KOMİSYON KONUŞMASI

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Teşekkür ederim.

Ben de Ünal Bey gibi aynı şekilde... Tabii ki bu anlaşmanın buraya gelmiş olması, ki gecikmeli bir şekilde... Bakın, 2014'te imzalamışız. Anlaşmanın genel gerekçesine baktığınızda, ülkelerin 2020 yılına kadar bazı ürünleri şu noktaya, bu noktaya getirmesi diyor. Biz 2021'de Komisyona getirebilmişiz. Süratle Parlamentodan geçirmemiz gerekiyor. Benzer şekilde de Paris İklim Anlaşması'nı da bence süratle yine Komisyondan ve Genel Kuruldan geçirerek hayata geçirmemiz gerektiğine inanıyorum.

Ben, bir konuya dikkat çekeceğim. Sayın Enerji Bakanlığı temsilcisi dedi ki: "Bir tane maden var." Ancak anlaşmanın ekleri olsun, bu Minamata'yla ilgili sivil toplumun yürüttüğü kampanya olsun, oraya baktığınızda, sadece cıva madeni üretmekle çevreye zarar vermiyorsunuz. Mesela "Cıva ve cıva bileşiklerinin atmosfere emisyonlarının noktasal kaynak listesi" diye bir ek var, diyor ki: "Kömürle çalışan elektrik santralleri, kömürle çalışan endüstriyel kazanlar, demir dışı metallerin üretiminde kullanılan döküm ve pişirme işlemleri, atık yakma tesisleri..." Şimdi, buralar var. Ayrıca, yine, altın madenciliğinde biliyorsunuz cıva kullanılıyor ve hep, işte, biz Türkiye'nin birçok yerinde -eminim ki değerli milletvekillerimizin seçim bölgelerinin olduğu birçok yerde, ki Eskişehir'de var mesela- bu çok kaygı uyandırıyor. Dünyanın değişik yerlerinde bu tür madencilik yapılırken oluşturulan, "atık göleti, barajı" deniyor biliyorsunuz. Onun içinde hep siyanürden bahsedilir ama işte, orada birçok madenin, zehirli madenin atığı orada oluyor. Onların toprağa sızması, suya sızması en büyük felaket olarak adlandırılıyor. Dünyada bunun üzücü örnekleri de yaşandı maalesef ve biz her seferinde diyoruz ki, tabii ki madenciliğe karşı değiliz ama bu şekilde özellikle altın meselesinde ve kömürlü termik santraller konusunda, burada işte, insan sağlığına, doğaya, hayvan sağlığına, tarıma, toprağa zarar verilmemesi lazım. Ama gördüğümüz kadarıyla buna pek riayet edilmiyor. Bu ÇED raporları olsun ve diğer onaylar olsun, basmakalıp bir şekilde onaylanıyor ve gerçekten çok büyük doğal felaketlerle karşı karşıya kalma riskiyle birçok yöremiz yani ben Eskişehir'den bahsediyorum ama Balıkesir'i katın, işte, Kütahya'yı katın, sizlerin bölgesinde de vardır. Bu noktada, bizim, gerçekten eğer denetimse denetimlerin maksimum şekilde yürütülmesi lazım ve insanların yaşam alanlarına ve onları, yaşam alanlarını besleyen işte, su projelerine vesaire yakın bölgelerde bu madenciliğin yapılmasına izin verilmemesi lazım.

Çok teşekkür ediyorum.