KOMİSYON KONUŞMASI

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Evet, teşekkür ediyoruz Sayın Başkan Ömer Bey'e.

Şimdi, tabii, İzmir'le bitirdiniz, ben de İzmir'le başlayayım. Bildiğiniz gibi, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği bir açıklama yaptı, İzmir'deki bütün ilgili meslek kuruluşlarının ortak bir açıklamasıydı bu. Bu şehir hastanesinin hemen yanında bir Laka Deresi var. Ben Bornova Belediye Başkanlığı yaptım, benim doğup büyüdüğüm yerdir. Yani bu depremin olduğu yerde ben gidip çift sürmüş birisiyim yani patates tarlasında, o bölgede dikim yapmış birisiyim. Hemen yukarısı Laka Deresi, Laka Deresi'nin havzasında yer alan bir yapı şu anda bu Bayraklı Şehir Hastanesi. Onun hemen arkası da yine dere havzası. 1995'te taşkın oldu, taşkın sonucu 65 kişi yaşamını yitirdi şehrin alt bölümlerinde ve bu 65 kişinin 58'i sadece bu Laka Deresi'nden gelen taşkın sonucu öldü. O sel Karşıyaka, Çiğli tarafında başka vefatlara da neden oldu. Şimdi, bu birincisi, birinci itiraz noktası buydu TMMOB'un.

Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Alim Bey de bir başka açıklama yaptı. Türkiye diri fay hattı haritasında buranın Bornova Fay Zonu'nda olduğunu...

MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Sayın Vekilim, şöyle gösterebiliriz jeoloji mühendisleri haritasını. Şimdiki kırmızı çizgi aktif fay olarak gösterilmiş o bölgede.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Evet, fay zonu olarak tanımlanmış.

Tam da içinde kalan bir alan olduğu ifade edildi. Dolayısıyla Türkiye diri fay haritası üzerinde MTA'nın hazırlamış olduğu bir çalışma bu. Yani bu aktif fay zonunu belirleyen Jeoloji Mühendisleri Odası da değil, Maden Teknik Arama Enstitüsü (MTA).

Üçüncü konu: Burası orman alanı tanımına girmiş bir alan, bölge parkı ve aslında ağaçlandırılacak alan olarak tanımlanmış. Ağaçlandırma Bölge Müdürlüğüyle birlikte İzmir Büyükşehir Belediyesince burada duvarların ve setlerin, konturlamanın, yapıldığı ve ciddi bir yatırım olduğu fidan dikimlerinin de yapıldığı belirtiliyor. Ve orman alanı olarak tanımlı bir alan, büyük oranda orman alanı, şimdi oradan çıkarılıyor. Yani, tabii ki bir alana ihtiyaç varsa mutlaka bulunmalıdır, sağlanmalıdır ama bu unsurlar ayrı ayrı bir araya getirildiğinde sanki burası en doğru alan değilmiş gibi düşünülüyor; bunu belirtmek istedim.

İzmir'deki bu alan çalışmaları ve konut imar çalışmaları sürecinde -bu sorumu da not alın lütfen- bir temas, irtibat, ortak bir çalışma yapıldı mı hem İzmir Büyükşehir Belediyesiyle hem ilçe belediyesiyle? Bu önemli diye düşünüyorum.

Şimdi, TOKİ'nin, tabii, İzmir'de kötü örnekleri oldu yani açıkçası bunu söyleyeyim. Bornova sınırları içerisinde Karayolları Bölge Müdürlüğünün arazisi TOKİ'ye devredildi, TOKİ burada imar plan değişikliği yaptı ki burası da bölgesel park alanıydı imarda yani orası bütün kente hizmet verebilecek bir yeşil alan olabilecekken burada imar planı değişikliği yapıldı ve yapılan plan değişikliği sonrasında özelleştirmeye gidildi, sonradan bu durduruldu, iptal edildi; bir sürü sorunlar yaşandı bildiğim kadarıyla. Yani bu, TOKİ'nin burada yaptığı, doğru bir süreç değildi bizim açımızdan.

Şimdi, TOKİ konutlarının depreme dayanıklı olduğuna nasıl güvence veriyorsunuz? Yani sonuçta bunu da yapan müteahhit. Yani yatırımcı geliyor, oraya o konutları yapıyor yani normal bir yapı... Burada bu işi yapan müteahhit arkadaşlarımız var veya bu işi en kaliteli, en üst düzeyde yapan çok kıymetli, çok değerli kişiler de var. Yani TOKİ bu güvenceyi nasıl veriyor? Sağlam, hatasız üretildiğini nasıl garanti edebiliyorsunuz? Bunun sistemi nedir? Yani sonuçta bir bina yapıyorsunuz.

Bir de bugüne kadar inşa etmiş olduğunuz yapıların denetimlerini yapıyor musunuz? Şu anda biz bunu tartışıyoruz, hani belediyelere yetki verilsin ya da bir kanunla sorumluluk verilsin, iki yılda bir binaların yapı sağlamlığını test etsinler, baksınlar, incelesinler falan diye. TOKİ kendi binalarını yapıyor mu?

TOKİ'nin İzmir'e kötü örnek olan bir başka şeyi: Çiğli'de bizim Evka-5 Mahallemiz var, orası da TOKİ konutları olan bir bölge. TOKİ konutlarının yapıldığı o alanda heyelan oldu ve bu konutlar boşaltıldı -2015 yılıydı zannediyorum, çok geriye gitmeyelim- heyelan yaşandığı için konutlar o heyelana yönelik önlemler alınıncaya kadar boşaltıldı. Biliyorum çünkü ben gittim, konutların hemen dibindeki yol heyelandan kaydı.

TOKİ BAŞKAN YARDIMCISI MUSTAFA LEVENT SUNGUR - Yolun hemen üzerindeki binalar...

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Çiğli, evet, evet, yukarıda. Aşağıda da bir okul var, hatta TOKİ konutlarının altında kalan yerde de bir okul var. Dolayısıyla bu tür yanlışları, hataları yaşadık.

Son bir sorum: Son yaşanan depremlerde, Malatya, Elâzığ, Van vesaire depremlerinde TOKİ konutlarında hiç hasar kaydı oldu mu? Bunu merak ettim, bunu da özellikle öğrenmek isterim Sayın Başkanım.

Son yaşanan depremlerde bütün TOKİ yapılarında -konut demeyelim- herhangi bir hasar tespiti bugüne kadar çıktı mı?

Teşekkür ederim.