| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278 ) ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ve Sayıştay tezkereleri a) Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı b)Karayolları Genel Müdürlüğü c)Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ç)Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü d)Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri A.Ş. |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 28 .11.2019 |
CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, Sayın Bakan, değerli bürokratlar; ben de hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Sayın Bakan, öncelikle sormak istediğim husus şu: Bir bütçe yapıyorsunuz, örneğin 2018 yılı bütçesi. Bütçe başlangıç ödeneği belirliyorsunuz ve yıl sonunda bu ödeneği yaklaşık yüzde 50'si seviyesinde aşıyorsunuz. Ertesi yıl yine bir bütçe yapıyorsunuz, yaparken bir önceki yıl harcamayı hiç dikkate almadan, sadece başlangıç ödeneği üzerinden bir bütçe önerisinde bulunuyorsunuz. Kaldı ki örneğin Ulaştırma Bakanlığı bütçesinde başlangıç ödeneği 2018 yılında 31 milyar 338 milyonken 2019 yılında daha da aşağıya düşerek 27 milyar 770 milyon liralık bir bütçe teklifinde bulundunuz. Yıl sonunda 32 milyar 819 milyon lira harcama yapılmış. Şimdi, 2020 yılı içinde yine 29 milyar 26 milyon gibi bir teklifte bulunmaktasınız. Yani burada -bütçe yöntemi yönünden söylüyorum- bir öngörülemezlik mi var?
Aynı durum Karayolları için geçerli. Karayolları da yine bütçe başlangıç teklifi ile yıl sonundaki harcamaları dikkate aldığımızda bir önceki yılda yapılan harcamalar dikkate hiç alınmadan daha düşük rakamlı bütçe başlangıçlarıyla başlayan bir Ulaştırma Bakanlığı bütçesi ve özellikle Karayolları bütçesi bulunmakta. Yani ben bu anlamda bütçe yapış şekli itibarıyla -adına tutarsızlık demek istemiyorum ama- farklı bir başlangıçla yol aldığınızı görebiliyorum.
Değerli arkadaşlar, iktidara mensup arkadaşlarımız diyorlar ki: "Efendim, yol yaptık, işte köprü yaptık, şunu yaptık, bunu yaptık." Değerli arkadaşlar iktidarın görevi bunları yapmaktır, iktidar zaten yapacak. İktidar "Bunları yaptık." diye tek başına bununla övünemez. Önemli olan, milletin alın terinden toplanmış olan vergilerden oluşan bütçenin nasıl kullanıldığıdır, siz onunla ilgili cevap verin. Bakın, milletin vergisiyle yapılır bu hizmet, kimse babasının parasıyla yapmaz. Önemli olan millî kaynağımızın verimli kullanılmasıdır, en iyi şekilde kullanılmasıdır ve en küçük şekilde kafalarda soru işareti bırakmadan yapılmasıdır, esas olan bunlardır. İktidardaysanız tabii ki yapacaksınız, önemli olan bunları dediğimiz şekilde yapmaktır değerli arkadaşlarım.
Bakın, sabahtan bu yana konuşulmakta, özellikle...
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Yetmiş yıldır neredeydi?
CAVİT ARI (Antalya) - Daha önce nerede yürüyordunuz Beyefendi? Daha önce de bu ülkede asfalt vardı, yol vardı, otoban vardı; neyle geziyordun?
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Erim, lütfen ya...
CAVİT ARI (Antalya) - Değerli arkadaşlar, bakın, kamu-özel iş birliği denilen bir konu burada çok eleştirildi. En çok Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde kamu-özel iş birliği yapıldığı da verilerden anlaşılıyor. Örneğin, bizi izleyen, dinleyen vatandaşlarımız daha iyi anlasın diye söylüyorum: İktidarımız "Üçüncü Boğaz köprüsünü yaptım." diye bundan siyasi nema elde etmeye çalıştı. Avrasya Tüneli, işte Osmangazi Köprüsü. Bunlar da işte kamuoyunda en çok bilinen 3 tanesine örnek veriyorum. Üçüncü Boğaz Köprüsü'yle ilgili 135 bin araç geçiş garantisi verildiğini ifade ettiniz. Yine Avrasya Tüneli'nde 26.500, Osmangazi Köprüsünde 40 bin araç. Bunun anlamı şu: "Bu kadar aracın bu köprüden geçmesini biz garanti ediyoruz, onun karşılığında yıllarca gerek geçenden, eğer geçemezse de devlet olarak bunu bizim vatandaşımızdan toplanan vergiden biz ödeyeceğiz." demektir. İşte benim vatandaşım, şimdi Anadolu'nun herhangi bir yerinde, kahvede oturan vatandaşım, söğüt ağacının gölgesinde oturan vatandaşım diyor ki: "Ya üçüncü köprü yapıldı, ne güzel. Ben geçmiyorum ki bana ne zararı var?" Değil. İşte eğer garanti kapsamında rakamlar, hedefler tutturulamamışsa hayatında o köprüyü görmemiş, belki de geçmeyecek olan vatandaşımız bunun ceremesini çekmekte. Bin kilometre, iki bin kilometre ötedeki köyünün kahvesinde otururken bu ceremeyi ödemekte.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hiç alakası yok ya, yapmayın!
CAVİT ARI (Antalya) - Dinleyin efendim.
Şimdi, köprü geçiş garantileri için 2019 yılında ayrılan ödenek 3,55 milyar iken 2019 Ağustos ayı sonu 5,11 milyar yani yüzde 40 seviyesinde bir artışla ödeme yapılmış. 2020 yılı için de yaklaşık 7,87 milyar TL'lik bir ödeme yükümlülüğü bizi beklemekte. Yani bu kamu-özel iş birliği her geçen gün devletin üzerine bir yük olarak kendini göstermekte.
Şimdi, değerli arkadaşlar, tabii çok enteresan bir konu olduğu için ben de kısaca değinip geçmek istiyorum. Özellikle Kütahya Vekilimiz ve Sayın Bülent Kuşoğlu Başkanımız da bunu örnek olarak verdi; Kütahya Havaalanı. Sayın Bakan, bakın, burada 50 milyon euroluk iş ihale edildiği -resmî rakamlara göre söylüyorum- 2044 yılına kadar yolcu garantisi verildiği... Hâlihazırda 4 milyon 73 bin 18 yolcu garantisi kapsamında bir sorumluluğumuz var ancak bugüne kadar 170.534 yolcu burayı kullanmış. Yani bu ne demektir Sayın Bakan? Taahhüt edilenin neredeyse yüzde 5'i oranında bir yolcu geçmiş eğer bu rakamlar doğruysa. Şimdi, benim düşüncem şu: Kütahya bizim de bir ilimiz, oraya böyle bir havaalanı yapılmış olması tabii ki önemlidir ancak bu yatırım rantabl mı değil mi, bunlar araştırıldı mı? Orada havaalanı ihtiyacı başka bir yöntemle çözülemez miydi? Şimdi, bakın, bu kadar ciddi bir yük altına girilirken, bu kadar ciddi bir maliyet ödenirken yolcuya bakın, yolcu yok çünkü Kütahya konum itibarıyla hemen hemen birçok yere yakın bir şehrimiz. O nedenle burada hesapsız kitapsız iş yapan kimse hukuken suç işlemiştir. O kişi veya kişiler hakkında böyle yanlış bir yatırımın yapılmasına yol açtı diye esasen soruşturma açılmalı
Hep övünüyorsunuz sayın iktidar "Büyük ülkeyiz, güçlü devletiz." diye.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Değil miyiz?
CAVİT ARI (Antalya) - Evet, gerçekten Türkiye güçlüdür, Türkiye'nin kaynakları, doğru, güçlü ancak doğru kullanırsak. Bakın, bu ülke 1970 yılında birinci köprüyü yaptı, bu ülke sizin o zaman zaman eleştirdiğiniz dönemlerde 1986 yılında ikinci köprüyü yaptı ve tamamını devletin kendi kaynaklarıyla yaptı. Şimdi, özellikle belediyelerle ilgili de şunu söyleyerek devam etmek istiyorum.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Toparlayalım Sayın Arı.
CAVİT ARI (Antalya) - Bir dakika Başkanım, devam ediyorum.
AK PARTİ'li belediyelere önce 2004 ve sonrası alt geçitlerle destek verdiniz, birçok ile alt geçit projeleri yaptınız. Birçok yerde var, bakın, kara yolları... Sonra, yetmedi, yöntem değiştirdiniz, şimdi üst geçitlerle hem belediyelere destek hem de gereksiz harcamalar. Bakın, öyle yerlere üst geçitler yaptınız ki Sayın Bakan, bunlar hem gereksiz yerlere yapıldı hem de o şehirlerin, ilçelerin kimliğini bozdunuz resmen yani o kentin kimliği bozuldu.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Antalya'ya yapılan nasıl?
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Çelebi, lütfen...
CAVİT ARI (Antalya) - Bakın, Antalya'ya da çok sayıda yanlış üst geçitler yapıldı, doğru yapılanlar da var. Örneğin, Manavgat'ta yeni bitti, sizin resmî verilerinizde de var, gidin bir görün Sayın Bakanım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Ek süre veriyorum, tamamlayalım lütfen.
CAVİT ARI (Antalya) - Antalya'dan Alanya istikametine giden yolcu bu üst geçidi kullanır ama Manavgatlı vatandaşın altından, neredeyse labirentlerden geçerek ilçeye girmek zorunda olduğu düzensiz bir alt geçit bulunuyor.
Bakanlığınızı kutluyorum Sayın Bakan. Niye kutladığımı söyleyeyim: Bakın, ÖTV'siz yakıtla yolcu gemilerine yakıt temin ediyorsunuz, ticari yatlara, balıkçı gemilerine yakıt temin ediyorsunuz ve bu anlamda 7,62 milyar teşvik kullanıldı ve 5,26 milyon ton yakıt desteği sağlandı, sizin açıklamanız da var. Niye destekliyorum? Perişan vaziyette olan çiftçimize yakıt desteği veremeyenlerin yatlara destek verdiğini sizin açıklamalarınızdan görüyorum. Bakanlığınızı bu anlamda kutluyorum.
Yine, bir talebimizi de iletelim, vatandaşlarımızın talebi: Taşağıl- İbradı- Derebucak-Beyşehir yolu da durma noktasına geldi, buranın tamamlanması için gayretlerinizi bekliyoruz.
Son olarak Sayıştayla ilgili birkaç ifadede bulunup bitireceğim. Köprü ve otoyollarda meydana gelen kaçak geçişlerin tahakkukuna ilişkin muhasebe kayıtlarının yapılamamasını ifade eden Sayıştay raporu var, bu çok önemli bir konu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Vekilim, bitirelim lütfen.
CAVİT ARI (Antalya) - Yapım işi kapsamında yüklenicilere yüklenen, yapılan ödemelerin hatalı muhasebeleştirilmesi var Sayıştay raporunda. İhalelerde kullanılan fiyat dışı unsurların mevzuata uygun belirlenmemesi nedeniyle geçerli en düşük teklifin üzerinde fiyatlarla ihaleye verilmesi var. Son olarak, yaklaşık maliyet hesabında iş miktarlarının olması gerekenden daha az belirlenmesi ve yüklenicilerin yaklaşık maliyete göre yüksek fiyat teklif ettiği iş kalemlerinin öncelikle yaptırılması nedeniyle işlerin planlananın üzerinde bedellere yaptırılması gibi tespitler var Sayıştay raporunda. Bu hususları da dikkatinize sunuyorum.
Bakanlığınızın çalışmalarından başarılar diliyorum.
Çok teşekkürler.