KOMİSYON KONUŞMASI

OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkanım, bu olağanüstü toplantı konusunda sizleri fazla hassas gördüm ben. Sonuçta, İç Tüzük'ten kaynaklanan bir hakkı teslim ediyoruz, yeterli sayıda imza veriyoruz ve diyoruz ki toplantı olağanüstü olarak toplansın. Şimdi, toplantının olağanüstü toplanmasına engel bir durum var mı? Sizin ifadenize göre, 35'inci maddede siz bir yorumda bulunuyorsunuz ve diyorsunuz ki: "Bu aslında Komisyon gündemiyle ilgili değildir." Tamam, bu ayrı bir şey, sizin bu değerlendirmeniz ayrı bir şey, aynı görüşte olmamakla birlikte. Ama burası üzerinden "Bana önceden söyleseydiniz, şifahi olarak bilgi verseydiniz." ya da "Medyada bu daha önce dile getirilmeseydi." Yani bu cümlelerin, aslında, Türkiye siyasetindeki etkisini uzun süre önce yitirdiğini herhâlde buradaki herkes teslim edecektir. Yani "trol" ve "troliçe" kavramlarının üretildiği ve yaygın bir şekilde kullanıldığı bir ülkede yaşıyoruz. Keşke sizin o nezaketinize uygun bir siyasi hayatımız olsa ama maalesef, o siyasi hayatımızdan uzun zaman önce feragat etmiş durumdayız.

Bir başka nokta: Gerçekten de parlamenter denetimin yapılmasına imkân sağlayacak bir alan açmaya ihtiyaç var. Dikkat ederseniz, meseleyi biz bir siyasi parti meselesi olarak ele almadık, öyle ele almak gibi bir niyetimiz de yok. Nerelerde varsa, sadece belediyeler olmayabilir, belediyelerin dışındaki alanlarda da bu tür bir suistimal ortaya çıkmış olabilir şu anda bilmediğimiz ama incelendiği zaman belki ortaya çıkabilecek, dolayısıyla oralarda da bu denetimin, bu incelemenin yapılmasının doğru olacağı kanaatindeyiz. Parlamenter denetimin yapılmasının koşullarını bence artırmak lazım çünkü siz de takdir edersiniz ki uzun bir süredir Meclis Genel Kurulu bu tür konuların konuşulabildiği, üç dakikalık söz alıp konuşulabildiği ama araştırma komisyonunun, mümkün değil, kurulamadığı, oylamayla reddedildiği, hâkim partilerin yani Mecliste çoğunluğu bulunan partilerin bu konudaki araştırma önergelerini kabul etmediği, bakanlıkların soru önergelerindeki sorulara cevap vermediği bir Türkiye'deyiz. Şimdi, böyle bir alanda işin konuşulabileceği alanların, mecrayı açmak lazım, bununla ilgili de gerçekten bir sıkıntı varsa o sıkıntının konuşulabiliyor olması lazım diye düşünüyorum.

Bence sizin o ifadeniz, hani, İçişleri Komisyonuyla beraber bu konunun ele alınması, bugün, işte, Avrupa Birliği Uyum Komisyonuyla bir toplantı yapılabiliyor olması, bunları iyi şeyler ama ben o toplantının gerçekleşeceği kanaatinde değilim. Geçmiş pratiklerden görmüş olduğum kadarıyla, bu meselenin İçişleri Komisyonuyla beraber konuşulduğu, bürokrat arkadaşların buraya gelip rahat bir şekilde bilgi verdikleri, o vermiş oldukları bilgilerin sonucunda konunun daha derinlikli bir şekilde incelenebildiği bir noktaya gideceği kanaatinde nedense değilim. Bakıyorum, örnek de bulamıyorum, hani, Parlamentomuzun son yıllarda bu konuda derinlemesine, ciddi bir çalışma yaptığı, hatta bürokrat arkadaşların eksiği varsa onların eleştirildiği, siyasilerin yanlışı veya eksiği varsa onların ortaya çıkarıldığı bir çalışmayı da ben hatırlayamıyorum açıkçası. Covid etkisinden dolayı bir hafıza kaybına uğruyor olabilirim, Covid'de böyle bir şey varmış, eğer öyle bir durum varsa da ortaya çıkarılması için sizlerin katkısını bekliyorum.

Teşekkür ederim.