| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Antalya Milletvekili İbrahim Aydın ve Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi ile 17 Milletvekilinin; Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/3113) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 06 .10.2020 |
NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Şimdi, sayın YÖK temsilcisini dinledik. Aslında, orada tanımlama yaparken "intern" diyorsunuz -ben de tıp hekimiyim- "intern" 6'ncı sınıf öğrencisidir. Tıp eğitimi baştan sona kadar uygulama ve teoriyle beraber işlenir. Yani, tıp eğitiminin temel bilimlerde bir tarzı var, orada da laboratuvara gidilir, sonra "staj" denilen, hasta buluşma hoca denetiminde devam edilir. Ve tıp eğitimi sadece öğrenciyle değil, şu anda "tıp fakültesi" dediğiniz yerlerde uzman da yetiştiriliyor.
Şimdi, bir taraftan sağlığı özelleştireceksiniz, bir taraftan sağlığı işletmeye dönüştüreceksiniz, bir apartmanın çatısına "tıp fakültesi" yazacaksınız, ve öğrencileri rastgele en baştan alacaksınız, sonra ÖSYM ona göre düzenleme yapacak, sonra herkes tıp fakültesi açmaya kalkışınca hastanesi olmayan yerlere diyeceksiniz: "Afiliasyon yap, özel hastanelerle anlaş." Anlaşınca işin içinden çıkamayacak ve kimileri bir taraftan işletme diye bakıp müşteri diye gittiğinde "Ya, bana niye öğrenci baksın, bana niye bu baksın?" dediğinde sorun çıkacak, bu sefer de değiştireceksiniz. Yani, bunu niye yapıyorsunuz? Bu ülkeye niye bu rezaleti çektiriyorsunuz? Sağlıkta dönüşüm diye geldiğiniz yere bakın. Ve şu anda ne oldu? Bununla yetinmiyor vakıf üniversiteleri 200 yataklı hastane yapıyor. Ya, yatakla olmuyor ki tıp eğitimi, ihtisas eğitimi olmuyor. Ve biz biliyoruz ki Türkiye de vakıf, tırnak içinde vakıf diye açılan üniversiteler ve hastaneler para için çalışıyor, hepimiz bunu çok iyi biliyoruz. Yani, devlet yararından, kamu yararından daha çok insanlar bir nevi isim değiştirerek ismiyle vakıf üniversitesi kurmuş. Burada nasıl uzmanlık eğitimi olacak? Nasıl tıp eğitimi olacak? Yatakla değil ki. Tıp eğitimi hepimizin kendi sağlığını teslim ettiğimiz bir kurum, bununla ilgili düzenlemeler yapılması lazım.
Bir diğeri, siz YÖK açısından değerlendiriyorsunuz, Sağlık Bakanlığında var mı, yok mu bilmiyorum ama şimdi, Sağlık Bakanlığı açısından da siz Türkiye'de şu anda istediğiniz yerde hastane açamazsınız.
YÖK ÜYESİ PROF. DR. METİN TOPCUOĞLU - Evet.
NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Bunu ben açıkçası da söyledim. Çeşitli kuralları var, nüfusa göre saptanmış bir yığın düzenleme var. Yani, bununla ilgili gittiğinizde ve siz, eğer o bölgede bir hastane varsa yeni bir hastane kuramazsınız ama bir ruhsat satın alabilirsiniz, kadro satın alabilirsiniz bununla yani, bunları söylerken ben utanıyorum yani kadro satın almak, ruhsat satın almak. Yani, insan sağlığından söz ediyoruz biz. Yani gerçekten işletmeye dönüştü, bir metaya dönüştü sağlık. Ve şimdi böyle olunca, vakıf üniversiteleri belki de şu anda açıktır, hastanesi yoktur veya açılacaktır. "Ya, ben hastane kuramıyorum Ankara'da, ben İstanbul'da kuramıyorum, tıp fakültesi açayım bundan yararlanayım, hastane açayım." Eğer yoksa da bununla ilgili düzenleme yapacak, yarın öbür gün tekrar arkadaşlarımız diyecek ki "Ya, tıp fakültesi var, tıp fakültesi varsa hastanesi olmadan olmaz." Ama aşmıştık bunu. Yani, şimdi, giderek işin içinden çıkılmaz bir hâle dönüştürüyorsunuz.
Bir diğeri, ya, dünyada bir inceleme yapalım ya. Türkiye 84 milyon nüfus diyoruz, kaç tane tıp fakültesi var ve şu anda sizin izin verdiğiniz kaç tane açılacak? Yazık, bu ülkeye yazık. Yani, neredeyse adım başı, her komşu ilde... Tıp fakültesi demek her şeyin en iyisini çözüyoruz, her şeyini yapıyoruz diye değil, hâlâ Türkiye aşı üretemiyor, hâlâ Türkiye'de bir yığın bilimsel sıkıntı var. Yani, bunu yapmayalım sınırlı tutalım ve düzenleme yapalım.
Bir diğeri, YÖK'ten geliyorsunuz, sabahleyin bilmiyorum burada mıydınız değil miydiniz? Geçen yıl, Türkiye'de ÖSYM sınavlarında 700 bininci olan... Ve tıp fakültesine girmek için 30 bine mi girmek lazım şu anda 40 bine mi?
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - 50 bin.
NECDET İPEKYÜZ (Batman) - 50 bine girmek lazım Özel Kıbrıs dâhil. Geçen yıl 700 bine giren, Ukrayna'ya gidiyor, Macaristan'a gidip kayıt yaptırıyor, şimdi sizin onayınızla Türkiye'deki özel tıp fakültelerine yerleşiyor. Yani, bu eşitlik ilkesi, bu şeyi nasıl izah edeceksiniz Türkiye'deki gençlere, Türkiye'de çaba harcayan velilere, okumak isteyen insanlara? Ya, bunu niye fırsata dönüştürüyorsunuz? Benim oğlum şu anda diş hekimliğinde okuyor, kendi arkadaşı birinci sınavı zor geçmişti, geçen yıl gidip kayıt yaptırdı, şimdi tıp fakültesinde okuyor ve buraya gelmiş. Yani, bunu kim kabul edecek? Ve sonra, işte "Hastanesi yok hastaneyle birleştirelim, yeri yok işletme yapalım." buradan bir an önce çıkmak lazım. Yani, sınırlama getirmek lazım. Sonra da Sayın Cumhurbaşkanının ve yetkililerin, işte " İlk 500'e giremiyoruz, şunu yapamıyoruz." demeye bir hakkımız yok. Artık her üniversiteyi açan, para kazandıran kurum neyse, "Diş hekimliği mi? Açalım. Para kazandıran kurum tıpsa açalım, para kazandıran kurum bilgisayarsa açalım." buna dönüşecek. Siz ülkenin gerçek ihtiyaçlarına dönük bir çalışma yürütmezseniz olmaz, apartman dairesinden tıp fakültesi olmaz, bir binanın altında tıp fakültesi hastanesi olmaz, olmaz. Yani, bunun düzeltilmesi lazım ama her açtığınız şey... Şimdi, bu onaylanacak, parmak biraz önce kalktığı gibi onaylanacak ama eminim bir dahaki döneme "Ya, hastane açamadılar süreyi uzatalım." Şimdi, burada süre de belli değil. Ne kadar süreli olacak, nasıl olacak bu da açıklanmamış. "Uzatalım süreyi, şu kolaylığı sağlayalım." ve Ekrem Bey gelip diyecek ki "Ya, vekilim, tıp fakültesine, hastaneye gitmeden doktor mu yetişir?" haklı ama bunu çıkartan sizsiniz, bunu yapan sizsiniz. Ya, yazık bu ülkeye yazık.
Teşekkür ediyorum.