| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, DSÖ'nün Uluslararası Halk Sağlığı Acil Durumu ilan ettiği Covid-19 olarak tanımlanan coronavirüs salgınıyla ilgili Bakanlığın yürüttüğü çalışma ve faaliyetler hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 10 .03.2020 |
FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.
Sayın Bakanım, verdiğiniz bilgiler için de sizlere çok teşekkür ediyorum, yapmış olduğunuz çalışmalardan dolayı sizin şahsınızda da Bilim Kurulundaki tüm değerli hocalarımıza çok teşekkür ederim.
Bir hekim olarak konuşacağım. Tabii, siyaset üstü bir noktadayız, tüm insanlığın mücadele etmesi gereken "pandemi" dediğimiz tüm dünyayı etkileyen bir salgın hastalıkla mücadele ediyoruz. Açıkçası ilk günden bu yana Bilim Kurulunun çalışmalarını Dünya Sağlık Örgütünün raporlamasıyla birlikte takip ediyorum ve bire bir uyumlu şekilde götürdüğünüzü görüyorum, bu nedenle de tekrar çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Şimdi, Sayın Bakan ben farklı bir açıdan değerlendireceğim, Çin'deki Türk vatandaşlarını tahliye ettiğimiz zaman Ankara'ya getirdik ve kapatmış olduğumuz Zekai Tahir Burak Hastanesini karantina hastanesi olarak açmak durumunda kaldık. Neden kapatmıştık? Çünkü Ankara'da şehir hastanesini açmıştık ve bildiğim kadarıyla Ankara'daki köklü 5 hastaneyi kapatmak durumunda kalmıştık. Şuna gelmek istiyorum: Demek ki coronavirüs gibi salgınlarda bizim karantina için kullanabileceğimiz hastanelere ihtiyacımız var. Bu coronavirüs salgını, şehir hastaneleri kurgulamasının yanlış olduğunun da bir göstergesi bize. Bu kadar yüksek sayıda yatak sayısı olan hastaneler bilimsel de değil, dünyada bunun örnekleri de yok zaten. Bakın, şu anda Bilkent Şehir Hastanesini siz karantina hastanesi olarak kullanamıyorsunuz. Kullanırsanız orada en az 3.700 yatak var ve o hastaların hepsi de riskli hastalar. Oraya coronavirüslü bir hastayı yatırdığınız takdirde tüm hastaları riske ediyorsunuz. Şuraya gelmek istiyorum: Şehir hastaneleri böyle salgın durumunda, artı ulusal güvenlik açısından da savaş anında -Allah korusun- hedef alındığı takdirde devre dışı kalabilir ve o zaman sağlık hizmetlerinde muazzam şekilde bir aksama meydana gelir. Askeriyede bir tabir vardır "hedefi küçültmek" diye; siz, hedefi çok büyük hâle getirmişsiniz. Salgında, saldırıda bu hastaneleri kullanamaz hâle gelebiliriz. Bunu göz önünde bulundurmanızı rica edeceğim şehir hastanesi kurgulamasının yanlış olması açısından. Bakın, Bilkent Şehir Hastanesi 3.700 yataklı, keşke 500 yataklı 7 tane farklı hastane yapsaydınız, farklı semtlere yapsaydınız, birini karantina için ayırıp diğerini kullanabilseydik. Bu açıdan da değerlendirmenizi rica edeceğim.
Diğer bir konu ise bu coronavirüsün solunum yoluyla devamlı yayıldığı konusudur. Buna yönelik tedbirler elbette doğrudur ama bunun yanında Dünya Sağlık Örgütü yine az pişmiş hayvansal ürünlerden de geçtiğini söylüyor, hatta hayvanlarla temasta, çiğ ete temas ettiğiniz takdirde bile. Buna da dikkat çekmenizin Sağlık Bakanlığı açısından önemli olduğuna inanıyorum. Evcil hayvanlarla temas konusu da önemli. Yine, Dünya Sağlık Örgütü, bu dönemde evcil hayvanlarla temasın mümkün olduğunca azaltılması gerektiğine de dikkat çekiyor.
Yine, diğer bir konu Sayın Bakanım, bu on dört günlük rapor için işverenlerin sıkıntı yarattığını duyuyoruz ve yurt dışına gidip gelen kişiler diyelim ki coronavirüs enfeksiyonu aldı. Yani sağlık kuruluşuna giderken oradaki pek çok kişiyi de enfekte etme olasılığı var. Yani bir genelge için bir hazırlık yapıyor musunuz? Yurt dışına gidip gelen kişi kesinlikle dönüş tarihinden itibaren on dört gün evinde istirahat etsin, hiç sağlık kuruluşuna gitmesin, direkt evine gitsin. Yani hasta temas etmesin, onu söylemek istiyorum.
Diğer bir nokta da elimizde yeteri kadar tanı kiti var mı? Özel hastanelerde bu tanı kitinin olmadığına dair birtakım duyumlar var. Özel hastaneler bu tanıyı koyabilecek yeterliliğe sahip midir? Bunu da öğrenmek istiyorum.
Yine, biraz önce, son soru olarak ifade edeceğim: "Amerika Birleşik Devletleri'nde, Türkiye'den transit geçen 86 yaşında bir hastaya tanı konulduğunu" ifade ettiniz. Yani transit geçmiş olsa dahi transit geçiş esnasında bu kişinin temasta olduğu kişilere yönelik olarak epidemiyolojik bir araştırmayı mutlaka yapıyorsunuzdur. Bu konuda da bilgi almak isterim. Ben tekrar çalışmalarınızda başarılar diliyorum, teşekkür ediyorum, sağ olun.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.