VECDİ GÜNDOĞDU (Kırklareli) - Öncelikle, sunumunuz için ben de teşekkür ediyorum Sayın Bakanım.

Şimdi, "iklim krizi" diyoruz, "iklim değişikliği" diyoruz ama tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de artık bir iklim krizine şahit oluyoruz ve bütün uzmanlara, aynı zamanda da ulusal dereceleri yüksek olan tüm organlara baktığımızda 2030'dan sonra da Türkiye'de ciddi anlamda bir kuraklık tehlikesinin ve su krizinin de geleceğini görmekteyiz. Evet, bugüne kadar yapılanlar bir nebze çare oldu ama bundan sonra yapılacak olanları da işte burada, hep beraber, değişik, farklı siyasi görüşten arkadaşlarla oturup, gerçekten ileriye dönük olarak, hiçbir siyasi durumu ortaya koymadan, çocuklarımız için, hatta doğmamış torunlarımız için bir şeyler yapmak zorundayız. Az önce diğer arkadaşlar da bahsetti, zaten biz Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak buna hazırız. Sevgili arkadaşımız da biliyor, Çevre Komisyonunda oy birliğiyle -bakın "oy çokluğuyla" demiyorum- almış olduğumuz kararlar da Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun bu konudaki niyetini de göstermektedir Sayın Bakanım.

Şunlara biraz dikkat çekmek istiyorum: Az önce bir önerge verdik, biraz tartışma oldu ama bu vermiş olduğumuz önergelerin en azından isimler bazında, peşin fikirli olmadan, niyet okunmadan değerlendirilmesini bir defa istiyoruz; bunu söyleyeyim Sayın Bakanım çünkü orada, verdiğimiz isimlerde saha çalışmalarını her konuda yerine getiren akademisyenler var, hatta bunlarla da hafta sonu bizim görüşmelerimiz oldu. Bunlar, yine, İzmir'de ve diğer yerlerde de belediye başkanlarımıza ve isteyen herkese de birtakım sempozyumlar da düzenledi ve onları da gördük.

Aynı zamanda, Ergene konusu gündeme geldiğinde, sizin sunumuzda biraz hızlı geçtik Sayın Bakanım. Tabii ki Trakya'da, baktığımızda, birçok belediyenin şu an Devlet Su İşleri tarafından kimisi beş yıl, kimisi altı yıl, kimisi yedi yıl önce yapılmış olan sıvı atık tesisleri var; bunları görüyoruz. Orada da belediyelerin kullanmama olayı yok, belediyeler zaten kullanıyor ama oradaki sıkıntı, maalesef büyük şirketlerin, özellikle Trakya'nın göbeğindeki büyük şirketlerin, büyük firmaların Ergene'ye yakınlığıyla ilgili fabrikalarında atık tesisi olmasına rağmen kullanmamalarından kaynaklanan birtakım sıkıntıları yaşıyoruz. Bizim, öncelikle buna benzer tedbirleri daha iyi almamız gerektiğini ben düşünüyorum.

Artı, yine, iklim krizi diyoruz; bu iklim krizi kendi kendine çıkmıyor arkadaşlar. Yani bu gökten zembille de inmiyor, insanoğlunun yapmış olduğu hatalardan kaynaklanan durumlar bunlar ve buna bakarken yine burada eş güdümle özellikle çevre ve şehircilikle gitmemiz gerektiğini düşünüyorum. Niye? Baktığımızda, Karadeniz'de, İç Anadolu'da, Trakya'da, Ergene'nin olduğu kısımlarda, Istranca Dağları'nda, tamamında madenlere hatta, "ÇED'e gerek yoktur" diye verilen raporlarla birtakım su havzalarının dinamit patlatma yönetimiyle yok olması sağlanıyor. E, öbür taraftan baktığımızda, kesilen ağaçlarla da yağmurun aşağıya düşmesi engelleniyor. Bunlarla paralel olarak buradaki durumu getirirsek ben daha iyi olacağı kanısındayım.

Sizlerle paylaşmak istediklerim bunlardı. Ben, bir kez daha sunumunuz için teşekkür ediyorum. İnşallah, sizlerle beraber daha uyumlu olacağız, o uyumu da göstereceğiz.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Evet, teşekkür ediyorum. Güzel bir çalışma yaparız inşallah.

VECDİ GÜNDOĞDU (Kırklareli) - Sağ olun, Sayın Bakanım.