KOMİSYON KONUŞMASI

ATİLA SERTEL (İzmir) - Sayın Genel Müdür, hoş geldiniz. Arkadaşlarınızla birlikte çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Aynı zamanda, çok yararlandığımız sunumdan da bazı sorularım olacak geneli üzerinde konuşurken.

Diğer önerilerde 8.2.1; "BOTAŞ'ın stratejik finansal yönetiminin iyileştirilmesi bakımından..." diye başlayan "...borçlu müşteriler üzerindeki kredi riskinin etkin bir şekilde yönetilerek aksamalara fırsat vermeyecek aksiyonların alınması..." diye devam eden şu öneri... Siz de yanıtınızda "2018 yılı içinde piyasalarda yaşanan dalgalanmaya bağlı olarak çeşitli müşterilerin tahsilatlarında aksamalar meydana gelmiştir." demişsiniz. "Söz konusu müşterilerden alacağın tahsil edilmesinin en hızlı yöntemi sulhla yapılan tahsilat olmaktadır." demişsiniz. Bu konuda, tabii, bu sulh yoluyla yaptığınız tahsilatta artış oldu mu, hâlâ alacak baki mi yoksa daha mı çoğaldı, bize o konuda ayrıntılı bilgi verirsiniz umarım.

Burada, finansman giderlerinin de yıldan yıla devasa bir şekilde büyüdüğü görülüyor; 2017 yılında 62 milyon iken 2018'de 905 milyona ulaşıyor. 2019 yılında ise bir önceki yıla göre yüzde 270 olarak artmış ve 2 milyar 491 bin TL gibi çok ciddi bir boyuta ulaşmış. Sayıştay 2019 yılındaki giderlerin 2018'e göre yüzde 65 artarak 7,1 milyar TL'ye geçtiğini vurguluyor. Yine "Rutin yatırım faaliyetleri kapsamında Dünya Bankası ve Asya Altyapı Yatırım Bankasından 1,2 milyar dolar tutarında kredi kullanılmış olup önceki dönemlerden devredilen proje kredisi bakiyesi 92,2 milyon dolarla birlikte toplam 1,3 milyar dolar yatırım kredisi bakiyesi bulunmaktadır." deniliyor Sayıştay raporunda. Ağır bir finansman sıkıntısı içinde olan kurumun çok sayıda borcunu da ödeyemediği, alacaklıların açtığı davalar ve yapılandırmalar nedeniyle ciddi rakamlara varan faizler ödediği de ifade ediliyor.

Şimdi, benim sorularım şunlar; bunları açıklarsanız bu konuda Sayıştaya da, bize de, Komisyona da gerekli bilgileri vermiş olursunuz: 2018 yılından günümüze dolar kurunda ciddi bir yükseliş oldu; dolayısıyla, sizin kredi ödemeleriniz de 2-3 katına kadar çıktı sanırım. 2018 yılından günümüze kadar, dövizdeki yükseliş nedeniyle sizin şirketin TL bazında ne kadar zararı oldu? Bunu rakamsal olarak talep ediyorum.

Döviz üzerinden alınan yüklü kredilerin ödenmesinde siz sıkıntı yaşadınız mı bu süreç içerisinde? Takibe düşen krediniz oldu mu? Onu da soruyorum.

Mevcut kredileri ödemek için çeşitli faiz oranlarından başka borçlanmalara gidildiği de ifade ediliyor. BOTAŞ olarak hangi ülkelerden, hangi faiz oranlarıyla, ne kadar kredi kullandınız? Bunları bilmek istiyoruz.

Günümüz itibarıyla, şirketinizin döviz ve TL bazında kredi borcu ne kadardır? Günümüz itibarıyla ödeyemediğiniz veya yapılandırdığınız borç tutarı nedir? Bu yapılandırmalardan dolayı, esas borcunuz haricinde kurumun kasasından çıkacak fazla bir para var mı, varsa ne kadar?

2020 yılında finansman giderleriniz ne oldu?

Bir de, diğer önerilerden 8.2.5 olan... 17'nci sayfada "Yapım işleri sözleşmelerine girdi oluşturmak üzere, yapım işi ihaleleri öncesinde sözleşmeleri imzalanan mühendislik çalışmaları tamamlanmadan yapım işleri ihalelerine çıkılmaması..." diye bir önerisi var Sayıştayın. Burada da, Marmara Ereğlisi Terminali send-out kapasitesinin artırılması yapım işinde bazı sıkıntılar olduğunu ifade etmiş Sayıştay, "Bu iş artışından kaynaklı 5 milyon 300 bin liralık farkı ödemeyin." diye de size ikazda bulunmuş çünkü söz konusu yüklenicinin talep yazısında, iş artışı fiyat farkı icmali olarak 5,3 milyon TL'nin talep edilmekte olduğu, BOTAŞ'ın bünyesinde fiyat farkı hesabının hazırlanmadığı, bu durumda yüklenici talebi olan 5,3 milyon TL'lik fiyat farkının ödenmesinin uygun bulunmasına yönelik karar aldığı belirtiliyor. Detaylar 2018 yılı Sayıştay Raporu'nda tüm ayrıntılarıyla anlatılıyor; dolayısıyla, bu işte bir eksiklik, aksaklık ve sıkıntı olduğu da Sayıştay raporlarına göre belli. Sayıştayın "Ödemeyin." uyarısına rağmen bu ödemeyi yaptınız mı?

Yine, benim tespitlerime ve duyumlarıma göre, BOTAŞ'ın ihale ettiği çok sayıda işin ihaleyi alan firmaca alt taşeronlara verildiği söyleniyor. Yani firma ihaleyi BOTAŞ'tan alıyor, kimi zaman aldığı işe hiç bulaşmadan daha ucuz fiyatla alt taşerona veriyor, bu işten alt taşeron da para kazanıyor doğal olarak; bu durumda, BOTAŞ'ın, ihaleleri yüksek fiyatlardan verdiği gibi bir sonuç çıkıyor ortaya. Siz "2.700 kişiyle çalışıyoruz." diyorsunuz ama alt taşeronunuz var, taşeronun alt taşeronu var; yani, böyle bir silsile devam ediyor. Şeyi söyleyeceğim: Bu öneride, ihalelerde aksaklık ve eksikliklerin kurumun kasasından fazla para çıkmasına neden olduğu belirtiliyor. Şimdi, sormak istiyorum: Yani, BOTAŞ tarafından ihale edilen kaç işte asıl yüklenici ve onun alt taşeronları olarak çalışanlar kimlerdir, hangi firmalardır? Kaç işçi bu işlerde görev görmektedir?

Benim diğer bulgular üzerinde konuşmak istediğim şu; sizin sunumunuzda bir şeye takıldım, o önemli bence: "70 merkeze önümüzdeki yıl doğal gaz vereceğiz." dediniz. O 70 merkezi yazılı olarak bize bildirirseniz... Çünkü sunumunuzu Sayın Başkan sürekli kestiği için, siz belki söyleyecektiniz, söyleyemediniz; onu öğrenmek istiyorum.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sataşmadan dolayı söz almayacağım Sayın Sertel.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Ama sunumda yaptığınız bir şeyi, oradaki fiyatlar konusundaki şeyi de söyleyeyim: "Türkiye 2,13 lira; Sofya 5,62 lira; Roma 7,7 lira; Berlin 6,05 lira; Amsterdam 10,13 lira; Londra 4,2 TL." dediniz, TL bazında, metreküp açısından. Dolar açısından değil, Türk lirası olarak metreküp fiyatlarını verdiniz.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Sayın Vekilim, bunu geneli üzerinde de konuşabilirdiniz.

ATİLA SERTEL (İzmir) - O bitti, bitti. Şimdi, geldim buraya kadar, bitireyim.

BAŞKAN MUSTAFA SAVAŞ - Peki. Geneli üzerinde konuşmayacaksınız demek ki.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Ama Almanya'da bir asgari ücretli bir aylık maaşıyla 2.354 metreküp doğal gaz alabiliyor, Türkiye'de asgari ücretli 1.326 metreküp yani yarısı kadar. İngiltere'de bir asgari ücretli İngiliz 4.080 metreküp doğal gaz kullanabiliyor, Türkiye'de 1.326 metreküp. Yani, baktığınız zaman, kazandığına göre dörtte 1'ini kullanıyor; bizim bir asgari ücretlimiz bir İngiliz'in dörtte 1'i kadar doğal gaz harcayabiliyor. O yüzden, doğal gaz fiyatları Türkiye'de ucuz gibi görünüyor ama maaşlarla kıyaslandığı zaman oldukça yüksek olduğunu belirtmek istiyorum.

Teşekkür ederim.