AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Şimdi, kadına şiddet merkezli araştırmalar hep yapılıyor. İsmet Bey'e katılıyorum yani kadına değil insana şiddet bazlı yani sadece kadınlardan bu bilgileri almak yerine aileden almak, eşten almak, çocuklardan almak, böyle de bir çalışma yapılmasında fayda görüyorum. Çünkü mağdur olan kişileri bu mağduriyete iten birtakım sebepler de var. Bunda kendisinden de kaynaklanan birtakım sebeplerin ortaya çıkması çözümü kolaylaştıracaktır. Suçlunun sadece erkek olduğu, "Erkek bu şiddetten vazgeçerse şiddet olmaz." şeklindeki bir düşünce sağlıklı bir sonuç doğurmaz. İnsan şiddetten uzak olmalı, insanlar birbirleriyle geçinmeyi öğrenebilmeli; huzurun, mutluluğun yollarını bulabilmeli. Bunun anahtarını bilimle, kültürle, inançla elde edebilmeli. Bunun için sadece kadının değil, sadece erkeğin değil, herkesin bu noktada bir gayretinin, çabasının, sosyal dilimlerin, siyasi partilerin, devlet kurumlarının hepsinin bunda payı, katkısı olması gerekiyor.

Sabahleyin gelirken bir televizyon programında -dizi filmden esinlenerek bunu ifade ediyorum- bir uzman sabah programında kişiler telefonla arıyorlar, işte, eşleriyle geçimsizliğinin, kavgalarının, şiddetin sebeplerini o uzmana soruyorlar ve uzmanın cevapları benim çok hoşuma gitti gerçekten. Birçok vakada hanımın yanlış değerlendirdiğini örneklerle onu böyle anlattı, ikna etti. Eşleriyle huzurlu ortamı bulmalarının ipuçlarını ona verdi. Toplumun böyle bilgilendirmelerine kamu kuruluşlarının, bakanlığın, TRT'nin bu tarz programları yaygınlaştırarak katkısı olacağını düşünüyorum.

Hep araştırmalar tespite yönelik. Çözüme yönelik de bir çalışmanın, araştırmanın, bilimsel verinin ortaya çıkmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Biz hep "Ege'de ne kadar ulaşmış şiddet, doğuda nasıl düşmüş?" Ben bilmiyorum ama bu sonuca fazla katılamıyorum. Bu, aslında Ege'de, batıda, yine İsmet Bey'in bu göç tespiti haklı çünkü göçle insanlar yoksullaşıyorlar, iş bulamıyorlar ve o aile içi huzur... Bir de toplumsal duyarlılık kalkıyor yani sorumluluk kalkıyor. Yaptığı şiddetten, yaptığı eylemden dolayı onu ayıplayacak, kınayacak, utanacağı insan çevresinde kalmıyor. O akrabası, hemşehrisi, ailesi, komşusu, bu bağlar böyle gittiği için kişisel, bireysel düşünmeye başlıyor ve utanmıyor, yapıyor, vuruyor. Bunun sonuçlarını da o an için zaten düşünemiyor. Yani hem eğitim düzeyi hem psikolojisi bozuk vaziyette.

Bu anlamda, bu kurumların, kuruluşların bunun çözümüne yönelik araştırmalar yapması, "Eşiniz sizi dövüyor mu, dövme sebepleri nelerdir, nereden kaynaklandı bu?" veyahut da erkeğe "Evinde huzursuz musun, huzursuzluğunun sebebi ne?" anlamında daha bu hadisenin, bu sorunun ortaya çıkabileceği çeşitli sorularla da eğer bir bilimsel araştırma yapılırsa Komisyonun çalışmalarına da aslında katkıda bulunur diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.