HALİL ÖZTÜRK (Kırıkkale) - Sayın Başkan, Değerli Bakanım, Komisyonumuzun kıymetli üyeleri ve bürokratlar; 2020 yılı Adalet Bakanlığı bütçesi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Komisyonumuzu saygıyla selamlıyorum.

Saygıdeğer üyeler, Adalet Bakanlığı yaklaşık 20 milyar liralık bütçeyle, önümüzdeki bir yıllık süreç içerisinde planladığı hizmetleri gerçekleştirmeye gayret gösterecektir. Burada, Komisyonda dile getirilen ve getirilecek olan öneri ve yapıcı eleştiriler, inanıyoruz ki bu sürece katkı koyacaktır. Adalet Bakanlığı bütçesinde genel olarak gözlemlediğimiz esas amacın ve hedefin eşit şartlarda adalet ve etkin işleyen bir yargı sisteminin güçlendirilmesi olduğunu görmekteyiz. Bağımsız ve tarafsız yargı, demokratik siyasal sistemin, sürdürülebilir ekonomik gelişmenin temel güvencesi niteliğindedir. Bu temel görüş hemen hemen herkesin mutabık kaldığı bir husustur. Yargı reformunda çıkılan yolun temelinde de bu görüş bulunmaktadır.

Saygıdeğer Komisyon üyeleri, Eylül 2019 itibarıyla 14.113 hâkim, 6.580 cumhuriyet savcısı ile adli yargıda 6.764, idari yargıdaysa 210 mahkemeyle adalet sistemimiz çalışmaktadır. 70.658 adalet hizmetleri çalışanı ve 66.541 ceza infaz kurumu personeli de bu sisteme büyük bir özveriyle katkı sunmakta, yeri geldiğinde gecesini gündüzüne katmaktadır. Her yıl adalet sistemimizin eksikliklerinin gündeme getirildiği adli yıl açılışlarında, iş yükünün büyük bir kısmını omuzlayan hâkim ve savcılarla birlikte, adalet sisteminin temel taşları olan yazı işleri müdürleri, mübaşirler, teknik personel ve diğer tüm adalet çalışanlarının sorunlarına da değinilmektedir. Ancak bu çalışanlarımızın hâlen, 657 sayılı Kanun'da adalet hizmetleri sınıfının oluşturulması, 3600 ek göstergeden adliye çalışanlarının da yararlandırılması, çoğunluğu adalet ön lisans mezunu olan personele hukuk fakültelerinde lisans tamamlamalarına imkân sağlanması, mübaşirlerde olduğu gibi diğer yardımcı hizmetlerin de genel idari hizmetler sınıfına geçirilmesi, ücret adaletsizliğinin giderilmesi, mesai ücretlerinin artırılması ve zamanında ödenmesi, yolluk ücretlerinin yükseltilmesi, can güvenliklerinin sağlanması gibi bazı talepleri devam etmektedir.

Sayın Başkanım ve Komisyonumuzun kıymetli üyeleri, bize göre meslek olarak riskli çalışma grubu olarak nitelendirilmesi gereken ve öncelikli olarak sorunlarına çözüm sunulması gerekenler infaz koruma memurlarıdır. Bugün sayıları yaklaşık 70 bine ulaşan infaz koruma memurları, yedi gün yirmi dört saat esasına göre çalışmakta, millî ve dinî bayramlarda ve diğer resmî tatillerde nöbet tutmaktadırlar. Görevleri esnasında yangın, isyan, kavga gibi mücbir durumlarla uğraşmanın yanı sıra x-ray, duyarlı kapı ve diğer radyasyon yayan cihazlara muhatap kalmaktadırlar. Nöbetleri boyunca tutuklu ve hükümlülerin taciz ve tehditlerine maruz kalan infaz koruma memurları, emekli olduklarında bile mahkûm yakınlarının fizikî tehditleriyle karşı karşıya kalabilmektedirler. Esasında, jandarma personeli dışarıda güvenliği ve asayişi sağlarken infaz koruma memurları da içeride, cezaevlerinde güvenliği ve asayişi sağlamaktadırlar.

Bu bakımdan, öncelikle güvenlik güçlerimizin sahip olduğu özlük ve ekonomik şartları infaz koruma memurlarımıza ve cezaevlerinin diğer personellerine de sağlayabilmeliyiz. Bunun yanı sıra, sözleşmeli infaz koruma memurlarına kadro verilmesi, yeterli mesai ücreti verilmesi, yıpranma hakkının tanınması, rotasyona tabi çalışma sisteminin getirilmesi, lojman ve kreş imkânının sağlanması ve en önemlisi, emekli olduklarında yeterli emekli maaşı alabilmeleri sağlanmalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

(Oturum Başkanlığına Sözcü Abdullah Nejat Koçer Geçti)

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Buyurun, tamamlayın lütfen.

HALİL ÖZTÜRK (Kırıkkale) - Saygıdeğer Komisyon üyeleri, son dönemde, hükümlülerin topluma kazandırılma faaliyetleri incelendiğinde hem unutulmakta olan el sanatları yanında, yeni iş alanlarında eğitim vererek ustalık ve kalfalık belgesi yanında mesleki yeterlilik belgesi de verilmektedir. İşyurtları Kurumunun mahkûmlara vermiş olduğu bu imkânları memnuniyet vericidir. Ben burada İşyurtları Kurumunu ve Sayın Bakanımızı tebrik ediyorum.

Saygıdeğer milletvekilleri, Bakanlığın bütçesi sorunları en aza indirmeyi hedefleyen bir yapıdadır. Böylesine büyük bir yapı elbette sorunsuz olmayacaktır. Başta Sayın Bakanımız, değerli Bakan yardımcılarımız ve kıymetli bürokratların gece gündüz demeden, büyük bir özveriyle, beraberinde Cumhur İttifakı'nın da güçlü desteğiyle çalıştıklarına şahit oluyoruz. Temennimiz, hazırlamış oldukları Adalet Bakanlığı 2020 bütçesinin hayırlara vesile olması ve hedeflerini tutturmasıdır. Çaba onlardan, destek de bizlerdendir. El birliğiyle Türkiye'yi her alanda olduğu gibi, adalet ve yargı sisteminde de çok ileriye taşıyacağımızı düşünüyor, Komisyonumuzu tekrar saygıyla selamlıyorum.