KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Kalkınma Bakanlığı kaldırıldı, kalkınma ajansları ise ne yazık ki belirsizliğe mahkûm edildi. Partili Cumhurbaşkanlığı sisteminde veyahut da tek kişilik hükûmet sisteminde tüm devlet örgütlenmesi değişirken, bakanlıklar kapanırken ya da adı değiştirilirken onlara bağlı kurumların da görev ve yetki alanları değiştirilmiştir. Kalkınma ajansları da bu değişimden etkilenmiş ancak yeni sistemdeki belirsizlikler ajanslar için sürmektedir. Burada, ajansların kamu tüzel kişiliklerine vurgu yapılsa da bu husus, yasal zemine ne yazık ki oturmamıştır. Ajansların, özel hukuk hükümlerine tabi oluşları bazı kurumlarca "kamu kurumu" olarak kabul edilmelerine gerekçe olmaktadır; bu ise, ajansların kamu kurumlarına özgü bazı haklardan, ayrıcalıklardan yararlanamamalarına ya da kamu kurumlarına özgü bazı yükümlülüklerden kaçınabilmelerine neden olmaktadır. Mesela İzmir Kalkınma Ajansı kendi arazisinde bina yapmak için Konak Belediyesine başvurduğunda Belediye, ajansın hukuki niteliği konusundaki belirsizlik nedeniyle, ajansın özel hukuk hükümlerine tabi olmasını gerekçe göstererek kamu kurumlarına tanınan imar ayrıcalığından yararlanamayacağını beyan etmektedir. Buna benzer sıkıntılar, ajansların resmî bir plaka alırken veyahut da personeli için pasaport başvurusunda bulunurken de ne yazık ki yaşanmaktadır.

Yeni sistemde Kalkınma Bakanlığının kaldırılmasıyla Bakanlığa bağlı bölge kalkınma idareleri ve kalkınma ajansları, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına devredilmiştir; planlama ve kalkınma gibi asli görevler de, Kalkınma Bakanlığının kaldırılmasından sonra Cumhurbaşkanlığına bağlanmıştır. Bu gelişmeler sonrası, kalkınma ajanslarının planlama ve kalkınmaya ilişkin rollerinin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesinde ne şekilde ele alınacağı hususu konusunda belirsizlik devam etmektedir.

Bu kalkınma ajanslarının görevlerine bakıldığı zaman, kanuna baktığımız zaman "Bölgede kamu kesimi-özel kesim ve sivil toplum kuruluşları tarafından yürütülen ve bölge plan ve programları açısından önemli görülen diğer projeleri izlemek." denilmektedir ancak fiiliyata bakıldığı zaman, Sayıştayın yapmış olduğu denetimlerde bu görevin ajanslar tarafından tam olarak yerine getirilmediği; ajans kaynaklarıyla desteklenen projeler dışında yer alan, bölge kalkınması açısından önemli projelerin sistematik bir yaklaşımla izlenmediği; envantere yönelik standart bir çalışmanın da yapılmadığı tespit edilmiştir. Ajansların çoğu tarafından bu izleme görevinin, ajans desteklerinin izlenmesi olarak algılandığı anlaşılmıştır. Kalkınma ajansları tarafından hazırlanan ve bölgesel kalkınma açısından önemli olan bölge planları etkin bir şekilde uygulanmamakta, planlar genel anlamda üst ölçekli birer niyet dokümanı olarak kalmakta ve işlevlerini tam olarak yerine getirememektedir.

Bölge planlarının etkin şekilde uygulanabilmesi açısından yeterli mevzuat düzenlemesi yoktur. Kalkınma planları beş yıl süreyle hazırlanmasına rağmen bölge planları bu süreyle uyumsuz olarak on yıl için hazırlanmakta ve plan yapısında bu uyumsuzluklar önemli sorunlar oluşturmaktadır. 26 kalkınma ajansı tarafından 2014 yılında uygulamaya konulan bölge planlarının hiçbirinde 2019 yılının ilk yarısı itibarıyla revizyona gidilmediği gibi, revizyon ihtiyacı olup olmadığına yönelik de herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Sanayi Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçilmesine ve Kalkınma Planı yayınlanmasına rağmen bölge planlarını güncellemesi için beş yıldır adım atmadığı için bir revizyon ihtiyacı olup olmadığını da dikkate almamaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen tamamlayalım efendim.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Burada özellikle personel sayısında ciddi sıkıntılar olduğu, Sayıştay raporlarında ön plana konulmuş. Bir de ayrıca ajans gelirlerine bazı belediyeler resmen el koymuş, ajans yönetimleri ile ne yazık ki bu konu karşısında suskun kalmışlardır. Mesela Ankara Kalkınma Ajansının en büyük gelir kalemi Ankara Büyükşehir Belediyesinden aldığı paylar olmasına karşın -yaklaşık yüzde 30- 2018 dâhil olmak üzere payının önemli bölümünü belediyeden alamadığı görülmüştür. 2009-2017 arasında Maliyeye böyle bir başvurunun bile yani ajans tarafından Maliyeye böyle bir başvurunun bile yapılmadığı tespit edilmiştir. Tutar, Maliye Bakanlığına göre 93 milyon lira civarındadır.