MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Buna göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı devlete ait bölgelerde Kıyı Kanunu'na uyarak ve çevre ve doğal özelliklerini bozmadan ücretsiz giriş yapılabilen günübirlik konuklamaya imkân veren tesis yapabilecek. (2)'nci fıkrasında ise Bakanlık 2634 sayılı Kanunu'nun 9'uncu maddesinin (b) bendine atıfla tesislerde yapılacak işlerin Bakanlık tarafından yapılması durumunda ağaçlandırma ve bakım bedeli ile Orman Köylüleri Kalkınma geliri ödenmemesini hüküm altına almaktadır.

9'uncu maddenin (b) bendi "Kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ile turizm merkezleri sınırları içinde ve bu bölge ve merkezlere hizmet verecek alanlarda, turizmin gelişmesi amacıyla yol, su, kanalizasyon, atık su arıtma tesisi, katı atık bertaraf tesisi gibi altyapı yatırımları Bakanlıkça da yapılabilir, yaptırılabilir, bu amaçla ödenek aktarılabilir." denmektedir. Hâlbuki bu tarz işler Bakanlığın değil, yerel yönetimin kontrolünde olması veya yerel yönetimlerle koordineli çalışılması daha sağlıklı sonuçlar verecektir. Bakanlığın buradaki rolü denetleme olmalıdır. Bu madde yerel yönetimlerin gelir ve özgün yönetimlerini sekteye uğratmaktadır. Özellikle turizm bölgelerinin bir çoğunun iktidar elinde olmadığı düşünüldüğünde kıyı kesimlerin en büyük gelir grubunu oluşturan turizmin tüm gelirlerinin merkezî yönetime gelmesi hedeflenmektedir.

Yine, üçüncü fıkra, Bakanlığın tüm yetkileri tekel hâline getirmesinin ispatı niteliğindedir. Bakıldığı zaman, çadır alanlarının dahi nasıl olacağını hüküm altına alırken diğer yandan Turizm İşletme Belgesi'nin alınmış olmasın yeterli görecek ve yerel yönetimleri tamamen tasfiye edecektir. Açıkça anlaşılacağı üzere bu madde yerel yönetimlerin hüküm ve tasarrufunu tamamen elinden almakta, karar ya da denetim mekanizmasına dâhil etmemektedir.

Teşekkür ediyorum.