ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Tabii, yeri geldikçe maddeler üzerinde daha detaylı bir değerlendirme yapacağız ama ben özellikle kanun tekniği açısından biraz değerlendirme yapmak istiyorum. Şimdi, bu kanun teklifine baktığımız zaman da maalesef yine kanun tekniğine uymayan, toplumun gerçek anlamda zorunlu olarak ihtiyaç hissettiği, özellikle bu coronavirüs karşısında insanların can derdinde olduğu bir süreçte sadece ve sadece bu kanun teklifine, bu torbanın içerisine başka torbalar da koyarak bir kanun teklifinin düzenlenmiş olması kabul edilebilecek bir durum değildir. Nedeni de şudur: Bakın, biz halkın beklediği, bütün toplumun beklediği cezaevleri şu anda sinyal veriyor. Bakın, cezaevlerinde ölümler gerçekleşmek üzere veya oluyor veya olmak üzere. İnsanlar şu anda kendi evlerine... Bakın, biraz önce buraya gelirken bile camilerin minarelerinde şu anda halka sesleniyor imamlar veya müezzinler. "Evlerinize çekilin, evlerinizde kalın ve mevcut olan, şu andaki coronavirüsün etkisinde kurtulun." diye. Buna rağmen bakın, halkı eve çağırıyoruz. Küresel olarak bütün dünyanın karşı karşıya kaldığı mevcut olan bu tehlikeden halkın korunmasını talep ediyoruz ancak mesele bu cezaevlerine gelince, mesele kanun yapma işine gelince, bu cezaevlerine bir çözüm getirmemiz gerektiği noktada bunu yapmıyoruz, ayrımcılık yapıyoruz, ayrımcılık yapılıyor, Anayasa'da olan eşitlik ilkesi ihlal ediliyor. Bunun yanında ne yapılıyor? Toplumun beklemediği, toplumun şu anda yani zorunlu olmayan, mecburiyeti olmayan bir İnfaz Hâkimliği Yasası'nda bir değişiklik yapıyoruz ve buna benzer birçok hüküm de bu torba yasada mevcut. Yani şunu demek istiyoruz değerli arkadaşlar: Şimdi, burada ölüm olduktan sonra biz neyi konuşacağız? Birileri öldükten sonra biz neyi konuşacağız? Ceza İnfaz Yasası'nda, ceza infaz sisteminde değişiklik yapmışız, ceza infaz hâkimlik sistemini getirmişiz ya da getirmemişiz bunun ne anlamı var? Bu ne ifade edecek? Bakın, milyonlarca insan gerçek anlamda şu anda çoluğundan çocuğundan, eşinden, komşusundan haber bekliyor cezaevlerinde, çok ciddi bir risk var şu anda. Demokrasileri tartışılan toplumlarda dahi, İran gibi toplumlarda dahi binlerce insan kanuna gereksinim duymadan şu anda tahliyeler gerçekleştiriyor. Biz ne yapıyoruz? Biz şu anda bakın haftalardır toplumda bir beklenti yaratıldı hatta aylardır toplumda beklendi yaratıldı ve bir kanun teklifi getiriyoruz. Bu getirmiş olduğumuz bu kanun teklifinde de maalesef ki eşitlik yok, maalesef insanlar ölümle yüz yüze bırakılıyor, insanların talepleri bir şekilde karşılanmıyor. Biz dolayısıyla şunu belirtmek istiyoruz ve ısrarla şunun üzerinde duruyoruz. Değerli Başkan, değerli üyeler; bakın, biz bu infazlara ve tutuklamalara kısa bir süre ara verelim. Bu toplumun beklentisi budur. Biz ara verelim, bu insanların bu tedirginlik hâlini ortadan kaldıralım. Bu insanların dayanışmaya girebilmeleri için bu insanları dayanışmaya çağıralım. Emin olun, kim olursa olsun bu dayanışmanın içerisinde yer alacak, yeter ki biz bu tehlikeli ortamı hep beraber ortadan kaldıralım. Bakın, bizim Halkların Demokratik Partisi olarak önerilerimiz var. Bizim grup sözcümüz biraz evvel anlattı, 2 tane maddeyle biz buradan çıkabiliriz. Derhâl 2 tane maddenin ihdasını yapalım, bütün tehlike altında, risk altında olan herkese bir şekilde tedbirle bu infazına ara verelim, tutukluysa tutukluluğa ara verelim ve toplumsal barışı, toplumsal ihtiyacı hemen karşılayalım. Bu nedenle biz bunun doğru olmadığını düşünüyoruz ve diğer maddelerde de yine düşüncelerimizi belirteceğiz.

Çok teşekkür ediyorum Başkanım.