| Komisyon Adı | : | DİJİTAL MECRALAR KOMİSYONU |
| Konu | : | Sosyal mecralarda son günlerde yaşanan gelişmelerin değerlendirilmesi hakkında görüşme |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 26 .01.2021 |
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Sağ olun, çok teşekkür ediyorum, var olun Başkanım.
Hepinize çok teşekkür ederim.
Bütün milletimize, insanlığa Covid nedeniyle çekilen acıların bir an önce son bulması için temennide bulunmak ve herkese geçmiş olsun demek düşüyor bize. Çok şükür sağız, Allah bizi sevenlerimize bağışladı.
BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Çok şükür, çok şükür.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Öyle geldik, burada birlikteyiz.
Birlikte olmanın kıymeti bildirgeyle de ortaya çıkmış. Birlikte hareket etmek çok güzel bir şey ama daha çok insan tarihini aykırılıklar belirler, yani özgürlük arayışları belirler. Onun için, birlikte olduğumuz şeyleri çoğaltıp özgürlüğe doğru yol almak... Örneğin, ifade özgürlüğünü, halkın yönetime katılma hakkını çoğaltan dijital mecrayı, ifade özgürlüğünü gene aynı şekilde ve denetleme yetkisini çoğaltmak lazım.
Sayıştay üzerine çokça eleştiri var, onu bireyin kendi vicdanı ve denetimi çoğu zaman tamamlamaya çalışıyor. İfade özgürlüğü üzerine çokça eleştiri vardı; bunu teknoloji bize getirdi, sağladı ve bizim, hep beraber halkın yönetime katılması, özellikle, genç kitlelerin kendini yönetimin bir parçası hâline getirebilmesi noktasında sıkıntılarımız vardı. Bu Komisyon, bu tür yasal ihtiyaçları da geliştirecek, özgürlükten yana kucaklaştıracak bir işlev görecektir diye umuyorum.
Ayrıca biraz dejavu oldu, ben biraz eskimişim hakikaten.
BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Estağfurullah.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - 90'lı yıllardan "Komisyonlarda hani gel konuş, uzman olarak bilgi ver." denilen şeyler geldi aklıma. Şöyle bir şey söyleyeyim: 90'lı yıllarda, 90'lı yılların ortasında bir komisyon toplantısında -RTÜK yeni kurulmuş, televizyonlar üzerine araştırma yapmak çok moda- televizyon izleme alışkanlıkları kimleri kapsıyor diye çarpıcı bir sonuç vardı. Televizyon izleyen çocukların -dünyada 2'nci ülkeyiz televizyon başında çok vakit geçiren- yüzde 20'si -bazen kötü, bazen iyi- anne, baba yerine televizyonu koyuyordu. Soru şudur: Anne, baba nerede? O çocuk niçin anne, baba yerine koyuyor televizyonu?
Şimdi, bizim evde bir canavar var, cezaevinden sonra beni hayata bağlayan önemli şeylerden biri, 6 yaşında, Güneş abimiz.
BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Allah bağışlasın.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Oğlum Güneş'le pazarlık yapıyoruz, annesinin koyduğu bir sınırlama var, diyor ki: "Sen yarım saat oynayabilirsin o Brawl Stars'ı." Çünkü diğer çocuklarla birlikte oynanan bir oyun. Beş dakika daha uzatmak için "Baba taktiğe ihtiyaç var." diyor. Baba taktiğe ihtiyaç var demek, beş dakika onun yanında zaman kazanacağım, babayla beraber zaman kazanacağım demek.
Bizler uyumu yakalamak zorundayız. Şimdi, pedagoglarla da görüştüğünüzde göreceksiniz, medya yöneticiliğim zamanında da bunları çok yaptık; örneğin intihar haberi vermek bir başkasını intihara çağırmak demek. Ama vermediğiniz zaman da başka sonuçları görmezden geliyorsunuz demek. Nasıl verileceğine dair üslup ve yöntemleri konuşmak gerekiyor. Köprüde intihar haberlerine karşı çıkmıştım -o zaman Reha Bey vardı, Reha Muhtar- canıma okumuştu.
BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Kulakları çınlasın.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Böyle, annem bana bir gün telefon etti "Oğlum, yanağın koptu artık." dedi. Böyle, bir yanağımdan alıyor, "Sen bu işleri bilmezsin." hop, öbür tarafa gidiyor, geri geliyor. Köprüde intihar haberlerini kestik, intihar sayısı azaldı.
BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Azaldı.
AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Bizim yapacağımız şeyler toplumu derinden etkiliyor ama burası ne anadır ne babadır; ben size söyleyeyim. Burası bir komisyondur, bu olaylar da gelir geçer, bizler de gelir geçeriz; önemli olan şey kaldığımız süre içerisinde ülkeye, insanlığa katkı sunabilecek faydalı işler yapmak.
Hepinize çok teşekkür ediyorum, başarılar diliyorum.
Başkanım, ayrıca çok teşekkür ediyorum.