KOMİSYON KONUŞMASI

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Meclis Başkanımız, Sayın Sayıştay Başkanımız, Sayın Kamu Başdenetçisi, Sayın Meclis Genel Sekterimiz ve diğer bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bütçelerimize eleştirilerimiz olacaktır tabii, ama şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.

Öncelikle, ben de -daha önce de söylendi- bu görüşmelerin başından sonuna kadar -bütçe görüşmeleri 83 milyonu ilgilendirdiği için- canlı yayınlanması gerektiğini ve aslında bu yönde de bir karar alınmasının, şeffaflık, hesap verebilirlik anlamında, halka ne yaptığımızı anlatma anlamında, en başta belki de buraya, Millet Meclisimize ve Plan ve Bütçe Komisyonuna düştüğü kanaatindeyim.

Sayın Başkan, eğer siz bizim tüm uyarılarımıza rağmen o kararı okutmamış olsaydınız Enis Berberoğlu bugün aramızda olabilirdi. Bence Anayasa Mahkemesinin kararına rağmen, hak ihlali kararına rağmen Sayın Berberoğlu'nun burada hâlâ olmuyor olması Meclisimizin ve Türkiye'de hukuk devletinin büyük ayıbıdır. Anayasa Mahkemesi kararlarının alt mahkemeler tarafından tanınmıyor olması da yine -dün de söylemiştim, bugün de- Türkiye'de hukuk güvencesi anlamında hepimizin üzerine düşünmesi gereken konudur; sizin bu konuda son açıklamalarınızı gördüm ama yetmez, daha net bir tavır takınmanızda fayda var diye düşünüyorum. Enis Berberoğlu'nu buraya getirmek, onun hakkını savunmak sadece Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun, sadece bizlerin değil, buradaki 600 milletvekilinin ortak sorumluluğudur ve başında bulunan Meclis Başkanının da bu konuda sorumluluğu vardır diye düşünüyorum.

Sayın Başkanım, yanımda bu dönem verdiğim sorulara gelen yanıtlardan birkaç örnek var, bunları biliyorsunuz. Mesela, ben sormuşum: Türkiye'de kaç kişinin sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında soruşturma açılmış, hangi işlemler yapılmış diye, Adalet Bakanı yanıt vermiş: "İfade özgürlüğünün ihlaline ilişkin olarak Anayasa Mahkemesince verilen kararlara şu, şu, şu adresten ulaşabilirsiniz." diyor. Benzer şekilde, yine Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısına sormuşuz: Cumhurbaşkanlığından illerde, ilçelerde belediyelere ne kadar destek veriliyor? Hangi belediyeye ne yardımı aktarılmış? Bunların listesini istemişiz. Bir paragraflık yanıt var: "İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun'un 6'ncı maddesinin (2)'nci fıkrasında yazılıdır. Belediyelerin taleplerine ilişkin genelge Strateji ve Bütçe Başkanlığının "web" sayfasında yayınlanmıştır." diye. Ben ne soruyorum, yanıt ne geliyor. Ben hepimiz adına soruyorum. Bunu bütün milletvekillerimiz yaşıyor. Bu konuya, bu soru önergelerine verilen yanıtlar konusuna mutlaka bir çekidüzen verilmesi gerekmektedir Sayın Başkan.

Türkiye Büyük Millet Meclisinde çalışan tüm kadrolara ben buradan bir kere teşekkür ediyorum. Onların aralarında 4/A, 4/C, 4/D, neyse, bir dengesizlik var; aynı işi yapıyor, maaşları arasında, özlük hakları arasında farklılık var. Bunun düzeltilmesi konusunda hepimize görev düşmekte Sayın Başkanım. Bizlerin birlikte çalıştığı danışmanlarımızın özlük hakları konusunda, en azından kıdem tazminatları ya da burada çalıştıkları sürenin kıdemlerine yansıması konusunda düzenlemelere ihtiyaç var. Her yıl söylüyoruz, bir türlü bu konuyu çözebilmiş gözükmüyoruz. Bunu artık bu yıl düzeltmemiz gerekiyor.

Sayın Sayıştay Başkanımıza ve onun şahsında Sayıştay çalışanlarına teşekkür ediyorum. Doğrudur, onların hazırladığı raporlarla -ki kuşa dönmüş raporlar bunlar- biz kamu kurumlarına "Siz niye böyle yaptınız?" diye sorma hakkını bulabiliyoruz ancak yeterli değil bu raporlar. Aslına bakarsanız, bunun kanununda "Zamanında ve yeterli raporların sunulması lazım." diyor. Tabii ki Sayıştayın birçok yetkisi tırpanlandı Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı döneminde ama yine de mevcut raporlar dahi, bizim birçok konuda kamu kurumlarına "Siz niye bunu yaptınız?" diye hesap sormamıza imkân tanıyor. Keşke, dediğim gibi, kamu-özel işbirliği projelerine, yap-işlet-devret projelerine ilişkin yeterli bilgiyi Sayıştay çalışanlarımız alabilse, bizim adımıza bu soruları sorabilseler.

Sayın Meclis Başkanımız, Türkiye'nin -tabii ki başka bir gündemin, daha doğrusu başka bir bakanlığın gündemi ama- dış politikasında bir yalnızlaşma var, bunu tartışacak değilim ancak şunu söyleyeceğim: Bu yalnızlaşmanın aşılması, dış politikada karşı karşıya kaldığımız sorunlarla baş edebilmemiz için parlamenter diplomasi önemli bir aktördür. Doğrudur, komisyonlarımız var, yurt dışına gidiyoruz geliyoruz ama şu eksikliği ben yurt dışındaki komisyonlarda görev yapan bir milletvekili olarak görüyorum: Daha fazla lobi faaliyetine ve bunun öyle, kurumlara para vererek değil, bizler tarafından yani Türkiye'yi bilen, Türkiye'nin sorunlarını bilen, burada kendi aramızda bunu tartışan milletvekilleri tarafından Avrupa'da, Amerika'da ve dünyanın diğer bölgelerinde anlatılmasına mutlak suretle ihtiyaç var, bunu yapabiliriz ama bunun iyi planlanması lazım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen son sözlerinizi alalım efendim.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Dışarıya lobi parası vesairesi verilir ama bununla, inanın, burada bizlerin anlatabileceği, iktidarıyla muhalefetiyle anlatabileceği şey karşılanamaz diye düşünüyorum.

Sayın Meclis Başkanımız, doğrudur, RTÜK üyelerini biz seçiyoruz ama bizim bu seçtiğimiz üyeleri, altı yıl için göreve gönderdiğimiz üyeleri denetleyebilmemiz lazım, çünkü öyle kararlar alıyor ki RTÜK, öyle yasaklama kararları alıyor ki, diyeceksiniz ki "Bugün Halk TV, Tele 1'dir, yarın başka kanaldır." ama bunların sorgulanması lazım. RTÜK üyelerinin -öğreniyoruz- Başkanının dahi birden fazla yerde üyelikleri olabiliyor. Bunların üyelikten çıkarılmasını aslında bizim sağlayabilmemiz lazım çünkü biz seçiyoruz, Meclis seçiyor.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Sayın Çakırözer, lütfen tamamlayın.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Tabii Sayın Başkanım, bitiriyorum.

Bu konuda belki de bir kanun düzenlemesine ihtiyaç var. RTÜK'ün denetlenmesi ve gerekirse üyeliğin geri alınmasında Millet Meclisinin bu yetkiye sahip olması lazım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Teşekkür ediyorum.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Son olarak...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen, bitirelim.

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Tabii.

Son olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının ve Millet Meclisinin aslında burada kanun yapması birincil vazifesi ama kanunla düzenlenmesi gereken konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenleme yapılması, daha sonra bunun sorunlar yaratması her gün neredeyse bizim sık sık karşılaştığımız bir konu. Bu konuda da Meclis Başkanlığının inisiyatif alması gerekir.

Son sözüm olarak da Sayın Şeref Malkoç'un konuşmasında burada değildim ama sunumunu okudum az önce ayrıntılı olarak. Doğrudur, çok faaliyetleri var, çok başvuru var ama vatandaşların "Ya, Allah razı olsun, Kamu Denetçiliği Kurumu şu konuyu çözdü." dediği, en azından, basına yansıyan bir konu yok. Son dönemde gelen başvuruların ağırlıklı bölümü bankalardan şikâyet, onu görüyorum ama Türkiye'de insanların adalet konusunda, en büyük sıkıntının adalet olduğu bir dönemde kamu denetçiliği kurumunun milletin sıkıntılarına daha fazla aktif yanıtlar vermesini biz bekliyoruz. Bu konudaki bu talebin ya da bu beklentinin tam karşılandığı konusunda benim şahsen vicdanım rahat değil.

Çok teşekkür ediyorum, bütçelerin hayırlı olmasını diliyorum.