ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Sayın Başkan, son kez söz almak istedim. Kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum.

Tabii, çok hassas bir konu olduğunu ifade ettik, düşüncelerimizi ifade ettik. Burada, Genel Kurul aşamasında düzeltilmesi gereken hususların altını çizdik. Bunlara özenli davranılmasını, dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz bu fikirlerin.

Burada, bir konunun altını özellikle çizmek istiyorum. Türkiye eğer kendi Anayasa'sında yer alan hukuk devleti ilkesine, insan haklarına duyarlı bir devlet olduğu ilkesine sahip çıkacaksa çıkardığı yasalarla sahip çıkacak. Bunu da bizler sağlayacağız. Sağlık hakkı bir devletin en önemli yükümlülüğü. İnsan haklarının ilk maddesi de yaşam hakkıdır. Dolayısıyla burada yaşam hakkını önceleyecek içinde bulunduğumuz salgının, pandeminin önemi doğrultusunda mümkün mertebe tutuk incelemeleriyle ilgili bir yapıcı, akılcı bir çözümün Genel Kurul aşamasında bulunması gerektiğini düşünüyorum. Bu tasarı bu hâliyle yetersizdir, bunun kamu vicdanını tatmin edecek şekilde genişletilmesi taraftarıyız.

Şunun da özellikle bir kez daha altını çizmek istiyorum: Bizim amacımız, ana hedef ve kalıcı çözüm adil yargılanma hakkının tesisi olacaktır. Dolayısıyla bununla ilgili Türkiye'nin çok eksiği var, bunları tamamlamak lazım. Ceza indirimi veya af, bunlar konjonktürel çözümler. Asıl hedefin adil yargılanma hakkını tesis etmek olması lazım. Bu konuda, maalesef, geriye gittiğimiz de çok alan var. Mesela geçtiğimiz günlerde çıkartılan bir yönetmelik var, Cumhurbaşkanı kararıyla açıklanan. O yönetmelik burada çıkan kanunlardan neredeyse çok daha kapsamlı, adı yönetmelik olarak geçiyor. Orada Avukatlık Kanunu'nda birçok maddenin ihlal edildiğini, özellikle adil yargılanma hakkı kapsamında silahların eşitliği ilkesine darbe vuracak, avukatın müvekkiliyle olan yazışmalarının cezaevinde kontrolüne kadar, duruşma hazırlığının kontrolüne kadar, evraklarının kontrolüne kadar gidecek bir düzenleme çıktı. Mutlak bir hukuksuzluk, Türkiye'nin gerek cezaevindeki gerek mahkemelerdeki uygulamalarıyla silahların eşitliği ilkesine uygun davranması lazım. Bu konuda özellikle savunma bakımından, avukatlar açısından ciddi bir geriye gidiş var, bunun düzeltilmesi lazım.

Dolayısıyla önümüzdeki hafta, Genel Kurul aşamasına geldiğinde kapsamı doğrultusunda konuştuğumuz çerçevede genişletilmesi gerektiğini düşünüyorum. Önümüzdeki haftanın temel konusu da bu olmalı. Mümkün mertebe kamu vicdanını tatmin edecek ve bütün partilerin hassasiyetlerini ortak bir noktada eritecek bir çözümle bu işin altından çıkmak gerektiğini düşünüyorum.

Teşekkür ederim.