KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Evet, teşekkür ediyorum.

Tabii, Sayın Hocamıza teşekkür ediyorum sunumları dolayısıyla, aynı zamanda konu hakkında etkin ve yetkin bir değerli akademisyen olması vesilesiyle.

Şimdi, tabii, Belediye Kanunu, belediye tanımını yaparken "Karar organları seçmenler tarafından belirlenen, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisidir." der. Karar organı seçmen tarafından belirlenmeyip atanınca bazı sorunlar da beraberinde gelir, bu da doğal olarak bu anlamda birçok belediyede karşımıza çıkıyor olabilir. Fakat ben şunu söylemek istiyorum: Tabii, Sayın Hocamız... Van Büyükşehir Belediyesinin deprem sonrasında yaptığı çalışmalar konusunda bir sunum başlığı var ama içerisinde tabii çoğunlukla imar planları ve buna yönelik çalışmalar görüyorum.

Van depremi, hepimizin yüreğinde gerçekten çok büyük, acı izler bırakan bir depremdi. Ben o dönem Belediye Başkanıydım, depremin ertesi günü de Van'daydım hatta Erciş'te o yıkımı yerinde bizzat görmek, şahit olmak durumunda o acıyı yaşadım. Tabii, belediye olarak, Van ilimizle, Vanlı kardeşlerimizle dayanışma içerisinde elimizden geleni o dönem yaptık -bu ortam onun yeri de değil ama- çok büyük bir yıkımdı Van. Van depreminden alınacak çok ders var; bu dersleri burada konuşup görüşebilmeyi dilerdim. Van'ın belleğinden, Van'ın geçmiş deneyimlerinden, tecrübelerinden yararlanmak isterdim. Van'da yapılan sadece birtakım plan değişiklikleri, imar plan çalışmaları değil, kentsel dönüşüm çalışmalarının görselleri değil ama bize yol gösterici, Komisyonumuza yol gösterici önerilerde bulunulmasını arzu ederdim. Bugün, Allah korusun, Van'da bir deprem olduğunda Van Büyükşehir Belediyemiz hazır mı? Bunu duymak isterdim. Hangi personeliyle, araç gereciyle, hangi organizasyonel yapısıyla hazır? Bunu görmek ve duymak isterdim. Dolayısıyla, yani belediyeler; siyasi kurumlar, kamusal kurumlar olmasına rağmen karar organları siyasi olan tek kamu kurumudur çünkü seçimle gelenler halkına karşı bir sorumluluk hissederler. Bu, sorumluluk hissedilmiyor demek anlamına gelmesin sözüm ama tabii daha hassas, daha duyarlı... Çünkü bir daha seçilmek için gereğini yapmak durumundalar; öyle olmayınca birtakım yanlış anlaşılmalar da olabilir bu sunumla ilgili.

Şimdi, Sayın Başkanım, ben buradan şunu söylemek istiyorum: Bakın, belediyelerimizde -az önce Kocaeli Büyükşehir Belediyemiz, ondan önce Sakarya Büyükşehir Belediyemiz, dün İstanbul Büyükşehir Belediyemiz, özellikle büyükşehir belediyelerimiz ve bu depreme hassas durumda olan diğer birçok ilçe belediyemiz de dâhil olmak üzere- keyfiyete dayalı bir çalışma yöntemi anlayışı pek doğru olmayacak bu depremle ilgili diye düşünüyorum; yani bu konuda belediyelere bir kanunla zorunluluk getirmek... Ama onu da arkasından ciddi bir şekilde takip ediyor olmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Sözümü burada -anlaşılmıştır herhâlde- sonlandırmak istiyorum.

Teşekkür ederim.