KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM ETHEM SEDEF (Yozgat) - Sayın Başkanım, değerli milletvekillerim, değerli Meclis personelimiz; hepinize hayırlı günler diliyorum.

Tabii, bütün söz alan milletvekillerimiz de bahsetti 13 Ocaktaki yapılan ortak basın açıklamasına bütün partilerin onayıyla... Tabii ki bunu ben de çok önemsiyorum ve mutlu oldum.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Sizin çok katkınız oldu. Siz hakikaten yani normalde...

İBRAHİM ETHEM SEDEF (Yozgat) - Herkesin katkısı oldu. Yani metin üzerinde arkadaşlarımız çalıştı...

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Toplantıda olmayan arkadaşlar için mini bir parantez açayım. Çok özür dilerim İbrahim Bey.

Normalde biz Başkanlık Divanı olarak belki ortak bir açıklama yapmazsak ama İbrahim Bey de Deniz Bey de Mustafa Canbey de Ravza Hanım da Zeynep Hanım da yani tüm vekiller böyle bir ortak yapalım bu açıklamayı diye... Çok güzel oldu bence.

İBRAHİM ETHEM SEDEF (Yozgat) - Evet, ben de aynı şekilde o tablodan çok mutluluk duydum. İnşallah ileriki çalışmalarımızda da ülkemiz adına, milletimiz adına ortak noktada hepimiz buluşuruz ve hayırlı hizmetler yaparız diye düşünüyorum.

Bununla birlikte Komisyonumuzun bir görev alanı da var. Bu görev alanının tabii, biz kısıtlanmasını istemiyoruz, sadece sosyal medyaya bağımlı olmasını istemiyoruz. "Dijitalleşme, dijital mecra" denildiği zaman her şey içine giriyor ve bu durumda da biz ülke olarak hangi pozisyondayız şu an? Mesela, kurumlarımız buraya gelip sunuşlar yapacaklar. En azından o sunuşları dinledikten sonra da bizler de ülke olarak hangi durumdayız yani şu an teknolojide ne durumdayız, adalet noktasında, iç işleri noktasında? En azından o sunuşları aldıktan sonra da bizim de belki önerilerimiz olacaktır bu konuda neler yapabiliriz diye. Tabii, ben de bu Komisyona girdiğim günden beri birazcık düşünmeye çalışıyorum, dijital mecralarla ilgili acaba ne yapabiliriz diye.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Yozgat'ta ne diyorlar Başkanım?

İBRAHİM ETHEM SEDEF (Yozgat) - Yani Yozgatlı tabii, işte, sosyal medya tabii... Bizim bütün hemşehrilerimiz diyelim yani sadece Yozgat için değil de, sadece sosyal medyaya bağlıyorlar da, ben bunun biraz daha geniş kapsamlı olmasını ilk baştan beri arzu ediyorum. Mesela, ben, Meclisimizde bundan önce çıkmış kanunların veya bundan sonraki çıkacak diğer kanunların da dijital bir bölümü var mı yok mu, ona bakmamız gerektiğine inanıyorum. Yani mesela "kadına şiddet" diyoruz, "çocuklarımızın korunması" diyoruz, bununla ilgili bizlerin sunacağı ek bir şeyler var mı diye düşünmeye çalışıyorum aslında. Mesela "Çocuklarımızın en korunaklı alanı ev." diyoruz ama evde de önüne interneti veriyoruz, her türlü şeyle karşı karşıya kalabiliyorlar. Yani genç kızlarımız o kamerayla belki kandırılabiliyor, belki o görüntüyle tehdit altına alınarak başka yaptırımlar uygulanıyor.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Allah korusun.

İBRAHİM ETHEM SEDEF (Yozgat) - Ya, bunun, ailenin, çocuğun siyaseti yok. Yani toplumun bütün kesimlerini, bütün partileri de kapsayan bir konudur, tüm milletimizi kapsayacaktır. Yani kurumlarımızdan sonra ben, aslında öneri olarak... Mesela "Şu yapılabilir mi?" Yani Millî Eğitim Bakanlığımızın müfredatına, çocuklarımıza ta küçük yaşta... Çünkü küçük yaşta artık internet... Her çocuğun elinde bir tablet, annesinin telefonu, babasının telefonu var artık, onu görüyorum. Acaba okullarda aynı rehberlik eğitimi gibi veya müfredata eklenebilir mi? İşte, internetin doğru kullanımı, etkili kullanımı ve zararları neler olursa... Mesela "Size şu şekilde yaklaşan birilerine cevap vermeyiniz." gibi "Çocuklarımızın eğitimine acaba bu interneti ve dijitalleşmeyi artık koyabilir miyiz?" gibi önerilerimizi de ben, buradan geniş açıdan ortaya koymamızın da milletimiz adına yararlı olacağını yine düşünüyorum.

Mesela bir terörle mücadele kapsamımız var. Burada da benim biraz önce "Çıkmış ve çıkacak kanunları da incelersek..." dediğim oydu. 24/12, en son, bütçeden sonra çıkan kanunda, 247 sıra sayılı terörün finansal yollarının önlenmesi diye bir kanun teklifi vardı. Orada da parti adına ben konuşma yapmıştım. Orada da ben, bir cümle olsun, çok genişe yaymadan dijital mecraları da biraz içine eklemeye çalıştım bir cümleyle. Mesela orada da aynen gene "finansal yollar" denildiğinde yani terörün propaganda, eleman temini veya gelir elde etme gibi birçok alanının da internet üzerinden artık yapıldığını... Yani mesela Suriye'de bir bela olan DAEŞ'in o çirkin görüntülerini, insanları katlederken görüntülerini dünyaya servis ederek, dijital ortamda bunu yapıp, servis edip reklamını yapabiliyorlar. Yani artık bir başka ülkeden dünyaya servis yapabiliyorlar. Yani bunu artık ülkemizde de "dijital terör" ismiyle alabiliriz, finansal yollarını -yine dediğim gibi- propaganda ve gelir yollarını dijital ortamda da engellemek için bir çaba hep birlikte yine sağlayabiliriz. Yani bunu ileriki dönemlerde beraber yapacağız. Tabii ki herkesin farklı görüşleri, kimlikleri var ama milletimiz için uygun olacak orta noktalarda da buluşmak için gayret göstereceğiz diyorum.

Ben, tekrar hepinize saygılar sunuyorum.