KOMİSYON KONUŞMASI

NİHAT YEŞİL (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Bakan, Bakan Yardımcılarım, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, İçişleri Komisyonumuzun kıymetli bürokrat ve yöneticileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, bizler milletvekili olarak bütçe döneminde bu yüce Meclisin çatısı altında Bakanlığımızın mali tablolarıyla birlikte bir yıl içerisinde eylem ve çalışmalarına ilişkin olarak da bir nevi milletten aldığımız yetkiyle bazı sorular sormaya çalışıyoruz.

Öncelikle, yakın gündemdeki çirkin konuyu size sormak istiyorum: Bir mafya bozuntusu tarafından Sayın Genel Başkanımıza hakaret ve tehdit edilmesi kabul edilemez. Ne yazık ki bu şahısla ilgili olarak şu ana kadar bir girişimde bulunulmadı. Kâğıt üzerinde soruşturma başlatılmış olabilir ancak bu ülkenin ana muhalefet partisi Genel Başkanı ucuz ve adi bir tehditle tehdit edildi, hakarete uğradı, devletin en üst kademesinin bu süreci yakından takip etmesini beklerdik. Bu, Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal düzenine yapılan bir saldırı ve tehdittir ancak bırakın takibi, bir kınama mesajı dahi yayınlanmadı. Aradan bir hafta geçmesine rağmen bu şahsın ifadesinin alınmamasının sebebi nedir? Bu şahsın yeri neden tespit edilememektedir? Yerinin tespit edilmesi için herhangi bir girişimde bulunulmuş mudur?

İkinci olarak, yine yakın dönemde gündeme gelen, İçişleri Bakanlığı bünyesinde tarikat ve cemaat gruplarının yuvalandığı yönündeki bazı konular kamuoyunda tartışılmıştır. Bir kısım derneklerin silahlandığı iddiası üzerine, 21 Eylül tarihinde, Sayın İçişleri Bakan Yardımcımız Mehmet Ersoy Bey Bakanlık birimlerinin tahkikata başladığını, adli ve idari süreçlerin işletildiğini duyurmuştur. Aradan iki ay geçtiğine göre süreç hakkında bilgi almak istiyoruz. Kamuoyuna yansıyan iddialar gerçek midir? Emniyet ve İstihbarat birimlerimiz bu tarikat ve cemaat yapılanmalarına yönelik olarak ne tür tespitte bulunmuştur? Bu yapılara mensup kaç personel tespit edilmiştir?

Üçüncü olarak, Suriye ve diğer ülkelere mensup sığınmacılar konusunda bilgi almak istiyorum. Genel güncel rakamlara göre ülkemizde kaç sığınmacı bulunmaktadır? Bu yıl içerisinde ülkemize kaç sığınmacı giriş yapmıştır?

Dördüncü olarak, pandemi sürecinde alınan tedbirler konusunu da açmak istiyorum. Sürecin başından itibaren Bakanlığımız birçok tedbir aldı, seyahat kısıtlamaları, dükkânların kapatılması, sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte geçirilen bahar döneminden sonra yaz dönemiyle birlikte normalleşmeye gidildi, ardından turizm sezonunun kapanmasıyla birlikte yeni tedbirler alındı ve bu tedbirlerin dozu artırıldı. Gösteri, yürüyüş ve eylemlerin yasaklandığı bir ortamda Suriyeliler Fransa'yı protesto etmek için ülkemizin dört bir yanında yürüyüş düzenleyebiliyor. Bu yürüyüşlerin engellenmesi için Emniyet birimlerinin ne tür önlemler, tedbirler aldığını öğrenmek istiyorum. Eğer tedbir alındıysa Suriyeli sığınmacılar bu yürüyüşleri nasıl gerçekleştirdi?

Son dönemlerde, Somalı maden işçileri, Gebze'de metal işçileri Ankara'ya yürümek istemelerine rağmen tedbirler kapsamında engellendiler, darbedildiler, gözaltına alındılar. Gebze'den Ankara'ya yürümeye çalışan maden emekçilerine yürümek yasak, metal emekçisine yürümek yasak, Barolar Genel Kurulu yapmak yasak, cenazeler yasak, lokanta ve restoranlar kapalı ama siyasi partilerin kongreleri yapılabiliyor, onlara yasak yok. İşte bunun adı keyfiyettir, bunun adı kamu gücünü siyasi amaçlar için kullanmaktır. Bakanlık birimlerimizin, bu konuda, siyasi iradenin yerine kamu düzenini baz alarak hareket etmesini bekliyorum.

2020 yılı içerisinde orantısız şiddet örneklerine değinmek istiyorum. Kamuoyuna yansıyan pek çok örnekte polis, bekçi, jandarma şiddeti nedeniyle mağdur olan yurttaşlarımızın şikâyetleri ne şekilde sonuçlandı? Kaç yurttaşımız şikâyetçi oldu? Kaç personel hakkında işlem yapıldı?

2021 yılı içerisinde kaç kolluk personel alımı hedeflenmektedir? Alımlarda objektif kriterler sağlanmakta mıdır? Onlar KPSS yöntemine göre alınmakta mıdır?

Yedinci olarak, Bakanlık personelimizin de cevap beklediği bazı sorular var. Ağır ve uzun çalışma koşulları nedeniyle psikolojileri bozulan, amir ve müdürlerin baskılarına dayanamayan -çoğu zaman duyduğumuz- kaç polisimiz intihar girişiminde bulunmuştur. Personelimizin çalışma şartlarıyla ilgili iyi bir yerleştirme çalışması planlanmakta mıdır? On iki saat çalışan personelimizin yirmi dört saat dinlenmesi gerekirken on iki saat çalışma, on iki saat dinlenme usulü 2021 yılında devam ettirilecek midir? Özellikle doğu bölgesinde zor şartlar altında çalışan polislerimizin lojman sıkıntısı çektiği yönünde şikâyetler alıyoruz. Lojman sorunlarının çözülmesi için, yeni lojman konut alımları yapılması için girişimde bulunulacak mıdır?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Yeşil, süreniz bitmiştir.

NİHAT YEŞİL (Ankara) - Son olarak, söz verilen ancak gereği bir türlü yerine getirilmeyen 3600 ek göstergenin Emniyet ve Jandarma birimlerimize verilmesi yönünde yasal düzenleme için harekete geçilecek midir?

Saygıyla selamlıyorum.

Sağ olun.