SEVDA ERDAN KILIÇ (İzmir) - Teşekkür ederim Başkanım.

Öncelikle hoş geldiniz. Ben sorudan önce aslında bir üzüntümü belirmek istiyorum Kızılayla ilgili.

Şimdi, ben doğma büyüme Eskişehirliyim. Eskişehir'de Hasırca Kampımız var biliyorsunuz. 1989 yılında ben ilkokul öğrencisiydim, on beş günlüğüne o Hasırca Kampına katıldım. Gerçekten çocukların hayatlarında iz bırakan kamplar yapıyordunuz o dönem, şimdi nasıl bilmiyorum. Yani hem ülke sevgisi aşılanıyordu, afette ne yapılır, sosyal hayatta birlikte nasıl yaşanılır, bir disiplin... Her anlamda gerçekten çocukların hayatlarında iz bırakıyordu, benim de hayatımda iz bıraktı. Her 10-15 çocuğun başında da bir lider oluyordu, bu liderler de ya lise son sınıf öğrencisi ya da üniversiteden oluyordu. Ben on yıl sonra, 1999 yılında da üniversite öğrencisiyken lider olarak katıldım Hasırca Kampınıza, yine on beş gün kaldım. Orada da tabii, farklı kazanımlar ediniyorsunuz. Bu sefer, belki çocuklar bile olsa bir yönetim şekli, yine bir arada olma duygusu, bir arada yer alma duygusu ve ülke sevgisi daha da perçinleniyordu. O yüzden, aslında dayanışma duygusu da ilkokullarda belki de ilk Kızılay zarflarıyla hayatlarımıza katıldı. Herkesin hayatına bir kere bir yerden Kızılay dokunmuştur. Dünyanın neresinde bir afet olursa olsun biz televizyonlarımızı açıp bakıyoruz, acaba Kızılay da gitti mi diye. Çok önemli bir kurum, emekleriniz çok teşekkür ediyoruz. Ben İzmir Milletvekiliyim, İzmir'de de gerçekten hakkınız ödenmez, çalışma arkadaşlarınızın da. Ama böyle güzel bir kurumken, böyle anılıyorken, herkesin hayatına dokunmuşken basında soruşturmalarla yer alıyor olmanıza, ben de hayatına dokunulan biri olarak açıkçası gerçekten çok üzülüyorum. Bunlara ilişkin umarım kamuoyunu aydınlatıcı yani kurumun da itibarını zedelemeyecek açıklamalarla bu soruşturma süreçlerinin tamamlanması gerektiğini düşünüyorum. Sadece üzüntümü belirtmek istedim. Umarım yine hayatlara dokunmaya devam edersiniz.

Teşekkür ederim.