MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, değerli basın mensupları; konuşmama başlamadan, daha önce gündeme getirilen bir iki konuya değinip geçmek istiyorum. Bunlardan birincisi, güvenlik politikalarına karşıtlık diye moda bir akımın etkisinin maalesef Komisyonumuzda da görüldüğüne şahit oldum. Bugün en demokratik kabul edilen ülkeden başlayarak dünyanın bütün ülkelerinde, hatta hatta Vatikan da dâhil, güvenlikle ilgili politikalar mevcuttur, uygulamalar mevcuttur; silahlı, üniformalı personeller de istihdam edilmektedir. Her konuya güvenlikçi olarak yaklaşmanın da bir mantığı bulunmamaktadır, ütopyadır, hayaldir.

Özellikle devletimizin kurulu bulunduğu bu coğrafyada siz Türk'seniz ve İslam'sanız ve Türk ve İslam dünyasının kutbu iseniz Türk ve İslam dünyasına karşı çıkan bütün mihrakların da hedefisinizdir. Dolayısıyla, yaşananları da bir tarafa koyarsak Türkiye'nin güvenlik konusundan taviz verme gibi bir lüksü yoktur. Güvenlikle ilgili tedbirler konusunda taviz veren Hükûmetler de bu millete karşı vebal altına girecektir. Öyle efendim, işte "Filanca ülke bütçesinden şu kadar az para ayırıyormuş güvenliğe, bu kadar bilmem ne yapıyormuş." zihniyetiyle bizim yürümemiz mümkün değil.

Bir diğeri, değerli milletvekili Garo Bey burada yok ama onun dile getirdiği bir konu idi, savaş karşıtlığı konusu. Ben de eski bir askerim. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Savaşlara en fazla karşı olan askerlerdir, siviller değildir. Hiç kimse hayal dünyasında kulaç atmasın. Şu anda dünya genelinde 32 ülkede iç karışıklık yaşanıyor. Bunlardan 28'i medyaya yansıyor. Sebepler çok değişik. Bu 28 ülkedeki aktif eylemleri, o devletin güvenliğini riske edecek seviyedeki aktif eylemleri yapanları bir kısmının lideri de gözükmüyor, dışarıdan hep manipüle ediliyor.

Tabii, bunda değişik etkiler var. Ben ülkemiz açısından konuya şöyle kısaca bir değinecek olursam, mesela yurt içi ve yurt dışında kırsalda kaybedenler -o terminolojiyi zaman zaman kullanacağım- dağda kaybedenler, ovada bunu tatbik edecek yolları arıyorlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen, tamamlayınız.

Buyurun.

MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Sineyimillet konusunun dâhil gündeme getirilmesini, bu çerçevede devletin özellikle güvenliğiyle ilgili sorumluluk üstlenmiş olan makamlar ve merciler tarafından mutlak surette dikkate alınarak irdelenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Sevinerek görmüş olduğumuz bir konsept değişimine gidiş var, bunların başında da ülkemize yönelik tehdidin ülkemizin sınırlarının dışında karşılanması uygulaması. Evet, biz, savaşmamak zorundayız. Evet, biz, komşularımızla iyi geçirmek zorundayız. Evet, komşularımızın iç işlerine karışmamak zorundayız. Türkiye'nin dış politikasının temel ilkelerinden biri bu. Ancak komşularımızdan, hemen sınırımızın ötesinden Türkiye'ye bir tehdit söz konusu ise o tehdidin orada söndürülmesi gerekiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen, son sözlerinizi alalım.

Buyurun.

MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Başkanım, kaç dakika?

BAŞKAN - Beş dakika efendim sizin süreniz.

MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - O zaman, özet olarak da bir iki hususu Sayın Bakana iletmek istiyorum.

Sayın Bakanım, sözleşmeli subaylar konusu var. Sözleşmeli subaylar çok ciddi sıkıntı içerisinde. Bu arkadaşlar, bu personel on-on beş yıl denenmiş...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Sayın Başkanım, hemen bitiriyorum. Lütfen.

BAŞKAN - Lütfen efendim.

MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Bu personel denenmiş ancak bir sınav geçemiyor. Bunların mahiyetinde çalışmış insanlar komutanları oluyor bunların ve sözleşmelerinin iptali söz konusu olabiliyor. Lütfen, bu konuya bir el atarsanız sevinirim.

Bir diğeri de -çok önemli Sayın Bakanım- örnek, kıdemli binbaşı ya da binbaşı rütbesinde, değişik sebeplerle Silahlı Kuvvetlerden ayrılmış olan personel var ve bunların emeklilik maaşı uzman çavuşların emeklilik maaşının altında. Örnek vereyim: Maaşının yüzde 49'unu alıyor kıdemli binbaşı, maaşının yüzde 41'ini alıyor binbaşı, uzman çavuşlar yüzde 60'ını alıyor. Uzman çavuşlar almasın demiyorum ama bıraktıkları rütbelerle paralel bir gelire kavuşturulması konusunda desteklerinize ihtiyaç var diye zatıalinizin bilgisine sunuyorum.

Teşekkür ederim.