KOMİSYON KONUŞMASI

ALİM IŞIK (Kütahya) - Teşekkür ederim.

Sayın Bakanım, Sayın Başkanım, değerli bürokratlar, saygıdeğer sektör temsilcileri, Komisyon üyesi arkadaşlarım; bugünkü Komisyon çalışmalarımızın hayırlı olmasını diliyorum. Hepinize saygılar sunarak sözlerime başlamak istiyorum. Gecikmeden dolayı da kusura bakmamanızı ifade ediyorum. Özellikle Sayın Susam'ın da ifade ettiği gibi bir çalıştay açılışına katıldık ama saatinde burada olmak için de orada herhangi bir konuşma yapmadan ayrıldık.

Sayın Susam'ın da belirttiği gibi bu tasarının birkaç ana maddesinden birisi, şimdi üzerinde görüşeceğimiz 6'ncı maddedir. Yani, "yetkilendirilmiş tüzel kişilik" kavramının nasıl açılacağı ve bu yetkinin kimlere nasıl verileceği hakkındaki genel düzenlemeleri içeren bu madde bu tasarının en önemli maddelerinden birisidir. Dün de diğerlerini ifade ettim. Sayın Bakan burada olmadığı için arkadaşlarımıza dün en azından sorduğumuz bazı soruların cevabını Sayın Bakandan almayı arzu ettiğimizi Bakana da iletmek istiyorum.

Şimdi, bu tasarıda yapılan bu düzenlemeler sonucunda sektörün en önemli engel olarak gördüğü Başbakanlık Genelgesi olarak bilinen ve 2012/15 numaralı Genelge ortadan kalkacak mı, sektörün önü açılacak mı?

İki: "Yetkilendirilmiş tüzel kişilik" kavramının tasarıya eklenmesiyle kimlere nasıl bir imtiyaz sağlanması düşünülüyor? Bu yetkilendirme işi tüm mühendislik camiasını kapsayacak mı, yoksa mühendis olmayan kişilerin dışında, örneğin başka bir meslek mensubu -diğerleri alınmasın diye söylüyorum- mesela gazetecilik ve reklamcılık bölümü mezunu da MİGEM'e gidip başvurduğunda, "Ben bu işte varım." dediğinde, şartları yerine getirdiğinde bu belgeyi alabilecek mi? Özellikle tanımlar bölümünde bu "yetkilendirilmiş tüzel kişiler" kavramının madde metninden çıkartılması yönündeki verdiğimiz önergenin reddedilmesi sırasında, sayın Başkanlık Divanın da, bu kavramın tekrar gündeme getirilerek konuşulması ve gerektiğinde yeniden bu maddenin tekriri müzakereyle ele alınıp bundan sonraki bölümlerde oluşan fikir doğrultusunda yeniden düzenlenebileceği sözünü de hatırlatarak şimdi bu "yetkilendirilmiş tüzel kişi" tanımında Bakanlık ısrarlı mı, değil mi, ısrarlıysa sebebi ne? Bu şekilde geçmesi hâlinde sektördeki jeoloji mühendisleri, maden mühendisleri, jeofizik mühendisleri, sektörde çalışan makine mühendisleri, inşaat mühendisleri ve diğer mühendisler nasıl bir etkilenmeyle karşı karşıya kalacaklar? Ayrıca, yeni mezun, henüz daha işe girememiş birçok mühendis bir yerde iş bulmayı beklerken böyle bir belge zorunluluğu bunları nasıl etkiler? Diğer taraftan, özellikle şu anda sektörde ciddi anlamda üretim yapan maden işletmelerinde yetişmiş, yıllarca çalıştırdıkları ve bugüne kadar da arama, izleme ve teknik nezaretçilik görevlerini, proje hazırlama görevlerini yerine getiren maden mühendisleri velev ki Bakanlığın istediği şartları yerine getiremedi veya getirdi de Maden İşleri Genel Müdürlüğü uygun görmedi, olur ya bu belgeyi alamadı. E, ne yapacak bunlar şimdi, on yıl, on beş yıl o işi yapmayan maden mühendisi çalıştırıp kendi elemanı, hatta iş ortağı yaptığı bu mühendisi bu işleri yapamadığı için bedava para vererek orada bulundurmaya devam edebilecek mi? Bu, ne sektörün ne de ekonomik kuralların kabul edebileceği bir şey. Kimse verdiği paradan daha fazla getirisi olmayan hiçbir kimseyi iş yerinde tutmaz, tutamaz çünkü ekonomik kurallara aykırı. Mevcut mühendisler bu işten nasıl etkilenecek? Onun için bu genel açıklamaları, Bakanlığın fikrini açık ve net, dürüstçe "Biz bundan geri adım atmayız, bu bizim için olmazsa olmaz." diyorsa ona göre biz de tavrımızı belirleyelim, sektörü dinleyelim, bundan sonraki maddelerin müzakeresini bu şekilde, bu kapsamda devam ettirelim diye düşünüyorum. Önce Bakanlığın bu konudaki samimi fikrini ve bizim endişelerimizi, sektörün endişelerini, odaların endişelerini giderecek açıklamalarını bir dinledikten sonra madde üzerindeki diğer konulara devam edelim diyorum.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım.