KOMİSYON KONUŞMASI

ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Şimdi, ilk bölümde açıklarken, geçmiş maddelerde, buraya atıf yaparak izah ettim bir konuyu, bununla ilgili. Açıkçası Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizim bu teklifteki en sorunlu gördüğümüz maddelerden biri ve bunun çıkartılması konusunda çok ısrarcıyız, büyük bir sorumsuzluk olarak görüyoruz; hesaplanmadan, ortam, Türkiye'nin mevcut şartları düşünülmeden, hukuk sistemimiz bütün olarak değerlendirilmeden yapılan bir düzenleme. Biz cezaevlerindeki ağır suçlulara yer bulamıyoruz, indirimler getiriyoruz ki onları çıkartalım, basit suçlardan ceza alanların cezaevine gireceği bir düzenlemeyi de burada getiriyoruz. Efendim, herkes cezaevini görsünmüş, böyle bir mantık olur mu ya? Arkadaşlar, yapmayın Allah aşkına! Bunu kâğıt üstünde sanki her şey dört dörtlükmüş gibi konuşup da böyle bir teklif getiriyorsunuz. Benim bildiğim ,Türkiye'de 1 milyona yakın ceza dosyası var şu an yürüyen, Bakanlık yetkilileri burada, tam rakamı onlar versinler, benim bildiğim böyle, 1 milyona yakın.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - 850 bin civarı.

ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Şimdi söylüyorsunuz, 850 bin. Şimdi, bu kadar dosya içerisinde bunların yarısının mahkûmiyetle sonuçlandığını düşünseniz, ki istatistik de hemen hemen öyle gidiyor, şu mantıkla bize gelmeyin Allah aşkına ya, "Efendim, biz bunu böyle yapalım. E, nasıl olsa hâkim erteler, nasıl olsa hâkim denetimli serbestlikten yararlandırır." Ya, denetimli serbestlikten yararlanması için hükümden önce soruyor zaten sanığa, sanık bunu kabul ederse... Çoğu da, çoğu insan da diyor ki: "Kardeşim, ben suçsuzum, beraatimi istiyorum, aleyhe bir yorumda da bunu istemiyorum." Çünkü temyiz edemiyor, bilmem ne, öyle köşede kalsın istemiyor yani aklanmak istiyor. Dolayısıyla yüzde 50 mahkûmiyetin çıktığı istatistik olarak bir durum olduğunda 500 bin insanın yaklaşık mahkûm olacağını düşündüğümüzde bunların 400 bine yakını -emin olun- yani çok büyük bir kısmı normalde cezaevine girmeyecek, ilk suçuysa, mükerrer değilse, vesaire değilse cezaevine girmeyecektir. "Efendim, cezaevini biraz görsün." mantığıyla böyle bir şey getireceğiz. Yani hakikaten büyük bir akıl tutulması ya. Şu anda hele bir pandemi var, salgın hastalık var, bu yasa geçecek, iki ay sonra başlayacağız, bakın, Türkiye'nin birçok yerinden komşusuyla kavga eden, trafikte kavga eden, basit suç işleyenlerin birçoğunu tutacağız cezaevine girdireceğiz. "Sen ceza aldın, e, cezaevini gör. Hakkaniyet bunu gerektiriyor." Ya, Türkiye'nin yargıya ilişkin bu kadar köklü sorunu varken sanki her şey toz pembeymiş gibi böyle bir düzenleme getirmenin hiçbir mantığı yok, bunun muhakkak buradan çıkartılması lazım.