| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281 ) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a)Tarım ve Orman Bakanlığı b)Orman Genel Müdürlüğü c)Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ç)Meteoroloji Genel Müdürlüğü d)Türkiye Su Enstitüsü e)Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 05 .11.2020 |
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Niye beş dakika Başkanım, niye? Muhalefete on beşer dakika veriyoruz.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Doğru söylüyor, doğru söylüyor.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Muhalefete torpil yapıyorum.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Her konuda onlar bir avantaj elde ediyor, böyle bir şey olur mu?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Doğru söylüyor Başkanım, ona da yirmi dakika verin.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yani burada ne söylemeye çalışıyorum: Her şey sizin lehinize yazıyor burada.
Değerli Bakanım, şahsınızda bütün heyete saygı sunuyorum; hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Şimdi, efendim, çok asude bir iklim var; çok sessiz, sakin giden bir görüşme serencamı oldu; hakikaten de verimli de oldu, başta Bakan Beyin sunumu, sonrasında da arkadaşlarımız aktarımından istifade ettik. Ancak her gün olduğu gibi, her vakit muhalefetin yaptığı gibi yine kafa karıştırmaya dönük birtakım konuşmalar yapıldı. Özellikle, keşke Abdüllatif Bey burada olsaydı, karşılıklı konuşsaydık çok daha iyi olacaktı.
Efendim, bir şey söyleniyor burada: "Efendim, rakamları yanlış söylüyorsunuz, rakamları abartılı veriyorsunuz." Arkadaş, bunu söyleyen adam, bunu söyleyen kimse, o rakamları karşılıklı olarak, karşılaştırmalı olarak "Şu doğru, şu yanlış." der. Böyle ezbere konuşmayacağız. İşte bu, kafa karıştırmaya dönüktür, sahici bir duruş değildir ve en azından şuradaki heyete karşı nezaketsizliktir diye düşünüyorum. Bunu hep yapıyoruz. Sayın Bakan ezbere konuşmuyor, devletin rakamlarıyla konuşuyor. Şunu da düşünelim arkadaşlar, şunu da söyleyelim...
CAVİT ARI (Antalya) - Burada, burada.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Oradan çıkarır rakamları koyarsınız, "Rakamlar abartılı." diyemezsiniz, çıkarır koyarsınız, yok öyle bir şey. Her seferinde aynı şeyi yapıyorsunuz siz, bunu yapmayın.
Kaldı ki arkadaşlar rakama gerek yok, bakın, ben buraya gelirken sahadan bilgi alarak geliyorum. Tarım sektörüyle ilintili olan kesimlerle konuşuyoruz. "Efendim, Tarım Bakanlığımızın bütçesi görüşülecek, bir talebiniz var mı? Ne söylememi istersiniz?" Buraya ezbere gelmiyoruz. İşte bakın, mesela ben Erzurum'da 2 ziraat odası başkanımızla sabahleyin görüştüm: "Var mı bir sıkıntınız, var mı bir talebiniz?" dedim. Bakın, bana gelen bilgileri paylaşayım arkadaşlar.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Hele bir "Var." desin.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Neyi "Hele bir 'Var.' desin" ya, ne var ya? Ne yapmışız biz? Bu, sizin belediyelerinizde ortaya koyduğunuz yapının dışa vurumudur. "Biz olursak böyle yaparız." diyorsunuz. Biz ne yapmışız? Bütün zemin en demokratik vasat üzere yürüyor. Elhamdülillah, on sekiz yıldır böyle olduğu içindir ki bereket geliyor, böyle olduğu içindir ki insanlarımız bize yöneliyor.
Bakın, Değerli Bakanım, elbette ki talepler de var ama ziraat odası başkanlarımız teşekkür ediyorlar, yapılanlara minnettarlar. Her ay ziraat odası başkanlarımızın toplantılarına katılıyorum. Ara ara sıkıntılı zamanların olduğu yok mu? Var elbette ama son zamanlarda, özellikle hayvancılıkta geldiğimiz nokta çok ferahlatıcı, iç açıcı bir vasatı ortaya koyuyor.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Bu da...
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Kardeş ben konuşayım, sonra siz şey yapın, oradan öyle ezbere konuşmayın. Bakın ben belgeyle, ziraat odası başkanlarıyla konuşuyorum.
CAVİT ARI (Antalya) - Bizim de elimizde belge var.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Söylersiniz onları.
Şimdi, efendim, bu sözleşmeli besicilikten dolayı size bir minnettarlık, bir teşekkür var, bunu bilin.
Tarım ve hayvancılık öyle bir hâl aldı ki arkadaşlar, daha önce insanlar toprağına küskün hâle gelmişti, insanlar tohumla barışık değildi. Hatta ve hatta insanların vatana karşı, vatan kavramına karşı serzenişleri vardı. O zamanlardan buraya geldik biz. Şimdi biz tohumu mübarek bilen bir yapıyız, siyasi anlayışız. Biz toprağı bütün bir cihan kabul ediyoruz ve oraya yönelirken oradan bereket gelir diye düşünüyoruz, öyle de oluyor elhamdülillah. Vatan dediğimizde şehitlerimizi hatırlıyoruz, dolayısıyla yaptığımız hizmetleri ona göre hatırlıyoruz. Yaptık, bunun içindir ki işte teşekkürler geliyor, takdir hisleri geliyor.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Aydemir, son bir dakikanız, toparlayalım lütfen.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bakın söylüyorum ben burada, bir başka ziraat odası başkanımız "Hiçbir talebimiz yok, sadece projeler yaptık, projeleri Sayın Bakanımızla bir paylaşırsanız çok memnun oluruz." şeklinde... Ya eskiden ziraat odası başkanının aklına proje gelmezdi. Tarım sektöründe insanlar bilimsel bir veri konuşmayı düşünemezlerdi bile ya. Bizimle beraber hayat buldu bu arkadaşlar, AK PARTİ'yle beraber bunlar vücut buldu. Ben biliyorum ki ziraat profesörleri bile bu işlerin çok çok uzağındaydılar, birçok ziraat profesörü.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Şeker fabrikalarını...
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sizin yaptığınızın hepsini ben biliyorum, her bakanlıkta bunu yapıyorlar. Ne yapıyorlar? Ezbere konuşuyorlar. Halktan kopuk oldukları için de yöneldikleri zaman -amiyane ifadesiyle- halktan demokrasi tokadı yiyorlar. Bunu yapmayın arkadaşlar.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Erzurum Şeker Fabrikası...
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Erzurum Şeker Fabrikası özelleşti, çok velut, çok üretken bir hâle geldi. Ezbere konuşma, ben onları da biliyorum, onun savunmasını ben yapmışım. Oralardan fevkalade müspet sonuçlar geliyor ve gayet verimli bir hâl var. (Gürültüler)
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Lütfen dinler misin bir saniye, dinleyin lütfen ya.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Değerli Bakanım, bunlar ezberler üzerine yürüyen bir ekip. Sürekli, biteviye ezber dillendiriliyor. Elbette ki -biraz önce başlarken söyledim- istifade ettiklerimiz de var. Sevgili Erol Hocam, konuşmanızdan gayet istifade ettik.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Aydemir, lütfen süreniz bitmek üzere, tamamlayalım.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Bir beş dakika daha verin Başkanım, eşitlik yok mu?
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Eyvallah.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Tanal, yangına körükle gitmeyelim.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Efendim, Erhan Bey iyi şeyler söyledi, ona da teşekkür ediyoruz.
Değerli Bakanım, biz özellikle Erzurum için birtakım taleplerde bulunmuştuk bu ihtisas organize sanayi bölgesi, hayvancılık için, bunları not düşmüştük; bunları takip ediyoruz. Tarım kampüsü... Mesela, bizim Erzurum'da Tarım İl Müdürlüğü çok dar bir alanda hizmet veriyor ve sıkıntılı bir şeyi var. Çok da kaliteli bir ekibimiz var -elhamdülillah- ama buna dönük bir gayretinizi bekliyoruz. Mesela, hipodrom talebimiz vardı bizim.
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Aydemir, son sözlerinizi alalım.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Paşam, hemen bitiriyorum, cansın.
Şimdi, Abdüllatif Bey nüfustan bahsetti, efendim "66 milyondu da 83 milyona geldi." Niye nüfusun külfet hâlini yeri geldiğinde dile getiriyorsunuz? Kaldı ki sizin parti politikanız nüfus artmasının üzerine bir politika. Biz ne yapıyoruz? Daha da artsın, Allah'ın izniyle nüfusumuzla bereket gelir diyoruz. Her sahada da nüfusumuzu özellikle istihdam açarak, istihdam alanları geliştirerek çok rantabl bir hâlde yönetiyoruz. Dolayısıyla...
OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Aydemir, çok teşekkür ederim.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, Paşam, canını yerim ya bu kadar...
Sonuçta şunu söyleyeyim Değerli Bakanım: Verdiğiniz, aktardığınız veriler sahici veriler, hakiki veriler, eyvallah ama şu da bir vakıa: Dahasını, dahasını istiyoruz. Tarımda çok daha ileri gideceğiz inşallah. Ekibinizin çok yetkin, çok velut olduğunu biliyorum, Bakan Yardımcılarımız öyle, Genel Müdürlerimiz öyle ve şu son iki yıldaki tecrübenizle beraber ilerleyen zaman içerisinde özellikle CHP'lilere parmak ısırtacağınız icraatlarınızı göreceğiz inşallah.
Allah yardımcınız olsun, başarılar diliyorum. Bütçeniz de hayırlı uğurlu olsun.