| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281 ) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı b) Mesleki Yeterlilik Kurumu c) Devlet Personel Başkanlığı d)Sosyal Güvenlik Kurumu e)Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 06 .11.2020 |
UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Bakan, Bakanlığınıza bağlı Eskişehir Süleyman Çakır Huzurevinde nisan ayında yaşanan bulaş neticesinde 47 yaşlımız ve 28 kurum personeli aynı anda salgına yakalandı. Kurum personeliniz merhum Sadık Kaya ve huzurevinde kalan 9 yaşlımızın Covid nedeniyle öldüğü doğrulanırken, 10 yaşlının daha aynı günlerde ölmesi Covid şüphesi doğurdu. Bugüne kadar ne kamuoyuna bir açıklama yaptınız ne de verdiğimiz soru önergesine yanıt verdiniz. Konunun basında işlenmesi sonrasında başlatılan soruşturmanın neticesi ise ayrı bir skandal. Soruşturma dosyasında vahim iddialar var; ateşi çıkan, hâlsizlik, eklem ağrısı gibi şikâyeti olan yaşlılar ve çalışanlar hastaneye gönderilmiyor, ateşleri düşsün diye Parol veriliyor, bunların hiçbiri nöbet defterine kaydedilmemiş, nöbetçi amir yerinde yok. Neticesinde salgın yayılmış, yaşlılarımız birer birer ölmüş. Kendi personeliniz Sadık Kaya "Kronik hastayım." demesine rağmen İl Müdürü talimatıyla çalışmaya zorlanmış ve huzurevinde kaptığı virüs neticesinde hayatını kaybetmiş. Denetçileriniz bu vahim ihmallerin sorumluluğunu sadece bir hemşire ile bir hasta bakıcıya yıkıvermiş. Ama Huzurevi Müdürü ve dönemin Aile, Çalışma, Sosyal Hizmetler İl Müdürünün görev ihmallerinin soruşturulmasına izin dahi verilmiyor.
Sayın Bakan, "Cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir." diyorsak bu dosyayı böyle kapatamazsınız. O huzurevinde hayatını kaybeden yaşlılar ve personeliniz Sadık Kaya'nın ölümlerinde ihmali olan tüm yönetici ve çalışanların yargılanması ve ihmali olanların cezalandırılması sizin hem hukuki hem de vicdani sorumluluğunuzdur.
Yine hem hukuken hem de vicdanen sorumlu olduğunuz bir başka konu ise SGK'nin 7 Mayıs 2020 tarihli Coronavirüs Genelgesi'dir. Bu genelge çalışanların Covid-19'a yakalanmaları hâlinde bunun iş kazası sayılmayacağı hükmünü getirdi. Bir yanda başta sağlık çalışanları olmak üzere kamuda olsun özel sektörde olsun yüz binlerce yurttaşı virüs tehdidinde çalışmaya zorluyorsunuz, öte yandan bunların salgına yakalananları için bir sosyal devletin üstlenmesi gereken minimum sorumluluğu üstlenmiyorsunuz. Bu genelge başta sağlık çalışanları olmak üzere bu dönemde ölümü göze alarak çalışmak zorunda kalan fabrika işçilerine, PTT ve diğer kargo çalışanlarına ve diğer yüz binlerce emekçimize karşı büyük vefasızlıktır. Devlet, sağlık çalışanlarımız ve diğer çalışanların sağlığı söz konusu olduğunda 3 kuruşun hesabını yapamaz, yapmamalıdır. Covid-19 sağlık çalışanları için meslek hastalığı, diğer çalışanlar için ise iş kazası sayılmalıdır.
Sayın Bakan, yurt dışında yaşayan kardeşlerimiz on yıllardır Türkiye'ye geldiklerinde sağlık hizmetlerinden ücretsiz faydalanırdı ama Eylül 2019'dan bu yana acilde yapılan tedaviler hariç tüm sağlık hizmetleri için kendilerinden ücret alınmakta. On yıllardır gurbet ellerde alın teri döken ve birikimini bu ülkede değerlendiren kardeşlerimize, Suriyeli göçmenlere verilen haklar bile tanınmıyor; bunu şiddetle kınıyorum. Bu ayıbın derhâl düzeltilmesi için ne gerekiyorsa yapılmalıdır.
Sayın Bakan, yine geçtiğimiz günlerde... Yurt dışında yaşayan gurbetçilerimiz çalışıp birikimleriyle Türkiye'den emekli olmaktalar, verilen maaş 200 euro bile değil, üstüne diyoruz ki : "Sen bu maaşı al ama sakın orada çalışma, çalışırsan bu maaşı da keserim." Bu insanlar 200 euroyla nasıl geçinecek Almanya'da, Fransa'da? Geçtiğimiz günlerde çok kısıtlı bir iyileştirme yapıldı, sigorta primi ödenmemek şartıyla haftada birkaç saat çalışmanın önünü açtınız. İyi ama neden kısıtlıyorsunuz? Onların çalışmasından niye rahatsızsınız? Bu yaptığınız eşitlik ilkesine aykırıdır. Tam tersine, yurt dışında yaşayan yurttaşlarımızın ister yarı zamanlı ister tam zamanlı çalışmalarına Türkiye engel olmamalıdır.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Çakırözer, lütfen tamamlar mısınız?
UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Kara deliğe döndürdüğünüz SGK'nin zararlarını, on yıllardır gurbette alın teri döken kardeşlerimizin sırtından çıkarmaya kalkmak ne hakkaniyete ne de vicdanlara sığar.
Sorularımıza gelince; asgari ücret 1 Ocak'ta 391 dolardı, şu an itibarıyla ise 271 dolar. Bu mudur dünyada ön sıralarda olan asgari ücret?
Teşekkür ediyorum.