| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2762) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 03 .04.2020 |
ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Şimdi, bu "220'nci madde" dediğimiz maddenin normalde, pratikte nasıl uygulanması lazım? Şöyle: İşte, sürekli bir suç işleme kararı olacak, 1'den fazla kişi yani en az 3 kişi olacak, suçun bir örgüt faaliyeti kapsamında işlenmesi durumunda ve orada örgüt içerisinde yer alanların da yine bir görev dağılımı olması koşuluyla bir örgüt varlığı kabul ediliyor, birden fazla suç işleme iradesi olduğunda özellikle, tek bir suçta değil. Usulünün böyle olması lazım yani doğru hukuki yaklaşım bu. "Bizde pratikte nasıl?" dediğimizde, pratikte böyle uygulanmıyor. Pratikte, genelde savcılar "Ben böyle açayım, takdiri mahkeme versin." diyor, mahkeme de "Ben böyle vereyim kararı, takdiri Yargıtay desin." onanıp gidiyor, çoğunda örgüt yokken örgüt gibi ceza veriyor. Buradaki örgütten kasıt terör örgütleri değil, suç örgütleri yani yağma örgütü kurabilir, uyuşturucu örgütü kurabilir vesaire falan gibi. Şimdi, böyle bütününe baktığınızda o kadar birbiriyle çelişen bir teklif hâline geliyor ki hem bu suçlardan suç işlemişleri ceza indirimi kapsamına alıyorsunuz teklif sahipleri olarak hem de 1'inci ve 2'nci madde, zaten en problemli olan yerler burası ki 220 delaletiyle gelip de buradan ceza alanlar da oluyor örgüt üyesi olmaktan, bunu da artırıyoruz. Hiçbir mantığı yok, sıfır yani burada sıfır bir hukuki mantık var, sıfır. Dolayısıyla şimdi, verilen karar iki yıldan altı yıla... Şimdi, bu sadece böyle de verilmiyor, iki yıldan altı yıla burada ya, bir de zaten bir suç işlendiği zaman o, örgüt faaliyeti kapsamında işlendiğinde üstüne 1 kat, 1 kat artırarak gidiyor yani devam eden maddelerde artırarak gidiyor. Hep söylüyorum ya, gelişigüzel, çok düşünmeden yapılan yasalarla üstünden zaman geçip yüzleşince "Ya, biz yanlış yaptık." diyorsunuz, değiştiriyorsunuz; bu da böyle bir şey. Eğer ki "Ya, biz bu tür suçlarda organize bir şekilde, organize suç örgütleri kurup da ceza alanlar bundan faydalanacak, böyle yaptığımızda da bu biraz daha böyle farklı mı algılanır kamuoyunda acaba?" gibi düşünüyorsanız öyle olmaz yani hukukçular olarak herkes bunu fark eder, Genel Kurulda da bu uzun uzun tartışılır. Dolayısıyla burada yer alan mantığın dışındaki en çarpıcı hususlardan biri. Bunun çıkartılması lazım.