| Komisyon Adı | : | MİLLİ SAVUNMA KOMİSYONU |
| Konu | : | Gaziantep Milletvekili Mehmet Sait Kirazoğlu ve 56 Milletvekilinin Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3002) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 06 .07.2020 |
POLAT ŞAROĞLU (Tunceli) - Sayın Başkanım, değerli Komisyon; 15 Temmuz hain darbe girişimi öncesinde 1612 sayılı YAŞ Kanunu'nun 2'nci maddesine göre Yüksek Askerî Şûra yapısı şu şekildeydi: "YAŞ üyeleri; Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Millî Savunma Bakanı, Kuvvet Komutanları, Ordu Komutanları, Jandarma Genel Komutanı, Donanma Komutanı ile Silahlı Kuvvetler kadrolarında bulunan orgeneral ve oramirallerdir." Bu yapıda 15 Şûra üyesinden 13'ü askerdi. 15 Temmuz darbe girişiminden sadece on gün sonra, 25 Temmuz 2016'da 669 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle kural değiştirildi: "YAŞ üyeleri; Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Başbakan Yardımcıları -5 kişi- Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı ve Millî Savunma Bakanı ile Kuvvet Komutanlarıdır." Bu yapıda da 10 hükûmet üyesine karşılık 5 asker oldu. 15 Temmuz 2018 tarihli Kararname'yle YAŞ'ın yapısı yeniden düzenlendi. Buna göre, YAŞ üyeleri; Cumhurbaşkanı yardımcıları, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı, Millî Eğitim Bakanı, Millî Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanları oldu. Cumhurbaşkanı ise gerekli gördüğü hâllerde toplantıya katılabilecekti. Yeni düzenlemeyle Cumhurbaşkanı dışında YAŞ'ta 7 hükûmet üyesi ve 4 asker üye hâline geldi. Terfileri belirleyen 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nun 49'uncu maddesi daha önce "Genelkurmay Başkanının teklifi ve Yüksek Askerî Şûra'nın üçte 2 çoğunluğunun kararı ile" şeklindeydi. 1 Aralık 2018 tarihinde kabul edilen 681 sayılı KHK'yle "Genelkurmay Başkanlığının görüşü alınarak Millî Savunma Bakanının teklifi üzerine Yüksek Askerî Şûranın üçte 2 çoğunluğunun kararı ile" olarak değiştirildi. Bu mantık Türk Silahlı Kuvvetlerindeki terfi sisteminin tek hâkiminin hükûmet olması demektir. Artık, Bakan teklif etmekte, diğer hükûmet üyeleri el kaldırmakta, askerler uygun bulmasa da terfi kararları alınmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin geleceğinde askerlikten anlamayan bakanların oyu önemli, kırk yıl asker üniforması giymiş orgeneralin görüşü önemsiz hâle gelmiştir. Askerler ne düşünürse düşünsün, ordunun teamülleri ne olursa olsun, hükûmet kendi istediği orduyu kuracak hâle gelmiştir. Örneğin, 2019 YAŞ toplantısı sadece bir buçuk saat sürmüştü. FETÖ'yle mücadelede öne çıkan Cihat Yaycı, Mehmet Yüzbaşıoğlu terfi edememiştir. "Afrin kahramanı" olarak tanıtılan İsmail Metin Temel'le çalışan Hakan Atınç, Mustafa Barut, Erdal Şener emekli edilmiştir. Kumpas davalarında hedef alınan Celalettin Bacanlı, Sırrı Yılmaz, Bülent Olcay, Berker Emre Tok, Cemalettin Bozdağ, Şafak Duruer gibi amiraller emekli edilmiştir. FETÖ ve PKK/PYD'yle mücadele sekteye uğratılmıştır. Ordunun geleceğinde askerler hiçe sayılmaktadır, "milli ordu" yerine "parti ordusu" yaratılmaktadır. Ordu siyasetin emrinde olmalıdır ancak siyasetin oyuncağı olmamalıdır. Dolayısıyla buna dönük düzenlemeler yapılarak, orduya siyaset sokulmasını engelleyecek, liyakati esas alacak Yüksek Askeri Şûra yapısı yeniden oluşturulmalıdır.
Teşekkür ederim.