| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | İstanbul Milletvekili Abdullah Güler ve 43 Milletvekilinin; Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi (2/3261) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 19 .12.2020 |
ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Başkanım, oylamaya geçmeden bir şey daha söyleyeyim.
BAŞKAN YILMAZ TUNÇ - Sayın Emre, buyurun.
ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Şimdi, burası şöyle kritik: Bir defa somut olarak bir mal varlığına yönelik bunun herhangi bir suçta -sadece terörün finansmanı ya da kara parayla ilgili değil- kullanılacağına ilişkin somut bir bilgi başka bir şey ama peşine şüphe veya şüpheyi gerektirecek bir konunun bulunması, bu tamamen ayrı bir şey yani bu çalıştıramaz duruma gelir, birincisi bu. İki, dediğim gibi, önünüzdeki kararı görmedim. 2012 yılındaki Fransa'ya ilişkin bir karardan bahsediyorsunuz; mesela Fransa'da yaşanan bir olaya ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin verdiği ihlal kararından bahsediyorsunuz. Şimdi, bakın, böyle spesifik olarak çektiğiniz zaman bütünlüğü yakalayamazsınız.
Şimdi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin beklediği, çok daha somut olan bir şey var: Mesela Fransa'ya ilişkin bir ihlal karanını -daha güncel tarihli- ben size hatırlatayım: Fransa'da bir eylemci Sarkozy'nin -Cumhurbaşkanıyken- önüne geçiyor ve "Aptal Sarkozy" diye pankart açıyor. Fransa'da "Cumhurbaşkanına hakaret" diye bir hapis cezası yok, para cezası var. Sarkozy görüyor, şikâyetçi oluyor; birkaç yüz euro bir para cezası veriyorlar. Adam Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuruyor ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi burada "Normal bir vatandaş için hakaret olarak kabul edilebilir ama siyasetçiler biraz daha esnek olmalıdır; bunu ağır eleştiri olarak görsün." diyor ve ihlal kararı veriyor. Mesela hani böyle Fransa ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına büyük hassasiyet gösterdiğiniz için bunu da hatırlatma gereği duydum. Bunu genele yayarsanız Türkiye'de on binlerce dava mesela sırf bu alanda azalır yani gelin, o zaman o alanda da düzenleme yapalım.
Böyle içinden çekmeyin Abdullah Bey. Şu kanuna ilişkin en kritik madde ne desek, bu çünkü bu bir kapı açıyor. Bu Türkiye'deki savunma makamının -o deminki ilk konuşmamda anlattığım- o dengeyi, yargılamadaki bozulmuş olan dengeyi -silahların eşitliği ilkesi zaten bozulmuş durumda- iyice beter bir hâle getiriyor ve bu, bundan sonra yapılacak işlerin de yani devamında daha da kötü hâle sokacaktır avukatlık mesleğini. Onun için bence bunu bugün çekin yani burada danışacak da fazla da bir şey yok bence, çok net çünkü.