| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Savunma Sanayi İş Birliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi (2/2276) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 13 .11.2019 |
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Teşekkür ederim Başkan.
Değerli arkadaşlar, bu konuda, silah sanayisinin gelişmiş olmasıyla ben şahsım adına ve partim adına bunu bir övünç kaynağı olarak görmüyorum. Bu ülkenin ağır sanayisinin...
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Görsen şaşırırdık.
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Tabii ki şaşırabilirsiniz. Zaten görürseniz, bizim demokrasi anlayışımızla çelişeceği için şaşırmanız da gerekiyor değerli milletvekili.
ATİLLA ÖDÜNÇ (Bursa) - Silahları dostlarımıza kullanmıyoruz, silahları düşmanlarımıza kullanıyoruz.
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Bugün bizler savaşsız ve sömürüsüz bir dünya anlayışından yanayız dolayısıyla bir silah anlaşmasına bizim "Evet." dememizin, bunu anlayışla karşılamamızın beklenmeyeceğini tahmin ediyorum, beklenmemesi gerektiğini de ifade ediyorum.
Bugün, az önce de konuştuğumuz gibi, tarım politikalarında bu kadar zayıflamışken ona dair bir planlama buraya gelmiş olsaydı biz bunu büyük bir övünç kaynağı olarak ifade ederdik ve bu iktidar partisinden gelmiş de olsaydı "Biz tarımda artık ithalatı, et ithalatını, onu bunu durduruyoruz, tamamen yerli üreticiyi destekleyeceğiz. İsrail'den tohum almayacağız, kendi tohumumuzu kendimiz üreteceğiz." denilmiş olsaydı biz bunu daha büyük bir takdirle karşılardık.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Ama İsrail'den silah alalım (!)
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Bir diğer şey: Bir iktidarın eleştirilmesi o ülkenin halkının eleştirilmesi anlamını taşımaz. Biz bugün dünya halklarının hepsiyle barışı ve kardeşliği savunuyoruz. Bu, Azerbaycan halkı ve Kıbrıs'ta yaşayan, her iki kesimde yaşayan halklar için de geçerlidir. Burada biz Aliyev ailesini eleştirirken insanların demokrasi talebi karşısında kolluk kuvvetleri tarafından orantısız güç kullanılmasını ve bu orantısız güce bizler -tırnak içinde- "savunma sanayisi" anlaşmalarımızla dolaylı bir biçimde katkı veriyor olmamızı eleştiriyoruz. Arkadaşım ifade ederken de sözüne şöyle başladı, "Kelin merhemi..." diye başladı çünkü biz aynı şeyi bu ülkede de yaşıyoruz. Biz bugün iktidarı eleştirdiğimizde, Cumhurbaşkanının yetkilerinin sınırlanmasının gerektiğini söylediğimizde, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin bu ülkeye verdiği zararları ifade ettiğimizde sanki biz Türkiye karşıtıymışız gibi bir imaj yaratılmak isteniyor iktidar tarafından. Biz, yaratılan bu imaja karşı çıktığımızı... Ne Türkiye'de yaşayan halklara ne bir ülkenin elbette sınır içindeki bütünlüğüne, sınırları içerisinde barış ve kardeşlik içerisinde yaşamasına dair diyecek en ufak bir sözümüz yok; tam tersine, biz bu politikaların gelişmesinden yanayız. Dolayısıyla, arkadaşımın Aliyev'in ailesiyle ilgili yaptığı eleştirinin tamamen Azerbaycan halkına, tamamen onlara dönük bir olumsuzlama gibi algılanmasını yanlış buluyorum; tam tersi, oradaki halkı sahiplenen, dayanışmacı bir anlayışın ürünüydü bu konuşma.
Teşekkür ederim.