CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Bakan, değerli bürokratlarımız, değerli milletvekili arkadaşlarım; ben de hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Sayın Bakanım, geçen yılki sunum kitapçığınıza bugün şöyle bir göz atayım dedim öncelikle. Karşılaştırma yapmaya çalıştım, sunum kitapçıkları sayfa olarak hemen hemen aynı çünkü geçen yılki şablon neyse onun üzerinde birtakım değişiklikler yaparak sadece birkaç güncellemeyle sunum hazırlanmış, neredeyse cümlelerin hemen hemen hepsi aynı. Ancak özellikle dikkatimi çeken bir eksikliği tespit ettim; 2020 yılı bütçenizin genel bütçe içerisindeki oranı yüzde 0,38'di, bakın, yüzde 0,38'di ve bu oran da yanlış hatırlamıyorsam geçen yıl ki bütün bakanlıklar arasındaki en düşüğüydü ancak 2021 yılı bütçe sunum kitapçığınızda sadece bu oranı yazmamışsınız. Yani şimdi, ayrılan bütçe rakamı itibarıyla baktığınızda, buraya bu oranı yazmayacak kadar düşük bir oran mı? Yani yüzde 0,38'den daha da mı aşağı bir bütçe de hemen hemen bütün kitapçığı yazdığınız hâlde bu oranı yazmamışsınız, onu özellikle ifade etmek istiyorum.

Şimdi, enerji konusu gerçekten çok önemli. Sizin Bakanlığınıza bağlı bütün faaliyetlerin bir yansıması var Sayın Bakanım. Bakın, enerjiyle ilgili bir çalışma yapıldığında ilgili faaliyetler tarım alanlarını ilgilendirmekte, su kaynaklarını ilgilendirmekte, tarihî eserleri ilgilendirmekte, turizm alanlarını ilgilendirmekte, yerleşim alanlarını ilgilendirmekte hatta orman alanlarını ilgilendirmekte. Özellikle ülkemizde taş ocakları, mermer ocakları, HES'ler çevreye ciddi şekilde zarar verebilecek nitelikle sorumsuzca verilen izinlerle gerçekleşmekte. Bugün, başta Antalya olmak üzere birçok yerde inanın ciddi doğa tahripleri yaşanmakta. Geçen yıl yine bütçe sunum kitapçığınızda geçtiği için ben bahsetmiştim, bu yıl da yine aynı cümleler geçmekte. Bakın, madencilik faaliyetinin bitiminde ilgili sahanın eski hâline getirilmesi veya revize edilmesi konusunda -geçen yıl da mevzu olduğu için söylüyorum- siz Genel Kurula bir iki tane örnek getirdiniz, binlerce taş ocağı, maden ocağının bulunduğu yerlerin sanki iki örnekle genele şamilmiş gibi revize edildiğini ifade etmeye çalıştınız.

Şimdi, Sayın Bakanım, yine geçen yılki sunumunuzda 81 ilin tamamını doğal gaza kavuşturduğunuzu ifade ettiniz, bu yıl da yine aynı cümle var ama bakın, geçen yıl 530 ilçeydi, bu sene 559 ilçe yani demek ki koca 1 yıl içerisinde ancak 29 ilçeye doğal gaz kazandırabilmiş durumdasınız.

OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Arı, toparlayın lütfen.

CAVİT ARI (Antalya) - Bitiriyorum.

Yine, aynı şekilde OSB'ye baktığımızda; geçen yıl 162'ydi, bu sene 165 yani demek ki 1 yılda ancak 3 OSB'ye doğal gaz kazandırabilmişsiniz.

Linyit rezervinde 11 milyar ton ilave yapıldığı ifade edilmekte. Bakın, geçen yıl 10,6'ydı, bu yıl 11. Şimdi, sanki buraya yazdığınız rakam yıllık bir veriymiş gibi geçmekte oysaki değil Sayın Bakanım. Bakın, buradaki cümleleri yazarken okuyanın kafasını karıştıracak nitelikte lütfen yazmayın. 8,3 milyarlık bir rezerv geçtiğimiz yıl 10,6'ymış, bu yıl 11 yani neredeyse 0,4'lük bir artış söz konusu.

Sayın Bakanım, linyit demişken, bakın, taş ocaklarına, mermer ocaklarına, kömür ocaklarına çok gelişigüzel ve çevre etkilerini araştırmadan izinler verilmekte.

OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Sayın Vekilim, tamamlayalım lütfen.

CAVİT ARI (Antalya) - Bitiriyorum, şu cümleyle bitiriyorum: Örneğin, Antalya ili Korkuteli ilçesi Dereköy'de 10 bin dönümlük bir tarımsal sahaya linyitle ilgili bir izin, verilme aşamasında. Bununla ilgili Toprak Kurulu önce izin vermemişti ancak şimdi alanı küçülterek, etrafı dolanarak izin verilmeye çalışılmakta; buraya verilecek olan izin Korkuteli ilçesinde en az 5 tane tarım alanı olan köyü mahvedecektir, bu konuda lütfen bir tedbir alın diyorum.

Bütçenizin -ki küçük bir bütçe ama- hayırlı olmasını diliyorum.

İyi günler, iyi çalışmalar.