| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281 ) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı b) Mesleki Yeterlilik Kurumu c) Devlet Personel Başkanlığı d)Sosyal Güvenlik Kurumu e)Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 06 .11.2020 |
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakan, Bakanlığın değerli çalışanları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, gerçekten devletin, Anayasa'nın en temel tanımı olan demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti tanımı içerisinde yer alan sosyal devletin realize edilebilmesinde devlet kurumları içerisinde en hayati önemi haiz bir kurumun, bir kamu idaresinin başında görev alıyorsunuz, görev aldınız. Tabii, sizin kurumunuzun başarısı halkın, bireyin, toplumun huzuru, refahı, sağlıklı, mutlu bireyler olarak onurlu bir yaşam adına çok önemli, hayati önemde olduğunu düşünüyorum.
Sayın Bakan, bu öneme istinaden birkaç konuya değinmek istiyorum ben de.
Bir kere, öncelikle bize takdim ettiğiniz sunum kitapçığınız, aslında fotokopiniz, bize, sizin konuşmanızın yarısında, neredeyse sonuna gelecektiniz, zaten olsa da takip etme şansımız yoktu kolay kolay çünkü her şeyi içerisinde rakamlarla boğmaya çalışmışsınız. Ki aslında bizim sizden beklediğimiz: Birincisi, 2019 yılı kesin hesabı üzerine geçmişe dair yaptığınız iş ve işlemleri bize derli toplu sunabilmeniz ve 2021 yılında, önümüzdeki yıl ne yapmayı düşünüyorsunuz, ne hedefiniz var, bunları duyabilmek. Ki biz burada, bu toplantıyı, bu Komisyon görüşmemizi sizin bir brifing vermeniz için değil, Bakanlığın bütçesini -her hâlükârda burada onaylanacaktır ama- görmek, faaliyetlerini görmek, bütçe ve faaliyet arasındaki ilişkiler üzerinden milletin vekilleri olarak, bizlere de verdiği bir görevin gereği olarak toplumun ihtiyaçlarını kendi süzgecimizden geçirerek, bütçeyle örtüştürerek size önerilerde bulunmak, çalışmalarınıza yardımcı olmak, katkıda bulunmak. Yoksa ondan öte bir amacımız da yok burada. Onun için, daha verimli olabilmek adına, daha nitelikli bir görüşme ortamı ve daha nitelikli bir sunum hazırlığı içinde olmanızı, açıkçası, dilerdim.
Zaten sunum kitapçığınız bizlere yarısında geldi belki ama hepimize de dağıtılmadı. Bir parti geldi "Öbür parti geliyor." denildi. Sanki basılıyordu bir yerde, nerede basıldığını da bilmiyorum. Tahmin ediyorum "Bakanlığınızda mı?" onu da pek zannetmiyorum; belki de Meclisin bir ofisinde, bürosunda. Nerede olduğu da çok önemli değil belki ama sonuçta devletin bir kurumusunuz. Bu, sağlıklı, doğru bir süreç değil; onu öncelikle belirtmek istiyorum.
Aslında, değerli arkadaşlar, bakın, bir Bakanımız, Bakanlığımız bütçe görüşmelerini erteledi -yani daha önemli işleri varmış demek ki Bakanlığın- daha önemli işlerine öncelik verdi. Ne gündü Dışişleri Bakanlığı?
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ya, öyle şey olur mu?
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Önemli yani bu milletin bütçe hakkı her şeyden daha önemlidir.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Bu devletin menfaatleri var.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Arkadaşlar, lütfen...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Önce bu milletin...
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Sayın Sındır...
Bir saniye arkadaşlar ya, bir saniye...
Şimdi, Sayın Sındır...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - İzin verirseniz ben düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen, ya, lütfen... Bana hitaben bir şey söylediniz, lütfen.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Ben size hitaben bir şey söylemedim.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Evet, buna karar veren benim Komisyon Başkanı olarak.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bu konuyu, biz grup sözcüleriyle konuştuk ve ortak bir mutabakata vardık ve o mutabakat çerçevesinde hareket ediyoruz arkadaşlar. Yapmayın arkadaşlar, bunları mesele hâline getirmek gerçekten üzücü bir şey.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Başkan, sizin yaptığınız görüşmelerde ortak mutabakata diyeceğim bir şey yoktur. Tabii ki biz de kabul ettik ve tabii ki Bülent Bey de bizlere iletti, bu konuda bir sorun yok ama size böyle bir talep gelmesini ben kabul edemiyorum.
Siz tabii ki bunu mutabakatla yapıyorsunuz. Ya, burada size yönelik bir eleştiri değil benim getirmek istediğim, üzerinize alındıysanız beni bağışlayın o konuda. Bakanlıklarımızın şu bütçeye gereken değeri, önemi vermesi talebinden geliyor benim sizlere ilettiğim. Pazartesi günü de Millî Savunma Bakanlığı yok, demek ki daha önemli başka işleri var Millî Savunma Bakanlığımızın.
Değerli arkadaşlar, tabii, ben ciddiyet, özen ve bu milletin... Hani hep söyleriz, tüyü bitmemiş yetimin hakkı adına, burada yaptığımız her bir kuruşun görüşülmesi, değerlendirilmesi ve en doğru yolun, yöntemin uygulanması adına öncelikli olmasını özellikle diliyorum.
Zaten Sayın Bakanları yılda bir kez burada görüyoruz. Milletvekili arkadaşlarımız, bütün milletvekili arkadaşlarımız da doğal olarak "Nasıl olsa Sayın Bakan gelecek, Sayın Bakana biz de düşüncelerimizi, eleştirilerimizi, taleplerimizi veya katkılarımızı sunalım, bu fırsatı değerlendirelim." diyor. O nedenle çok uzun süren görüşmeler yaşıyoruz.
Dolayısıyla Sayın Bakan, sizin eksiğiniz, yanlışınız veya hizmetlerinizdeki olası gecikmeler ve tabii, kararlarınız ve uygulamalarınızdaki hatalar, irrasyonel kararlar, durumlar ailenin, bireyin ve milletimizin huzur ve refahında olumsuz etkiler yaratır. O nedenle önemli olduğunu söylemek istiyorum.
Ben bir ara görüşmeler esnasında değerli Komisyon üyemiz Sayın Aydemir'in bir sözü vardı "Refahı paylaşıyoruz." diye bir ifadesi oldu az önce. Şimdi, ben de hangi refahtan bahsediyoruz, anlayamadım demek istiyorum. Çünkü refahın sözlük anlamı bolluk ve rahatlık içinde bir yaşamdır.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Olanı paylaşıyoruz dedim.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sizin sözünüz aynen "Refahı paylaşıyoruz" dediniz de. Şu refaha bakar mısınız 2013'te 951 milyar dolar olan gayrisafi yurtiçi hasıla, 2019'da 749 milyar dolara gerilemiş. 2013'te 12.480 dolar olan kişi başına gelir, 2019'da 9.093 dolara gerilemiş yani 3.400 dolar gerilemiş. Altı yılda 202 milyar dolar küçülmüşüz. Hani büyüyen refahımız var ya, refah.
Değerli arkadaşlar, işsizlik oranı 2013'te yüzde 10 iken, 2019'da yüzde 13,7'ye çıkmış. DİSK-Ar'ın geniş tanımlı işsizlik sayısı 9,8 milyon, oran olarak ise yüzde 27,3 olarak ifade ediliyor. İstihdam bir yılda bir milyar 254 bin kişi azalıyor, istihdam oranı yüzde 43,5 geriliyor. Ümitsiz işsizlerin sayısı 614 binden bir milyon 335 bine yükselmiş, bir refah.
Bakın, değerli arkadaşlar, kadın iş gücü bir yılda yüzde 7,5; kadın istihdamı bir yılda yüzde 6,3 azalıyor değerli arkadaşlar. Genç işsizler ise neredeyse her 3 gençten 1'i iş arar vaziyette. Tabii kısmi çalışma ödeneği, ücretsiz izin uygulaması için birtakım kaynaklar aktarılıyor. Ben şimdi sormak istiyorum Sayın Bakana: Gerek kısmi çalışma ödeneği gerekse ücretsiz izin uygulaması üzerinden bütçe kaynağından ne kadar kaynak ayırdınız ve gerçekleştirdiniz? Yoksa tamamı -yoksa diyerek bunu biraz da bilerek söylüyorum gerçi de- İşsizlik fonu'ndan yani işçinin, emekçinin işsiz kaldığında ihtiyaç duyacağı ve onun hakkı olan bir bütçe dışı kaynaktan mı bunları yapıyorsunuz? Yanıtını da bilerek sorduğum bir soru.
Sunumunuzda "İstihdamı ve iş gücüne katılım oranını artırmayı hedefliyoruz." diyorsunuz...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen tamamlayalım efendim.
Buyurun efendim.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
Getirdiğiniz düzenlemede de tam zamanlı çalışma üzerinden, öyle tam süreli çalışıyorken, kısmi süreli çalışmaya ayırarak kıdem tazminatlarını gasbederek "Gelir vergisinden istisna ediyoruz." diyerek, haklarını gasbederek değil tam zamanlı çalışma süresi üzerinden hangi istihdamı ne kadar artırdınız, iş gücüne katılım oranını ne kadar artırdınız, bunu hangi kaynakla yaptınız? Bunların tanımlanmasını istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Birkaç cümleyle taleplerimi ifade ederek sonlandıracağım Sayın Başkanım.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Buyurun.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Yani şu İşsizlik Fonu'nu, lütfen işvereni destek fonuna dönüştürmeyiniz. İşverenin de tabii ki ayakta durması gerekiyor, onun da üretimde var olmasını sağlamak gerekiyor ama onun kaynağı İşsizlik Fonu olmaması gerekir.
Sayın Bakanım, işsizlik sigortasından yararlanma koşulları ve ödenek miktarını iyileştiriniz. İşsizlik Sigortası Fonu'nun amaç dışı kullanımına da lütfen son veriniz. Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkını mutlaka tanıyınız. Güvencesiz çalışma biçimlerine son veriniz. Tüm taşeron işçilerine kadro veriniz, kamu taşeron işçileri kamu işçisi olarak kadroya alınmalı. Uluslararası Çalışma Örgütünün insana yaraşır iş yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalı. Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı. Sendikal barajlar kaldırılmalı. Herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeleri yapınız; bizim sizden beklediğimiz bunlar. Toplum yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanları daimî işçi statüsüne geçiriniz.
Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğin azaltılması için iş gücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilip ev içi bakım hizmetleri, devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlamasıyla kadın üzerinden alınmalıdır.
Son olarak, EYT'liler için verdiğiniz sözleri lütfen yerine getiriniz. 3600 ek göstergeyle ilgili verdiğiniz sözleri -kime verdiyseniz, bunu herkes biliyor- lütfen yerine getiriniz diyorum ve hepinizi saygıyla selamlıyorum.