KOMİSYON KONUŞMASI

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Hocam, tabii, ben de teşekkür ediyorum hem konunun bütünü için hem de özellikle yapay zekâ konusundaki uzmanlığınız ve önerileriniz için.

Tabii, benim birkaç sorum olacak bu konuda; bir tanesi: Ben de bir dönem akademide yapay zekâyla ilgilenmiştim ki o dönem uzman sistem uygulamalarına girmiştim.

PROF. DR. ABDUSSAMET ARSLAN - Ekspert sistemleri vardı...

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Evet.

Tabii, yapay zekânın bir insan gibi düşünebilen, davranabilen; robotik falan da dâhil içerisinde yapay sinir ağları, bulanık mantık gibi konular... Bu çerçevede bunun alt dalları olarak önemli bir karar verme sürecinde insan gibi, insan zekâsına benzer bir şekilde karar verebilen makineler aslında. Şimdi, deterministik değil bahsettiğiniz değil mi?

PROF. DR. ABDUSSAMET ARSLAN - Doğrudur.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Yani "Höristik" dediniz zaten. Yani, daha çok deneme yanılmayla da belirlenen bir karar süreci ama öğrenerek. Yani, yeni şeyler bunun üzerine katarak ve üzerine önceki bildiklerini bir kütle olarak tutup onun üzerine yeni bilgiler katarak bu sürece katkı koyuyor, insan zekâsına yaklaşmaya çalışıyor.

Mesela, bir örnek verdiniz, sunumuzun bizdeki 17'nci sayfasında geçiyor. Binada oturana sorular sorulması "Kapı ya da pencere köşelerinde oluşan çatlaklar, binanızda devam eden çatlak oluşumu var mı, binanızda gözlemlenebilir eğilme var mı?" vesaire gibi... Sonra bu durumun uzman olmayan, hatta inşaat mühendisi bile olmayan insanlarca görsel, basit bilgilere göre tespit edilmesi; bunların merkezdeki bir bilgisayar yardımıyla, yapay zekâ testiyle, analiziyle, teknikleriyle "yeterli" "kararsız" "yetersiz" gibi birtakım sonuçlara varılması...

Şimdi, benim sorum şu: Bir inşaat mühendisi de binada gözlem yapabilir, gözle görerek bina hakkında bir fikir sahibi olabilir. Bir doktorun hastasına baktığında hastanın solgunluğu, rengi, sesi vesaire gibi belirtiler vardır ve soru sorarak bazı bilgiler edinebilir ama mutlaka -kan testine, idrar testine, MR, tomografi veya ultrason gibi- doğru karar verebilmek adına birtakım analizler ve testlere de ihtiyaç duyar. Şimdi, sadece gözleme dayalı ve mühendis de olmayan kişilerin anketör gibi soruların yanıtlarını alan kişiler... Tabii, onlar sadece aracı, onlar karar verici değil, burada karar verici olan yapay zekâ bilgisayarı. Böylesi hayati bir konuda yeterli ve doğruluk hassasiyeti konusunda nereye varabilir, ne kadar doğru bir noktaya varır şu gün için diyorum çünkü sonuçta bu binanın belki yeniden yapımı, yıkımı vesaire gibi çok önemli bir karar verilecek; birincisi bu.

İkincisi de, bu sorular ancak bir yerde deprem olduğu takdirde, önemli ve ciddi bir deprem olduğunda aldığınız yanıtlara göre bina hakkında size bir fikir verebilir. Ama öyle büyük bir depremin olmadığı bir yerde binanın yapı sağlamlığını bir karot testi, normal bir binanın yapı sağlamlığına dair yapılan diğer testler "nondestructive" yöntemler vesaire gibi birtakım cihazlar kullanılarak yapılan testler, betonla ilgili, demirle ilgili, kolonlarla, kirişlerle ilgili... Bunları yapmadan nasıl bir sonuç üretir? Çünkü bu sorular ancak bir deprem olduysa o depremde sağlam kalmış bir binadaki durumu tespit etmek için yapılacak sorular ama böyle bir durumla karşılaşmamış yapılar için de bu yapay zekâyla nasıl bir süreç, nasıl bir sonuca varılabilir diye düşünüyorum, aklıma geliyor; onu özellikle sormak istedim. Tabii, bir inşaat mühendisinin sizin önerdiğiniz bu yöntemi kullanırken bunun yerine inşaat mühendislerinin gözlem yapabilecekleri... Yani insan gibi düşünen değil, ona bir benzetişim yapmak değil, onun gerçek insanı olan uzman kişilerin yapmasını nasıl karşılaştırırsınız? Ben, bu birbiri arasında bir yorum yapmak istemem -haddimi de bilirim- sizin bu konudaki yorumunuzu öğrenmek isterim.

Teşekkür ederim.

PROF. DR. ABDUSSAMET ARSLAN - Estağfurullah. Çok teşekkür ediyorum çok güzel bir soru.

Aslında sunumu böyle hızlı yapınca, bir de çok fazla sayıda konu oldu. Sadece o bilgisayar kısmı sunumun yüzde 20'si falandır herhâlde, hatta o kadar bile değildir. Buraya yoğunlaşacağımı bilsem birazcık daha orada detaylı sunum yapabilirdim, o benim aslında hatam diyelim. Şöyle: Hızlı anlattığım zaman konuyu ancak çerçevesini çizmek için -zaman kısıtlı olduğu için- anlatabildim. Aslında, bu, 2-3 aşamalı bir program, program değil aslında. Bu bir defa elimizdeki envanteri belirlemek için olabilecek en hızlı yöntem; koydum kenara. Yani elimde ne var benim, 100 tane binanın kaç tanesi yeşil, hakikaten bir sıkıntısı, sorunu yok, kaç tanesinde şüphe var birazcık, kaç tanesinde de ciddi sorun var? Bu, bir.

İkincisi: Burada depremle ilgili şeyde envanter çıkarırken depremde yetersiz olan binaların çok büyük bir çoğunluğunda deprem olmadan da az da olsa mutlaka hasar gözleniyor, mutlaka oluyor. Yani dikkatli baktığınız zaman, özellikle çatlaklar, duvar çatlakları, sıva, "sıva çatlağı" diye tabir edilen taşıyıcı sistemi ayrılmaları, buna benzer ayrılmalar veya farklı şeyler mutlaka oluyor. Dolayısıyla da bu 1'inci envanter çıkarma aşamasında yüzde 100 sonuç alırız diye düşünüyorum; bu, bir. İkincisi, yapay zekâya sadece burada, başlangıçta güvenmeyeceğiz zaten, daha detayı olursa, onun alt ve üst sınırlarını belirleyen klasik yazılımlar olacak. Yani eğer bu değerin dışına çıkarsan şunu bir daha kontrol et gibi mesela. Buna benzer sınırlamalar koyacağız yani teknik olarak o güvenilirlik sınırının içinde kalacağında mutlaka olur. Ama -dediğim gibi- ilk günkü yaptığımız yapay zekâyla bir yıl sonraki arasında müthiş bir fark çıkacak bir kere, onu hepimiz biliyoruz, siz de biliyorsunuz, konuya yakın olan birisi olarak, çalışmış birisi olarak takdir edersiniz.

Yani alt ve üst limitleri belirledikten sonra, 2'nci aşamada gri bölgeye düştüğü anda işte o zaman mühendislerimiz devreye girecek. Bu bilgisayar programının yapacağı bir şey yok orada artık; bu kadar iddialı, her şeyi halledecek bir şey değil, o, 3 aşamanın 1'incisi sadece; bu sunduğum kısım. Orada, bu binaya birisi gelecek, onunla da ilgili hızlı yöntemler var. Mesela kolonlardaki kesitlerde, içeride donatı ne kadar, ne değildir? GPR kullanmaya başladık şimdi, çok da güzel sonuç aldık. Hatta ben bunu İstanbul Büyükşehir Belediyesine proje teklifi olarak vermiştim, çok az ilerleyip tekrar bıraktık, bayağı uzun yıllar önce. Minibüsün üzerine koyduğumuz bir Ground Penetrating Radar yani yeraltı radarıyla çünkü yenileri çok yeni çıktı... O tarihlerde Yeni Zelanda'dan bir cihaz getirmiştim, yurt dışından yeni gelmiştim, kapasitesi düşüktü, şimdi mesela, 20 metre derinliği görebilen GPR'lar var yani minibüsün içerisine koyuyorsunuz, sokakta giderken binanın yatay kesitini alıyor; buna benzer hızlı yöntemler var. Artı -sizin de söylediğiniz gibi- tahribatsız yöntemler "nondestructive test" yöntemleri yine kullanılabilir güvenilirlik sınırları içerisinde bunlar. Aynı şekilde -dediğim gibi- burada işte mühendisimiz zaten o 2'nci ve 3'üncü aşamada devreye giriyor. Ha, eğer gerçekten yetersiz çıkmışsa da zaten mühendisin elinden çıkması gerekiyor projenin, diğer denetimlerin ve diğer şeylerin. Yani arka arkaya olması gereken o 3 blokun sadece 1'incisinden bahsediyorum ben burada; karar. Bu, bina nedir, nasıl bir binadır? Çünkü elimizde şu anda hiçbir şey yok. Ama böyle bir programda dediğim gibi, birazcık da eğitimle, bilgisayarı eğiterek vesaire falan tekniklerle ve klasik bilgileri de kullanarak tabii ki aynı zamanda, bu tamamen yapay zekâ da olmayacak, her şeyimizi de ona emanet etmeyelim. 1'inci değerlendirme en azından biz, çok süratli bir şekilde Türkiye'nin her tarafındaki yapay envanterine çıkarabilme şansı verecek bize. Diğerleri için farklı çözümler var, demin söylediğim gibi, çok süratli karar alınabilecek... Ben 5'inci katla çok fazla ilgilenmiyorum, bana lazım olan zemin ve bodrum kat, onu da sokaktan geçen bir cihazla, kat seviyesini de uydudan aldığım görüntüyle, kaç kat olduğunu veya tapudaki bilgilerden alarak çıkabiliriz ve oradan da bir yaklaşık, o da yaklaşık olacak yine -dediğiniz gibi- ondan sonra mühendis devreye girecek artık. Biz en başta -çok affedersiniz- hamallık işini, sokak işini bilgisayara yaptıracağız, mühendise değil de ama esas mühendislik işini yine mühendis yapacak.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Bir karar destek sistemi.

PROF. DR. ABDUSSAMET ARSLAN - Karar destek sistemi gibi, aynen öyle.