarından bahsettiniz ama tabii, ithalata dayalı bir ekonomimiz var; dolayısıyla, döviz yükseldiği -sizler daha iyi biliyorsunuz- ve ithalat azaldığı için ithalata bağlı ekonomi de daraldı, dolayısıyla da ihracat ile ithalat arasındaki makas daraldı. Şunu ifade etmek istiyorum yine ekonominin kırılganlığı açısından: Yani, artık ithalata dayalı bir ekonomi değil de kendi öz kaynaklarımıza güvenerek, üretime dayalı bir ekonomik model üzerinde çalışmalarınız var mıdır? Daha doğrusu, olması gerektiğine de inanıyorum çünkü toplumsal olarak da çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz; belki cumhuriyet tarihinin en yoğun işsizlik rakamlarıyla karşı karşıyayız, yani her 3 üniversite mezunundan belki 1'i işsiz şu anda ki Milletvekili olarak da en yoğun yaşadığımız sıkıntılar bunlar. Tabii, sizlerden bu konuda da geleceğe vizyon açısından artık bir politika değişikliği de bekliyoruz.

Diğer bir konu ise -yine arkadaşlarımız belirtti; ben de tabii, zeytin üretiminin yoğun olarak yapıldığı bir şehrimizin Milletvekili olarak, Balıkesir Milletvekili olarak dile getirmek istiyorum-: Zeytin üreticilerinin, hasat döneminde yurt dışından zeytinyağı ithalatının yapılmasından dolayı büyük sıkıntıları var özellikle. Yani, bununla ilgili olarak geçen yıl da konuşmuştuk ama tablo yine devam ediyor. Buna yönelik ne gibi önlemler alıyorsunuz? Ben bunları öğrenmek istiyorum.

Bu bütçenin ülkemiz ve milletimiz için tekrar hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Çok teşekkür ederim, sağ olun.