HASAN KALYONCU (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım, kıymetli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Covid-19 salgınıyla tarımsal üretimin ne kadar önemli olduğunu bu süreçte anlamış bulunuyoruz. Sayın Bakanımız pandemi sürecinde gıda arzıyla ilgili hiçbir sıkıntı yaşamadığımızı belirttiler, kendilerine teşekkürlerimi iletiyorum. Tarımsal desteklere ayrılan bütçede bazı kalemlerde değişiklik var ama geçen seneyle aynı seviyede kaldığı görünmektedir.

Pandemi sürecinde, önemlerini bir kez daha anladığımız çiftçilerimize desteğin imkânlar dâhilinde artırılmasının yararlı olacağı kanaatindeyiz. Sebze ve meyve fiyatlarındaki dönemsel dalgalanmaların önlenmesi amacıyla başlatılan sera yatırımlarına ağırlık verilmektedir. Ancak, büyük çaplı seralar, ürettikleri ürünleri öncelikli olarak ihraç ettikleri için iç piyasada fiyatların düşmesi için istenilen katkıyı sağlayamamaktadır. Hal Yasası'nda yapılması gereken değişiklikler hakkında henüz somut adımlar atılamamıştır. Bunun da öncelikler arasına alınmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz.

Perakendeciliği düzenleyen yasal düzenlemelerin yapılamamasından dolayı market zincirleri, fiyatları istedikleri gibi belirlemekte ve üreticinin ucuza sattığı ürün tüketiciye pahalıya satılmaktadır. Hem tüketicinin hem üreticinin korunması için bir an önce önlem alınması gerektiği kanaatindeyiz.

Diğer bir husus da, hazine arazilerinin tarıma açılmasıdır. Bu çalışmayı olumlu bulmakla birlikte, sıkı bir denetim mekanizmasının oluşturulması gerekmektedir. Ne kadar arazinin tarıma açıldığının ve tarımsal üretime ne kadar katkı yapacağı konusunun kamuoyuyla paylaşılması gerekmektedir.

Türkiye Su Enstitüsüne, bu yıl 4,2 milyon TL bütçe ayrılmıştır, tanımlanan görev, zaten birçok görevi DSİ ve Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilmektedir. Bu kurum asli amacına geri döndürülmeli veya kapatılmalıdır. Ayrıca, pasif olduğunu düşündüğümüz bu kurumun bütçesinin çiftçiye ayrılandan daha fazla olması da uygun görünmemektedir. Yıllardır söylüyorum, bugün de tekrarlıyorum ülkemizin millî bir su kanununa ihtiyacı vardır ve bir an önce gerekli çalışma yapılıp çıkarılması gerekmektedir. Bu kanun hazırlanırken iklim değişikliği verileri de göz önünde tutularak hazırlanmalıdır. Türkiye'de meydana gelen tsunami felaketlerinin de sigorta kapsamına alınmalı ve bununla ilgili önlemler paketi oluşturulmalıdır. İzmir'de yaşadığımız deprem sonrasında bir kez daha gördük ki ülkemizde daha önce yaşanmayan doğal afetlerin oluşabilmesi riski vardır. Ayrıca, iklim değişikliği de dikkate alınarak, hortumlar gibi felaketlerin de diğer olası felaketlerin de sigorta kapsamı altında değerlendirilmesi gerekmektedir.

Ülkemizde istilacı türler ve farklı tipte patojenler görünmeye başlamıştır. Bir an önce istilacı tür ve patojenlerle mücadele eylem planı uygulamaya konulmalıdır.

Yine, iklimsel değişimler çerçevesinde, tarım ürün desen değişimlerinin planlamalarının uygulamaya hızlı bir şekilde alınması gerekmektedir.

Akarsularda yapılan ıslah çalışmalarında, dere kenarında yapılan duvarlar yaban hayatının suya erişimini engellemektedir. Bir an önce suya ulaşabilecekleri alanların oluşturulması gerekmektedir.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen son sözünüzü alalım.

HASAN KALYONCU (İzmir) - Ayrıca, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından desteklenen projelerin, yürütülen AR-GE çalışmalarının titizlikle denetlenmesi gerekmektedir. Bu projelerin ülke tarım politikalarına yön verecek ve Türk tarımını ileri seviyelere taşıyacak durumda olması gerekmektedir.