KOMİSYON KONUŞMASI

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakan, Sağlık Bakanlığımızın çok değerli bürokratları, değerli milletvekili arkadaşlarım; Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, Sayın Bakanım, bütçenin, aslında merkezî yönetim bütçesinin ülkenin ihtiyaçlara ve koşulları dikkate alarak sınırlı olan kaynaklarını bu ihtiyaçları göre en doğru şekilde dağıtımını öngören bir cetvel olduğunu, bir metin olduğunu düşünerek, içinde bulunduğumuz pandemi koşullarında, yani dünyada küresel bir salgın koşulunda özellikle sağlık sektöründe, özellikle de gittikçe artan bu Covid-19 vakaları nedeniyle Sağlık Bakanlığı bütçesinin daha yüksek olmasını beklerdik ama merkezî yönetim bütçesinde yüzde 5,7'lik bir pay çok düşük kalmış, yüzde 10 düzeyine getirilmesini beklerdim açıkçası. Birkaç konuya, böyle, hızlı hızlı değineceğim.

İkincisi, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden 18 Kasım tarihi itibarıyla 64 hekim, 156 sağlık çalışanı ortadayken bunun hâlâ meslek hastalığı olarak tanımlanmamış olması da ayrıca üzerinde durulması gereken bir konu.

Üniversite hastanelerinin borç batağı altında olduğu, Sağlık Uygulama Tebliği nedeniyle borçlarını ödeyemediği ve bu borçların artık içinden çıkılamaz hâle geldiğini ve tıbbi cihaz üreticisi ve tedarikçisi firmalara borçlarının yaklaşık 17 milyar liraya ulaştığını belirtmek istiyorum; bu, 2021 yılında şehir hastanelere ayrılan bütçeye neredeyse eşit. Bu da derhâl bu konuda yani Sağlık Uygulama Tebliği'nde bir düzenleme yapılmasını gerektiriyor yoksa bu sıkıntı birtakım yapılandırmalarla çözülebilecek bir sorun değil gibi görünüyor.

Sayıştay raporundaki bulguları, Sayın Kuşoğlu'nun ifade ettiği bulguları çok ciddi buluyorum. Bu konuda dikkatinizi çekmek ve bu konuya özel olarak eğilmenizi rica ediyorum.

Şehir hastanelerindeki durum, yani 2021 yılında örneğin, yüzde 21,3 Sağlık Bakanlığının bütçe teklifi yani 77,9 milyarın yüzde 21,3'ü hizmet ve kira bedeli olarak şehir hastanelerine gidiyor Sayın Bakan ve hatta sermaye giderlerindeki payı ise yüzde 53,8; çok ciddi bir rakam Bakanlığın kira bedelini dikkate aldığınızda, kullanım bedelini. Sermaye giderleri içerisindeki payı yüzde 53,8, 2022 yılında bu yüzde 59,8'e çıkıyor; yani Bakanlık bütçesindeki oranı yüzde 24,2; 2023'te yüzde 25 şehir hastanelerinin Sağlık Bakanlığı bütçesindeki payı, yine, 2023 yılında sermaye giderlerindeki payı yüzde 57,5. Bu ciddi rakamlar... Evet, şehir hastanelerinde KÖİ projelerinden, KÖİ kamu-özel iş birliğindeki uygulamalardan vazgeçtiğinizi ifade ediyorsunuz ama pazarlık usulü yapılan ihalelerle sonuç değişmiyor; yine aynı düzen bu şekliyle devam edecek gibi görünüyor.

Sayın Bakan, ben bir konuya daha vurgu yaparak düşüncelerimi paylaşacağım, o da şu: Tabii, OECD rakamlarını verdiniz, "Gayrisafi hasıla içerisinde düşük ama biz daha etkin bir sağlık hizmeti veriyoruz." gibi ifadeler kullandınız. Bakın, OECD ortalamasında 10 bin kişiye düşen yatak sayısı 47 iken bizde 2020 hedefi 29,2'ydi; Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nda 2021 hedefi 30 olarak tanımlanmış. 100 bin kişiye düşen hekim sayısı 2021 yılı hedefi 221 olarak yine Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nda ifade edilmiş, OECD ortalaması 340 iken. 100 bin kişiye düşen hemşire ve ebe sayısı 2021 hedefi 343, OECD ortalaması 900; hâlâ üçte 1'e yakın bir oranda hemşire, ebe ve hedeflediğimiz oran üçte 1'e yakın bir oranda OECD ortalamasının.

Tabii, Sayın Bakan, bunların yanında, İzmir'le ilgili birkaç rakamla süremin de beş dakikanın uzatması olarak da ifade etmiş olayım. Sayın Bakanım, siz her gün tabii... Hepimiz heyecanla bekliyoruz, acaba bugün durum nedir? Tabii, biraz da endişeyle bekliyoruz, inşallah bir öncekine göre daha iyidir heyecanıyla ama gittikçe artan bir durum var ve alınan tedbirler de bunu teyit ediyor aslında.

Bakın, 18 Kasım yani bugün İzmir'de bulaşıcı hastalık nedeniyle ölüm sayısı 48 yani dün itibarıyla, bugün defnedilecek olan 48 kişi var ve siz dün için, Covid nedeniyle vefat eden sayısını 103 tanımladınız; neredeyse yarısı İzmir'de vefat etmiş anlaşılan. 17 Kasımda 20, sizin rakamınız 94 idi. 16 Kasımda İzmir'deki bulaşıcı hastalık ölümü 36, siz Türkiye genelinde toplam 89 ifade ettiniz. İzmir, Türkiye'nin nüfus oranının yaklaşık yüzde 5'i derseniz; 20 katı deseniz, hadi 10 katı diyelim yüzde 10'u olsun, dünkü rakamların 480 olması beklenir Türkiye genelindeki bir ortalama üzerinden değerlendirdiğimizde. Bu rakamların gerçekten gerçekçi olmadığını... Şunu söylemek istiyorum aslında: Bu rakamları gerçekçi bir şekilde, doğru bir şekilde paylaşmanız, aslında kamuoyunda, toplumda da belki önlemlerin alınması noktasında bu konuya daha ciddi yaklaşılmasına neden olabilir diye düşünüyorum.

Bakanlığımızın bütçesinin -her ne şekilde olursa olsun- en etkin, en verimli değerlendirmeniz temennisiyle; milletimize, ülkemize iyilikler, yararlar getirmesini, hayırlı olmasını diliyorum.

Saygılar sunuyorum Sayın Başkan.