ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, bakın, Sayın Başkanım, ben baktım. Müsaade edin, size yardımcı olayım.

BAŞKAN - Hayır, ama, şöyle: Bir kere maddelerine geçilmeden önce bu önergeyi yapmanız lazım. Geçmişiz, dün oylamışız, geçmişiz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, geçemezsiniz ki. Hayır, bakın, İç Tüzük'e aykırı bir işlem yapıyorsunuz.

BAŞKAN - Ama geçmişiz. Şimdi, siz...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, İç Tüzük'e aykırı bir işlem yapıyorsunuz.

BAŞKAN - Birleştirilecek, doğrudan doğruya birleştirilecek teklif bulamamışız.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, İç Tüzük'e aykırı bir işlem yapıyorsunuz. Siz o araştırmayı yaptığınız zaman...

BAŞKAN - Evet.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - İsterseniz bütün kayıtları çıkarın ortaya.

Birleştirme talebi İç Tüzük'ün 38'inci maddesine göre talepler gelmeden yapılan bir işlemdir, daha önceki birleştirme işlemleri. Ancak siz bir işlem yaptınız, 23 Ocak itibarıyla bir işlem gerçekleştirdiniz; dediniz ki: "Bu 4 teklif Anayasa'nın 82'nci maddesine göre aykırılık hususları içerdiğinden Meclis Başkanlık Divanına geri iade edilecektir." İade edilmedi ama.

BAŞKAN - Diğeri. Tabii, onun iadesi için bizim karar almamız gerekiyor. Daha onu bir daha görüşeceğiz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ama, Başkanım, o zaman yeni bir durumla karşı karşıyayız. Bunlar şu anda bende şey var diyor...

BAŞKAN - Orada birleştirilenleri bir daha burada birleştiremiyoruz zaten.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir saniye.

Ya birleştireceksiniz ya da gündeminizden çıkaracaksınız.

BAŞKAN - Neyi? Birleştirilebilir...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, şey diyorum, açıyorum ben size: Bakın, Meclis... Ya, Sayın Başkan, yani...

BAŞKAN - Hayır, bakın, komisyonlar, 35'inci maddede... Okuyayım isterseniz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Evet, bakın.

BAŞKAN - "Mutlaka birleştirilir." demiyor; "Birbiriyle ilgili gördüklerini birleştirerek görüşebilirler." Yani "Mutlaka birleştirilir." demiyor, bir.

İkincisi: Görüşülmekte olan o kanunla ilgili birleştirilmiş olanları bir daha burada birleştiremeyiz. Siz onun dışındakileri kastediyorsanız...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Onun dışındaki bir şeyden söz etmiyorum Sayın Başkan, 35'i...

BAŞKAN - Onları burada birleştiremeyiz tekrar.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - 35'i daha önce nasıl uyguladığımızı biliyorum, ben biliyorum. Burada da daha önce sürekli İç Tüzük 35'e aykırı işlem yaptınız. Birbirleriyle ilişik olmayan tasarı ve teklifleri birleştirerek tasarı hâline getirdiniz burada. İç Tüzük 35 size bu yetkiyi vermiyor Sayın Başkan. Ancak, şimdi İç Tüzük 35'e uygun bir işlem yapmanız gerekiyor. Birbirleriyle doğrudan doğruya ilgili olanda da... Hatta maddeleri bile aynıdır. Bu teklifleri ya siz İç Tüzük'ün 38'inci maddesinin gereğini yaparsınız, iade edersiniz, ondan sonra rutin işleminizi devam ettirirsiniz ya da ikisi bizim portföyümüzde bulunduğu sürece siz bu işlemi yapamazsınız.

BAŞKAN - Biz, şimdi, 38...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - İç Tüzük 35 de, 38 de size bu yetkiyi vermiyor. Nasıl yok sayarsınız Sayın Başkan?

BAŞKAN - Yok saymıyoruz. 38'inci madde kapsamında...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - 38'inci madde çok açık.

BAŞKAN - Onu biz, o teklifi...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - 35 de çok açık. Bu işlemi ya... Bakın, niye göndermediğinizi biliyorum.

BAŞKAN - O teklifi karar verip göndereceğiz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Karar verin, önce karar verin, ondan sonra gönderin.

BAŞKAN - Göndereceğiz, inceletiyoruz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, bakın...

BAŞKAN - Rapor hazırlatıyoruz arkadaşlar.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, karar verip göndermeniz...

BAŞKAN - Ama rapor hazırlamamız lazım.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Karar verin, rapor hazırlayın tabii.

BAŞKAN - Hazırlatıyoruz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir hafta, on gündür neredesiniz?

BAŞKAN - Bir hafta değil, işte, geçen hafta, biliyorsunuz...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Niye bir hafta? On gün, tam on gündür neredesiniz?

BAŞKAN - Geçen hafta bunu gündemimize aldık arkadaşlar, yapmayın.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Aldınız, karar kıldık. Burada bu şekilde geçemezsiniz siz.

BAŞKAN - Karar kılmadık, karar kılacağız.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır efendim, siz geçemezsiniz bu durumda. Bizim çalışma portföyümüzde aynı, motamot ya.

BAŞKAN - Evet, evet.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teklif sahibi burada, iki teklifin sahibi burada Sayın Başkan, iki teklifin sahipleri burada. Birleştirmek durumunda...

BAŞKAN - Doğru. Şimdi...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ya da karar alacaksınız. İç Tüzük'e...

BAŞKAN - Karar alıp iade edeceğiz arkadaşlar.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sizi İç Tüzük'e uymaya davet ediyoruz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Teşekkür ederim. Ben de diyorum ki: İç Tüzük burada "Kesin olarak birleştirilir." demiyor, bir.

İkincisi: O, görüşülmekte olan, hâlen Komisyonumuzun gündeminde, karar alınıp iade edilecek ayrı bir tekliftir. Onunla ilgili görüşme hâlinde olduğumuz teklifi şu anda görüştüğümüz... Gündemimizde o yani, gündeme alınmış ve görüşülüyor. Bazı maddeler onunla ilgili diye biz burada birleştiremeyiz artı biz şimdi maddelere geçmişiz. Maddelere geçilmesi...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, eksik işlem yapıyorsunuz Başkan.

BAŞKAN - Eksik yapılabilir ama sonuçta İç Tüzük amir değil.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir saniye, nasıl eksik yapılabilir?

BAŞKAN - Yani, emredici değil.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Nasıl eksik yapılabilir ya Sayın Başkan?

BAŞKAN - Demiyor ki "Birleştirilmek zorunda..."

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Kanun eksik yapılamaz ya!

BAŞKAN - "Birleştirilerek görüşülür, birleştirilmezse görüşülemez." diyor mu?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Kanun eksik yapılamaz efendim.

BAŞKAN - Hayır, bakın "Birleştirilmeden görüşülemez..."

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - "Eksik yapılabilir." diyemezsiniz.

BAŞKAN - Hayır, o yetkiyi veriyor.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Kanun eksik yapılamaz.

BAŞKAN - Yapılamaz. Başkanlığa yetki veriyor.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Yetki vermiyor.

BAŞKAN - Ne diyor?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - 35 ne diyorsa açıkça uygulayacaksınız.

BAŞKAN - Aynen uyguluyorum. "Birbiriyle ilgili gördüklerini birleştirerek görüşebilir." Görüşmeye de bilir; dolayısıyla, görüşmüyoruz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ya, siz teklifle tasarıyı birbiriyle ilişkilendirdiniz, burada görüştünüz de motumotuna, aynı kelimelerle, aynı cümlelerle yazılmış kanun maddesini mi birbiriyle ilişkili görmüyorsunuz?

BAŞKAN - Görüyoruz ama birleştirmiyoruz. "Birleştirilebilir." diyor, "Birleştirilir de görüşülür." demiyor.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - O zaman 38'in hükmünü yerine getirin.

BAŞKAN - Onu yapacağız zaten, lütfen yani.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bu saydığımız esas numaralı teklifler niye bizim Komisyon gündeminden çıktı?

BAŞKAN - Hangileri?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - (2/2604), (2/2340), (2/2401), (2/2605). İşlemini gerçekleştirmek zorundasınız Sayın Başkan.

BAŞKAN - O, birleştirilen kanunla ilgili.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, bakın...

BAŞKAN - Sizin bu söyledikleriniz o gün birleştirilmiş.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Şuradan okuyorum ben size...

BAŞKAN - Hayır, o gün birleştirilmiş mi?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Birleştirmedik.

BAŞKAN - Olur mu, birleştirilerek görüşüldü onlar.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Birleştirdik ama İç Tüzük 38'e göre 23 Ocakta burada bir karar aldık bu tekliflere ilişkin olarak; siz iade etmediniz.

BAŞKAN - Karar almadık, karar alacağız. Biz burada incelenmesine... Dedik ki: "Bunları Anayasa'ya aykırılık yönünden Komisyon inceleyecek ve karar verecek."

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Peki, Anayasa'ya aykırılıkla ilgili inceleme yapacağınız hususların aynısını burada neye dayanarak bizimle görüşme yaptırıyorsunuz?

BAŞKAN - Aynısı değil canım, lütfen, aynısı değil.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Nedir?

BAŞKAN - Önemli, işte, orada Anayasa'ya aykırılık...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Aynı hususlar.

BAŞKAN - Bir dakika, lütfen...

Anayasa'nın 82'nci maddesine açık bir aykırılık gördüğümüz için...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - E, ne yaptınız?

BAŞKAN - Bu teklif değiştirilmiş, değiştirilerek geldi.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir saniye, Anayasa 82'ye göre açık bir ayrılık gördünüz, ne yaptınız Sayın Başkan?

BAŞKAN - Anayasa'ya aykırılık dolayısıyla rapor hazırlatıyoruz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir saniye, ne yaptınız?

BAŞKAN - Rapor hazırlatıyoruz, karar vereceğiz, iade edeceğiz yani Meclis Başkanlığına.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Peki...

BAŞKAN - Şimdi, o ayrı bir teklif...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Benzer mahiyetteki hükmü neye göre görüşüyorsunuz burada?

BAŞKAN - Şimdi, benzerlik, birçok maddesinin benziyor olması...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, İç Tüzük'e davet ediyoruz sizi bakın.

BAŞKAN - Bakın, gene aynısı olsaydı 82'nci maddeye...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - İç Tüzük'e davet ediyoruz sizi.

BAŞKAN - 82'nci maddeye aykırılık açık bir şekilde burada olsaydı bunu da aynı şekilde görüşmeyecektik.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, Sayın Başkan, niçin iade etmiyorsunuz biliyor musunuz?

BAŞKAN - Niye iade etmiyoruz? Edeceğiz, karar vermediğimiz için...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Usulü şudur: İade edildiği zaman bu teklif, gündemden çıkarıp Başkanlığa iade ettiğiniz zaman Meclis Başkanlığı Sayın Erdöl'ü çağıracak, "Sizin teklifiniz Anayasa'ya aykırıdır. Gidin, Anayasa'ya uygun teklif hazırlayın, getirin eğer düşünüyorsanız." diyecek.

BAŞKAN - Hayır, tam tersine, şöyle olacak...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Siz, bakın, bir saniye...

BAŞKAN - Bakın, Meclis Başkanlığı...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - İç Tüzük bunu yapar.

BAŞKAN - Bakın, ne biz ne Meclis Başkanlığı Anayasa'ya aykırılık yönünden kendisine iade edemez.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ne yapar?

BAŞKAN - Genel Kurula götürür. Genel Kuruldan karar alınacak Anayasa'ya aykırılık dolayısıyla, öyle gelecek buraya.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Diyelim ki Genel Kurula götürdü; sen burada nasıl görüşürsün aynı şeyi?

BAŞKAN - Aynı değil diyorum ben de.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Şimdi, kanunu arkadan dolandırmayın Sayın Başkan.

BAŞKAN - Ya, lütfen...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Burada, şimdi...

BAŞKAN - Sayın Zozani...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ya bizim yaptığımız düpedüz hile.

BAŞKAN - Şimdi, Sayın Zozani, biraz önce...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, paralel üniversite kuracağız diye düpedüz hile yapıyoruz.

BAŞKAN - Öyle değil.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Evet.

BAŞKAN - Neyse...

AYDIN AĞAN AYAYDIN (İstanbul) - Bir kez hile olsa ne olur ya!

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir kez olsa amenna diyeceğiz, bir kere değil ki.

BAŞKAN - Sayın Zozani, bir gün onu konuştuk.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Başkan, bakın...

BAŞKAN - Bakın, şunu söyleyeceğiz: Burada bu maddeyle ilgili endişeler...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Siz de izah edemiyorsunuz.

BAŞKAN - Bakın, bu maddenin önergeleri sizin endişelerinizi giderecek şekilde iki gündür tartışıldı, hazırlandı.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, bilmiyorum.

BAŞKAN - Bu konuda, dolayısıyla...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Burada bizimle paylaşılmış bir şey yok. Düzeltirsiniz, ondan sonra...

BAŞKAN - Henüz yok da, yani, açalım bir, ondan sonra paylaşalım.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ama her hâlükârda 38'i işletmek zorundasınız.

BAŞKAN - İşletiyoruz onu.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bunlar bizim gündemimizde olduğu sürece, Komisyonun gündeminde olduğu sürece yok sayamazsınız.

BAŞKAN - Başka görüşemeyiz, öyle mi?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Başka kanun getir, görüşelim.

BAŞKAN - İşte, bu kanun başka bir kanun.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - 3 tane alt komisyonumuz var, çalışalım.

BAŞKAN - Başka bir kanun bu.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, başka kanun bulmamıza gerek yok.

BAŞKAN - Hayır, bu kanun başka bir kanun, onu görüşüyoruz.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, şey var, paralel üniversite kuracaksınız diye... 3 tane alt komisyonumuz var, işlemiyor. 3 tane alt komisyonumuz var mı, yok mu? Niye çalışmıyoruz?

BAŞKAN - Bir senedir var, çalışır.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bakın, bankacılık düzenlemeyle ilgili alt komisyonumuz var mı?

BAŞKAN - Var.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Vergi Usul Yasası'yla ilgili alt komisyonumuz var mı?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Adil Bey, nereye varmak istiyorsunuz?

BAŞKAN - Ya, burada gündemimiz varken...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Var mı, yok mu? Gündemimizdir, bakın, gündemimiz...

BAŞKAN - Ama alt komisyona gönderilir.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bir yıldır, bir buçuk yıldır vergiyle ilgili düzenleme bekliyor. Alt komisyonunu kurmuşuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sen neyi sorguluyorsun Adil Bey?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Niye getirmiyorsunuz?

BAŞKAN - Lütfen yani, alt komisyon çalışmasına ben müdahale mi edeceğim "Niye çalışmıyorsunuz arkadaş, niye toplanmıyorsunuz?" diye.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bizim yeterince çalışma yükümüz var, biz boş değiliz, boş durmuyoruz, çalışalım diyoruz.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Zozani.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Ama Anayasa'ya aykırı iş yapmayalım diyorum.

BAŞKAN - Ben herhâlde izah ettim diye düşünüyorum, teşekkür ederim.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - İzah edemediniz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Yani, sizi tatmin etmek zorunda değilim.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - İç Tüzük'ü uygulayacaksınız, beni tatmin etmek gibi bir zorunluluğunuz yok ki.

BAŞKAN - İç Tüzük'ü uyguluyorum zaten.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Uygulayamıyorsunuz Sayın Başkan, vallahi uygulamıyorsunuz. Uygulayın diyorum ben de. (Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, uyguluyoruz. Dolayısıyla, İç Tüzük...

Maddelere geçildi.

1'inci maddeyi okutuyorum...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, ben de sözlerinize istinaden bir şey söylemek istiyorum.

BAŞKAN - Sayın Kuşoğlu, buyurun.

MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Başkan, Adil Bey'in söylediklerini dikkate almanız gerekiyor.

BAŞKAN - Aldım zaten, ben de izah ettim. İç Tüzük 35'e göre aykırı olmadığını söylüyorum ben de. Kim karar verecek buna? Başkanlık Divanı mı karar verecek?

Sayın Kuşoğlu, buyurun.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - O zaman oylayalım, öyle geçin Sayın Başkan.

BAŞKAN - Neyi? Maddelere geçilmesini mi?

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Maddelere geçilirken...

BAŞKAN - Oylandı dün, oylanmış, ben gündemime...

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, oylanmamış.

BAŞKAN - Arkadaşlar, tutanakları getireyim.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Tekriri müzakere yaptırıyor bize.

BAŞKAN - Siz yoktunuz herhâlde, onun için.

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Yok, ben sonuna kadar beraberdim.