KOMİSYON KONUŞMASI

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de bu konuda eleştiri yapan arkadaşların düşüncelerine aynen katılıyorum çünkü gerçek anlamda bazı sıkıntılarla karşılaşacağız. Mesela, sayalım, bir tanesi şu: Durumun şöyle bir fotoğrafını çektiğimiz zaman ortada bir hüküm olacak, kurulmuş ve kesinleşmiş bir hüküm olacak, bu hüküm neticesinde bir kişinin aranması olacak ki bu kişinin derdest edilmesi açısından. Şüphe edilen bir yer olması lazım yani bir alan olması lazım, mahalle olur, köy olur, ev olur. Arkasında, tabii, bu şüphe edilen yerle ilgili kolluk kuvveti ile mahkeme arasında bir bilgi akışının olması lazım yani yetkili olan mahkemeye bu konuda bir talep olması lazım "Şu yerde, şu mahallede ya da şu evde saklanıyor veya saklanma ihtimali vardır." diye bir bilgi akışı olması lazım yani süreçle ilgili, uygulamadan gelen şeylere bakıyoruz. Şimdi, burada hemen bizim karşımıza çıkabilecek olan anayasal bazı sakıncalar var ve aynı zamanda, ihlallerle biz karşı karşıya kalabiliriz. Mesela, bir tanesi, konut dokunulmazlığıdır. Şahsın ilgisi olmayan bir kişinin konut dokunulmazlığını ihlal suçuyla biz karşı karşıya kalabiliriz.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Abdullah Bey, siz 119'uncu maddeyi değerlendiriyorsunuz değil mi, bu maddeyi değil?

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Ben bir bütün olarak da değerlendirdiğim zaman böyle şeylerle karşı karşıya kalınabilir.

Bir diğer husus ise şu: Özel hayatın gizliliği vardır, onu ihlal etme durumuyla karşı karşıya kalabileceğiz yani bütün olarak değerlendirdiğimizde.

Bir de çok doğru olarak Zeynel Bey'in de biraz önce ifade ettiği gibi, arkadaşların da ifade ettiği gibi, bu sulh ceza hâkimlerinin uygulamalarını da göz önünde bulundurduğumuz zaman gerçek anlamda biz bu konuda çok şikâyetle karşı karşıya kalacağız, çok ciddi hak ihlalleriyle karşı karşıya geleceğiz. Tabii ki iyi niyetten bağımsız olarak bunları dile getiriyorum. Bu nedenle ben de bu konudaki sakıncaları dile getirmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.