İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Sayın Başkanım, değerli Bakanım, saygıdeğer Komisyon üyeleri ve milletvekili arkadaşlarım, Bakan Yardımcılarım, çok kıymetli bürokratlar, basınımızın seçkin temsilcileri; öncelikle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Anayasa ve Medeni Kanun ile diğer ilgili kanunlar çerçevesinde sınırları çizilerek güvence altına alınan mülkiyet hakkının tescili ve kayıtlarının muhafaza edilerek vatandaşlara ait mülkiyetin korunması görevi cumhuriyetin ilanından bu yana Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.

Genel Müdürlük 11 milyonu aşan işlem hacmiyle yaklaşık 20 milyon vatandaşımıza doğrudan hizmet veren kamu kurumudur. 2020 yılı Ekim ayı itibarıyla hazineye yaklaşık 16 milyar 200 milyon TL gibi çok büyük harç geliri sağlamıştır.

Ülke genelinde kadastro çalışmaları bitirilmiş, tapu ve kadastro verilerinin kesinleştirilerek elektronik ortama aktarılması çalışmalarında son aşamaya gelinmiştir.

Orman kadastrosunun yapılmaya başlandığı 1937 yılından 2005 yılına kadar, altmış sekiz yılda 12 milyon 500 bin hektar orman alanının kadastrosu yapılmış ve 4 milyon 650 bin hektar orman alanının tescili sağlanarak tapusu alınabilmiştir. Tabii ki, benim de otuz yıl hizmet ettiğim Orman Genel Müdürlüğü 1937'de "Beş yılda orman kadastrosunu bitireceğiz." diye başlamış fakat orman kadastrosu bir ayrı çalışmış, tapu kadastrosu bir ayrı çalışmış ve orman kadastrosunun yaptığı çalışmalar tescil edilmemiş ve büyük uyumsuzluklar ortaya çıkmıştır ve yıllardır da -benim otuz yıllık meslek hayatımda, şefliğimde, müdürlüğümde, bölge müdürlüğümde- şöyle sıkıntılarla karşılaştık: Vatandaş, tabii, koşarak geliyor "Bak, benim elimde Türkiye Cumhuriyeti devletinin verdiği tapu var ama Orman teşkilatı o tapuyu kabul etmiyor." Büyük sıkıntılar oldu; birçoğunuzun da yakınları bu şekille karşılaşmıştır.

Ama biz, daha sonra yapılan çalışmalarla 2005 yılına kadar, orman kadastrosu ile arazi kadastrosu ayrı ayrı yapılmaktayken 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 4'üncü maddesini değiştiren 5304 sayılı Kanun'la sınırları dâhilinde, orman olan köy ve mahallelerde Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün kadastro ekiplerinin, orman ve ziraat mühendisi görevlendirmesi yapılmak suretiyle orman ve arazi kadastrosunun tek elden yürütülmesi sağlanmış, vatandaşların yaşadığı ve yargıya intikal eden birçok sorun olan hususlar büyük oranda azaltılmıştır. Ayrıca uzun yıllar bitirilemeyen orman kadastrosu bitirilmiş ve yüzde 85 oranında tescili sağlanmıştır. Ben, bundan dolayı gerçekten orman kadastrosu çalışanlarına da teşekkür ediyorum ama Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne özellikle teşekkür etmek istiyorum. Ülkemizi büyük bir dertten kurtarmıştır çünkü mülkiyet konusu çok önemlidir.

Bu çalışmalarla 12 bin 500 hektar orman alanının kadastrosu yapılmış ve 16 milyon 75 bin hektar orman alanının tescili sağlanarak tapusu alınmıştır. 25 milyon hektar orman alanının kadastrosu yapılarak 21 milyon 400 bin hektar orman alanının tescili sağlanarak tapusu alınmıştır.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; gelişen teknolojiye paralel olarak kendini sürekli yenileyen ve güncelleyen tapu ve kadastro teşkilatı haciz, ipotek, her türlü tahsilat, tapu kaydı, tapu senedi ve benzeri hizmetlerin de e-devlet kapısı üzerinden vermektedir. İşlem sahibi vatandaşlarımız tapu müdürlüklerine gitmeden, internet üzerinden başvuru yapıp belgelerini gönderebildikleri, yalnızca imza aşamasında müdürlüğe gelerek işlemlerin tamamlandığı Web Tapu Projesi hayata geçirilmiştir. Pandemi döneminde hem vatandaşlarımızın hem de çalışan personelin korunması sağlanmıştır. Ayrıca işlem taraflarının farklı yerlerde bulunması durumunda taşınmaza yönelik işlemlerin gerçekleştirilmesi sağlanmıştır. Genel müdürlüğün projelerinden biri olan Türkiye tapu sistemiyle ülkemizin ve yurt dışı birimlerimizin herhangi birinde yapılacak başvuru, TAKBİS sistemi üzerinden otomatik olarak iş yoğunluğu en az olan birime yönlendirilerek işlemlerin kişi ve mekâna bağlı olmaksızın en kısa zamanda tamamlanması sağlanacaktır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; diğer önemli bir proje olan 3 Boyutlu Şehir Modelleri Üretimi ve 3B Kadastro Altlığı Oluşturma Projesi'yle tapu siciline kaydedilmiş olan arazi ve kat mülkiyetine konu bağımsız bölümlerin 3 boyutlu olarak görüntülemesi yapılarak vatandaşlarımızın mimari modellerinin incelenmesiyle alacağı konutun kaç katlı binada ve hangi cephede olduğunu görerek gayrimenkul tasarruflarında doğru karar almalarında katkı sağlanacaktır.

Taşınmazların konumunu gösteren mekânsal gayrimenkul sistemi ile tapuda kayıtlı 58 milyon parselin sisteme entegrasyonu sağlanmıştır. Bu sistem üzerinden yürütülen parsel sorgulama uygulamalarıyla "web" üzerinden, mobil parsel sorgulama uygulamasıyla cep telefonlarından parsele ait temel verilerin herhangi bir kısıt olmaksızın ulaşımı sağlanırken e-devlet üzerinden kendi adlarına kayıtlı taşınmazları sorgulama imkânı da getirilmiştir.

Taşınmaz mülkiyetinin güncellenerek korunması ve hizmete sunulması görevini başarıyla yerine getiren, devlet-vatandaş ilişkisinin en yoğun olduğu kurumlardan birisi olan Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün çalışmaları kamuoyunda memnuniyetle karşılanmaktadır.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; konuşmamım bu bölümünde de Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğünün çalışmalarını konuşacağım.

Bilindiği üzere, Antalya ili çevre, turizm, tarım özellikleri bakımından ülkemizin lokomotifi olmaya devam etmektedir. Antalya ili bu özelliklerini ekolojik ve biyolojik yönden barındırdığı zenginliklerine ve orman alanlarına borçludur. Bu doğal zenginliklerin korunarak gelecek kuşaklara aktarılması için Bakanlığımız olarak ilimizde yapılan yeni doğal sit alanı tescilleri ve koruma çalışmalarından dolayı Bakanlığımıza şükranlarımı sunuyorum. Bu kapsamda ilimizde yer alan 4 adet özel çevre koruma bölgesinde yürütülen araştırma ve koruma projeleri 2020 itibarıyla tamamlanmıştır. Bunun yanı sıra ilimizde yer alan 65.187 hektarlık 44 doğal sit alanında korumacı bir yaklaşımla doğal sit tescil işlemleri devam etmektedir. Bu kapsamda, Antalya ilinde 21.782 hektarlık alanda en yüksek koruma statüsü olan kesin korunacak hassas alan Cumhurbaşkanlığı kararıyla tescillenmiştir. Bu Antalya ilimiz açısından koruma adına oldukça önemli bir rakamdır.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak 2018'de yüzde 8 olan korunan alan büyüklüğümüzün şu an itibarıyla yüzde 10,6'ya çıkarılması oldukça sevindiricidir. Bakanlık olarak sürdürülen ve 22 ili kapsayan ekolojik koridorlar projesi, potansiyel doğal sit alanlarını araştırma projeleri ve yeni özel çevre koruma alanı ilanlarıyla Bakanlığımızın 2023 yılı korunan alan hedefinin OECD ortalaması olan yüzde 17'ye çıkarılacağına inancımız tamdır. Ülkemizin yeşil alanını oluşturacak ekolojik koridorlar projesinin Samsun, Sinop, Kastamonu, Karabük, Çorum, Kırıkkale, Çankırı, Ankara, Eskişehir, Kütahya, Afyonkarahisar, Bilecik, Isparta, Bolu, Konya, Aksaray, Niğde, Kırşehir, Nevşehir, Kayseri, Yozgat, Sivas illerini ekolojik ağlarla birbirine bağlayacağı ve önümüzdeki yıllarda bu ağa tüm illerimizin de dâhil olacağı inancındayım.

Şu an yaşadığımız pandemi döneminde korunan alan miktarlarının artırılması yönünde atılan adımlarla hem küresel iklimin değişikliyle mücadelede hem de salgın hastalıklarla mücadelede ülkemiz tampon görevi yapacaktır. Bu yönde atılacak adımlara sonuna kadar destek vereceğimizi ifade etmek isterim.

Cumhurbaşkanımızın onayıyla 179.926 hektar büyüklüğünde 171 adet doğal sit alanının kesin korunacak hassas alan olarak tescil edilmiş olması da koruma adına yapılan çalışmaların ne denli önemli olduğunun bir göstergesidir.

Bakanlık olarak yürütülen çalışmaların, güncel gelişmeleri de takip ettiğini görmek oldukça sevindiricidir. Bu kapsamda ön plana çıkan insan, doğa ve çevre üçgeninde ülkemizin sahip olduğu doğal kaynakların en etkin şekilde korunabilmesi, bilimsel ve katılımcı yaklaşım çerçevesinde gerçekleştirilmesi amacıyla 20 Nisan 2020 tarihinde Çevre ve Tabiat Varlıkları Kurulunun oluşturulmuş olması da ayrıca takdir edilmektedir.

OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Tamamlayalım Sayın Vekilim.

İBRAHİM AYDIN (Antalya) - Teşekkür ediyorum.