| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Kültür ve Turizm Bakanlığı b) Radyo ve Televizyon Üst Kurulu c) Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü ç) Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü d) Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı e) Vakıflar Genel Müdürlüğü f) Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı g) Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ğ) Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu h) Atatürk Araştırma Merkezi ı) Atatürk Kültür Merkezi i) Türk Dil Kurumu j) Türk Tarih Kurumu k) Kapadokya Alan Başkanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 02 .11.2020 |
ULAŞ KARASU (Sivas) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, değerli milletvekilleri, bürokratlarımız ve basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
İzmir depreminde kaybettiğimiz tüm canlara Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Hepimizin bildiği gibi turizm ülkemizin yıllarca en fazla gelir beklediği kalemlerin başında geldi ve gelmeye de devam ediyor. Ancak "turizm" dediğimizde sadece denizi, kumu, güneşi ve tarihî yapıları düşünürsek hata etmiş oluruz. Turizmin en önemli sacayağı güvenlik, özgürlük ve demokrasidir. Yani turizm belki de hak ve özgürlüklerle en fazla bağı bulunan gelir kalemlerinin başında gelmektedir. O nedenle Türkiye turizmini konuşurken sadece turizmi değil, birçok noktayı da hesaplamak gerekiyor. Bugün iç ve dış politikadaki tutum tamamen turizme de yansımakta, dünyanın birçok ülkesiyle yaşanılan siyasi gerilimlerin turizmi etkilediğini de görmemiz gerekiyor. Aynı zamanda Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde Türkiye 128 ülke içinde 107'nci sırada. Güven teşkil etmeyen bir ülkeye turist ve yatırımcının gelmesi beklenemez. Sayın Bakanım, siz de aynı zamanda bir iş adamısınız. Gidip bizimle aynı puana sahip olan Nijerya'ya, Angola'ya yatırım yapar mısınız?
Sayın Bakanım sunumunda "Mavi bayraklı plaj konusunda dünya lideri olmak için mücadele ediyoruz." dedi. Ülkemizin en önemli turizm alanlarından biri olan Muğla'nın yüzde 59'u maden ruhsatlıyken, Aydın'da jeotermal santrallerle bölgenin havası, suyu kirletiliyorken nasıl dünya birincisi olacağız? TEMA Vakfı temmuz ayında Muğla'yla ilgili rapor hazırladı: 1.449 maden ruhsatına bölünen Muğla'nın yüzde 59'u ruhsatlandırılmış durumda. Raporda "Mevcut ruhsat sahaları, hayata geçerse Muğla'nın toprağı, suyu, doğal varlıkları yöre insanının sağlığı, tarıma ve turizme dayalı ekonomisi telafisi imkânsız zararlar görecek." denildi.
İstanbul'dan sonra en çok turistin geldiği Antalya ilimizde 56 tane imam-hatip lisesi, 9 tane turizm otelcilik lisesi bulunmakta. Bu anlayışla çalışanlarımızın eğitimini sağlamadan, kalifiye elaman yetiştirmeden, işleyen bir sistem kurmadan turizmde ileri gitmemizi bekleyemeyiz. Şimdi, tüm bunlar olurken turizmin gelişmesini nasıl bekleriz?
Sayın Bakanım, sizin Bakanlığını yaptığınız ve turizmin en önemli noktaları olan bu bölgelerin ranta kurban edilmesine karşı ne düşünüyorsunuz?
Bu yıl maalesef pandemi nedeniyle tüm dünyada oluğu gibi ülkemizde de turizm namına bir şey yaşanmadı. Son aylarda ufak hareketlenmeler olsa da sektörün önümüzdeki yıl dahi toparlanması zor görünüyor. Yine burada da sadece turizmle alakalı olmayan bir konu, coronavirüs rakamları. İnsanların artık Sağlık Bakanlığının açıkladığı rakamlara güveni kalmadı. "Yeni normal" dediğimiz sürecin başında hatırlarsanız İngiltere Türkiye'yi güvenli destinasyonlardan biri ilan etmişti. Bu da sektörü bir nebze olsun hareketlendirmişti. Ancak sonra ne oldu? İngiltere, Bakanlığımızın verilerindeki şüphe nedeniyle bu kararı geri aldı. O dönem İngiltere Ulaştırma Bakanı aynen şu ifadeleri kullandı: "Türkiye'yi listeden çıkarıyoruz çünkü Türkiye'nin Sağlık Bakanlığı, Covid-19 vakalarını Dünya Sağlık Örgütü ve Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi gibi uluslararası örgütlerin tanımından farklı şekilde tanımlıyor. Bu nedenle ülkeyle ilgili risk değerlendirmelerimizi güncelledik." Bugün pandemi rakamları, gizlenmesine rağmen yine yüksek seviyelerde. Peki, bundan birkaç ay sonra gerçekten ülkemizde coronavirüs bitme noktasına gelse, biz "Ülkemiz artık güvende." desek, insanların buna inanabileceğini düşünüyor muyuz?
Yine başka bir önemli nokta: Sektör temsilcilerine ve çalışanlarına verilmesi gereken destek. Turizm sektöründe 1 milyondan fazla insan çalışıyor; zaten mevsimsel olarak iş yapan sektör, bir de pandemi nedeniyle yaşananlardan sonra işletmeciler ve çalışanlar daha zor duruma düştü. En son turizm sektörüne verdiğiniz KGF'lerin faiz oranı 14,5. Bu faizlerle 2020 sezonunda iş yapamayan, 2021 yılında ne olacağı belli olmayan bir sektör nasıl ayakta kalacak?
Bugün bir tiyatro sanatçısı arkadaşım aradı; çok zor durumda olduklarını, dayanışma içinde yaşamaya çalıştıklarını, bu sürede hiçbir destek alamadıklarını ifade etti. Hasta olduğunu ve doktora gidecek durumu dahi olmadığını ifade etti. Sanatçılarımıza bu şekilde mi sahip çıkacağız?
2 tane de soru sormak istiyorum Sayın Bakanım: Her sene 5-6 bin arkeoloji ve sanat tarihi mezunu veriyoruz, şu anda 35 bin arkadaşımız atama bekliyor. Bakanlığınızın bu konuda herhangi bir çalışması var mıdır?
İkinci sorum: UNESCO tarafından ülkemizde koruma altına alınan ilk eser olmaz özelliğini taşıyan Divriği Ulu Camisi'nde 2016 yılında restorasyon çalışması başlatılmıştır. Bu restorasyon çalışmasının bitim tarihi hangi yıl olacaktır?
Teşekkür ediyorum.